SINAV

Öğrencilik yıllarından başlarız sınavlara… Ama hiç kuşkusuz en büyük sınav hayatta kalabilme, insanca yaşama, başarı ve adaletli olabilmektir.

Yeni toplu iş sözleşme dönemlerine girildi. İlk toplantılarda bu işin bitmesi pek tabi güzel bir hayaldi. Geçen haftaki çağrımda iş veren tarafının vicdanlarındaki enflasyona göre iyi bir artış yapmasını dilemiştim. Şimdi burada her iki taraf için de büyük bir sınav var. Sendikalar gerçekten haklarınızı koruyup, hak ettiklerinizi alacaklar mı? Ya da iş veren gerçekten vicdanlı davranıp, hak ettiğiniz değeri sizlere verecek mi?

Bugün Avrupa ülkelerine baktığımızda havacılık sektöründe bizler kadar iddialı olamasalar da pilotundan kabin memuruna, yer hizmetlerinden, bagaj taşıyıcısına kadar sektörün her çalışanına insanca yaşayabilecekleri, özgürce alışveriş yapabilecekleri, çocuklarının geleceğini garanti altına alabilen, kolayca ev ve araba sahibi yapabilen, kaygı taşımayacakları bir ücret veriyorlar.  Biz de tatil yapmayı geçin kirasını nasıl ödeyeceğini düşünen çalışanlar ağırlıkta… Varın hesabını siz yapın!

Türkiye havacılık sektöründe ilerlerken neden çalışanlar aynı ölçüde bir kazanç elde etmesin? Yolcu sayılarındaki ve mali tablolar ortada. Lütfen şu toplu iş sözleşmelerini herkes yakından takip etsin. Kim neyi elde edebiliyor, kim neyi veriyor herkes görsün. Görün ki ona göre sizler de aksiyonunuzu alın.

ERKEN REAKSİYON

Boeing yine B737 MAX kriziyle uğraşırken, okurlarımdan biri bana 2021 yılında yazdığım bir köşe yazımı hatırlattı. 29 Mart 2021’de GÜNAYDIN başlıklı yazımda B737 MAX tipi uçaklar hakkında  “Ekonomik şartların ağır bastığı günümüz şartlarında hangi kurum ne onay vermiş olursa olsun şahsen bu uçaklara henüz binme taraftarı değilim. Ve şirketlerden de bu uçağı tercih etmeyen yolcuları için bir alternatif yol sunmalarını beklerim. Önümüzdeki günlerde bu yönde adım atılıp atılmayacağını da göreceğiz.” yazmıştım. Bugün geldiğimiz noktada MAX-9 tipi uçaklarda da problem çıktı. Ve buradan bir beklentimi daha yazmak isterim. İncelediğim kadarıyla ilerleyen dönemde teslimatları yeni başlayacak B777X’de de bazı problemlerle karşılaşılabilir. Sipariş verirken temkinli olmakta yarar var.

İlker Aycı yönetimindeki Türk Hava Yolları, B737 MAX-8 kazalarından sonra çok geç reaksiyon almış, uçuş yasağı olan uçakları bir de Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na göndererek orada parka çekmişti. Buna bile ses yükseltmiştim. Olmaz olmaz, ya sevki sırasında bir kaza kırım olsaydı?

Prof.Dr.Ahmet Bolat yönetimindeki Türk Hava Yolları ise, Alaska Havayolları olayından sonra çok hızlı karar alarak uçakları seferden çekti. Doğru, yerinde ve hızlıca alınmış bir karar. Ayrıca güvenliğin ön planda tutulduğunu da tüm yolculara göstermiş oldular. Bununla birlikte uçakların yerde kaldığı her saat için Boeing’den ayrıca tazminat talebinde bulunulması gerekir. Sonuçta Türk Hava Yolları ticari bir şirket. Yaptığın üründe hatalar bulunuyor ve bu hatalar bir risk doğuruyorsa tazminatını da vereceksin!

THY BASIN MÜŞAVİRLİĞİNİN SINAVI

Türk Hava Yolları, bu ülkenin milli bir değeri ve bu değer hepimize ait. Geçen haftada yazdığım üzere kişilerin şahsi çıkarları veya egoları üzerinden yaklaşımlarda bulunulamaz. Türkiye’de hiç kimseye reklam vermiyoruz denilip, el altından kıyaya köşeye yerleştirilen reklamlar, dağıtılan ücretsiz biletler sektördeki herkesin malumu. Ve bu durum gün geçtikçe öfkeyle harmanlanıyor.

THY basın müşavirliği her ne olursa olsun kalkıp bazı haber merkezlerine bülten ambargosu uygulayamaz. Bazı kişileri kayıramaz. Ahbaplarına reklam verip ücretsiz biletler dağıtamaz! Tekrar söylüyorum bu şirket size babanızdan kalan bir şirket değil! Sınav sonucunuz başarısızlığa çıkacak. Bu üç harfli şirkette böyle yaparsanız, başka üç harfli şirkette ne yaparsınız merak ediyorum. Hayalinizi bozmak gibi olmasın… Benden size bir ağabey tavsiyesi, adaletli olun! Hem basına hem de üst yöneticilerinize karşı. Bir zamanlar çarşaf çarşaf yazdığınız İlker Aycı haberleri gibi bari bir tane Ahmet Bolat haberi paylaşın, değil mi?

HUSUSİ PASAPORT

Türkiye Havayolu Pilotları Derneği TALPA, milletvekilleri ve basın mensupları, ekiplere hususi pasaport verilmesi konusunu sıklıkla dile getirdi. Nedenlerini ve yararlarını anlatmaya sürekli anlatmaya çalıştık.

Her nedense kanun maddesinde yapılacak ufak bir düzenleme yıllardır yapılmıyor. Ve işin garibi, bu değişikliği yapabilecekler hem pilotlarla hem kabin memurlarıyla hem de ATC’ler ile sürekli bir aradalar. Ekiplere kuru kuru teşekkür edileceğine neden kanayan yaralarına merhem olunmuyor?

Bu işin mutfağında olan pilotlara, kabin memurlarına ve hava trafik kontrolörlerine hususi pasaport verilmesi neden birilerine anormalmiş gibi geliyor? Olur olmadık kişilere hizmet pasaportu verileceğine, hak edene hak ettiği pasaportu verin!

MİLLETİMİZİN BAŞI SAĞ OLSUN

Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde teröristlerle çıkan çatışma sonucunda şehit düşen kahraman askerlerimize Allah'tan rahmet, yaralı askerlerimize acil şifalar dilerim.

SERDAR BAŞAĞAOĞLU

[email protected]