Akşam gazetesi köşe yazarı Yurtsan Atakan, bugünkü köşe yazısında mil programlarını kaleme almış. İşte o yazı...
İş ya da tatil için bir yere seyahat etmeniz gerektiğinde uçacağınız havayolunu nasıl seçersiniz?
Sadece fiyata bakarak karar verenlerdenseniz işiniz kolay. Ama fiyat gerçekten en doğru kriter mi uçulacak havayolunu seçmekte?
Walter Kirn'ün filme de çekilen romanı "Up in the air"i Oray Eğin aylar önce tavsiye etmişti. Filme çekilen romanları, seyretmeden önce okumaktan yana olanlardanım. Sırf romanını okumak için bunca zamandır filmini de seyretmedim "Up in the air"in.
Geçen gün, HP Software Universe konferansına giderken, İstanbul-New York Delta uçuşunda okumaya başladım. Kitabın filmini seyretmeyen benden başkası kalmamış. Hosteslerin okuduğum kitapla ilgili yorum yapma yarışından anladım.
Kitabın, havayolu şirketinin mil programında bir milyonuncu milini kazanıp özel üyelik statüsüne ulaşmayı hedefleyen kahramanı 50. sayfada, mil programı olmayan bir havayolundan yakınıyor, "Ucuz biletin satışı artırmaya yeteceğini sanıyorlar. Bazı müşteriler için yetiyor da - yılda bir kere uçan emeklilere..."
Delta SkyMiles programında bir milyon statüsüne ulaşmaya epey yaklaşmış bir uçak yolcusu olarak kitabın kahramanının duygularını paylaşıyorum. Uçacağım havayolunu seçerken, mil programının sağladığı avantajlara göre karar veriyorum.
Delta'nın SkyMiles programını bu nedenle seviyorum. THY'nin mil programının aksine, kazandığınız miller belli bir süre içinde kullanılmadığında yanmıyor. Statünüz arttığında her uçuşunuzdan iki kat fazla mil kazanıyorsunuz. Kazandığınız milleri ücretsiz bilet kazanmak için kullanmak daha kolay. Ve arkada çalışan bilgiişlem altyapısı sayesinde hesabınızı tıkır tıkır yönetebiliyorsunuz. Milleriniz daha siz uçağın kapısından inerken hesabınıza işlenmiş oluyor, İnternet'ten ücretsiz bilet bulup almanız, çağrı merkezlerine saatler süren dert anlatmalarla geçen maceralara dönüşmüyor.
HP Software Universe konferansının açılış konuşmacısının da mil programlarının yönetilmesinin kompleksliğinden bahsetmesi şaşırtıcı değil. Sahnedeki isim Delta CIO'su Theresa M.H. Wise çünkü.
Wise sahnede, 80 milyon üyesi olan Delta SkyMiles programını yönetmenin, HP'nin iş yönetim yazılımı Business Service Management (BSM) sayesinde nasıl kolaylaştığını anlatıyor. HP BSM'in yönettiği enformasyon 80 milyon uçuş programı üyesinden de ibaret değil. 60 ülkede 70 bin çalışan, 560 uçuş noktası arasında günde yapılan 16 bin uçuş, havalimanlarına kurulu 140 bin bilgisayardan ve 2 binden fazla IT çalışanından akan bilginin yönetilip, işlenmesi gerekiyor.
Üstelik tüm bu bilgiişlem yükü Delta'nın geçtiğimiz aylarda satın aldığı NorthWest havayollarının Delta ile birleşmesiyle iki kat artmış.
Konferans sırasında sohbet ettiğim HP EMEA Stratejik Satışlar Merkezi Veri Merkezi Yöneticisi Marc Wilkinson da bu birleşmenin kritik bir yanına dikkat çekiyor. Delta-Northwest birleşmesinin bilgiişlem yönetimi açısından "bir bir daha iki" sonucunu vermemesinin önemi üzerinde duruyor. Çünkü "bir bir daha iki" sonucunun Delta için anlamı daha fazla donanım, daha fazla iş gücü, daha fazla işlem, daha fazla maliyet demek.
HP'nin yazılım teknolojileri sayesinde Delta-NorthWest birleşmesi sonucunda bilgiişlem altyapısı entegrasyonunda "1+1=1" arzu edilir hedefi bile aşılmış, "1+1=0.9" sonucu yakalanmış.
Yurtsan Atakan
Akşam
Yorumlar Tüm Yorumlar (5)