Türk Hava Yolları ile Hava İş Sendikası arasındaki 23. Dönem toplu iş sözleşmesi sürecinin 1 Ocak 2011 tarihinde başlaması gerekiyordu. Bunun içi Hava İş, süreci 120 gün önce başlatma hakkını kullandı ve 16 Eylül 2010 tarihinde çoğunluk tespiti için Bakanlığa başvuruda bulundu. Bakanlık bu talebe yaklaşık üç buçuk ay sonra yanıt verdi ve Hava İş’in THY’de çoğunluğa sahip olduğunu belirledi.
THY bu tespiti kabul etmedi ve İstanbul İş Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Mahkeme yetkisizlik kararı verdi, THY bu kararı da temyiz etti. Sonrasında Bakırköy 13. İş Mahkemesinde görülen dava 29.07.2011 tarihinde Hava İş lehine sonuçlandı ve dosya 2 ay sonra Yargıtay’a ulaştı.
Hava İş’in yetkili olduğuna dair karar Yargıtay’ca onandı. Karar resmi olarak 16.12.2011 tarihinde Hava İş’e iletildi.
Böylelikle yasal olarak 23. Dönem toplu iş sözleşme resmen start aldı ve sendika Türk Hava Yolları’nı görüşmeye davet etti.
Bu karardan sonra Hava İş, 13 bin üyesi için THY’yi 23 Ocak 2012 tarihinde görüşmeye çağırdı.
Hava İş, ücret konusunda işverenin itirazı nedeniyle geciken süre bir yılı aştığı için zam sistemi olarak 1. yıla 01.01.2011 den geçerli skala şeklinde zam istedi. Bu zamla kıdem ve iş/uçuş tazminatlarına ayrı ayrı seyyanen 90TL +%12 oranında zam talep edildi.
İkinci yıl 1. altı ay %6 ikinci altı ay %5 zam, geriye doğru enflasyon korumalı sistemle önerildi.
Ücretlerin dışında uçucu ekiplerle ilgili uçuş süreleri ve uçuş tazminatları konusunda da teklifler iletildi.
THY’NİN ‘ÖNCE ÜCRET’ ŞARTI
Hava İş Sendikası’nın bu önerileriyle ilk oturum 2 Şubat 2012’de yapıldı. Sendika, üyelerin istekleriyle oluşturduğu teklifi THY’ye iletti. Oturuma katılan THY yetkilieri, “ücret teklifleri” üzerinde anlaşma sağlamadan diğer maddeleri görüşmeyeceklerini beyan etti ve ücret zammı olarak; 1.yıl için %3, 2. yıl için %3 oranında ücret artışı ve sosyal yardıma da 1. ve 2.yıl 10 TL zam önerdi.
TİS’in ikinci oturumu 10 Şubat 2012 tarihinde yapıldı. Hava-İş Sendikası, THY’nin ilk oturumda önerdiği ücret teklifini kabul etmediğini, görüşmelerin tüm toplu iş sözleşmesi maddeleri üzerinden, ön şart getirilmeden yapılmasını bildirerek masadan kalktı.
600 SENDİKA ÜYESİ İZLEDİ
Üçüncü oturum 15 Şubat 2012 saat 14.00'te THY Genel Müdürlüğü’nde yapıldı. Üçüncü oturumda da taraflar uzlaşma sağlayamadı.
400’e yakın sendika üyesinin izlediği THY ve Hava İş arasındaki 4. Oturum 28 Şubat 2012 tarihinde yapıldı.
Bu görüşmede de Türk Hava Yolları, ilk oturumdaki ücret teklifinin kabul edilmesini ve diğer maddelere geçilmesini önerdi.
5. oturum 5 Mart 2012 tarihinde yapıldı. Bu kez toplantıyı 600 sendika üyesi izledi. İlk oturumda önce ücretleri konuşalım diyen Türk Hava Yolları, bir adım geri attı bu defa, ‘Tüm maddeleri görüşelim ancak maddeler için tutanak tutmayalım’ önerisini getirdi.
Türk Hava Yolları, 22. Madde Yeni alınacak Personelin Ücreti, 33. Madde Vardiya (veya Posta Primi), 34. Madde İkramiye, 37. Madde Fazla Çalışmanın Saat Başına Birim Ücreti, 38.Madde Gece Çalışmasında Hafta Tatilinde ve Genel tatillerde Fazla Çalışma Ücreti, 39.Madde Hafta tatilinde Çalışanların Ücreti, 40. Madde Ulusal Bayram ve Genel tatil Günü Ücreti 44. Madde Çalışmalar Arası Süre ve 97. Kaza ve Sağlık Nedeniyle Lisans Kaybı (Pilotların ) maddelerinde karşı tekliflerini sundu.
HAVA İŞ’İN TEKLİFİ İPLERİ KOPARDI
THY ile Hava İş arasındaki 6. Oturum 9 Mart 2012’de yapıldı. 6. oturumda 99. madde ve sonraki tüm maddeler bir tur görüşülerek devam edildi. Görüşmelerde maddeler üzerinde herhangi bir anlaşma sağlanamadı.
Türk Hava Yolları’nın önerilerinin yanı sıra Hava İş’in, işten çıkarılan personele 16 maaş tazminat verilmesi ve mazeret izinlerinin iki katına çıkarılması önerileri taraflar arasındaki ipleri iyice gerdi. THY’nin şiddetle karşı çıktığı bu iki maddeden sonra 2 Nisan’da sona erecek yasal Tis sürecinin bitmesi beklenmeden 60 günlük yasal sürecin 42. gününde 19 Mart 2012’de 7’nci ve son oturum yapıldı ve uzlaşma sağlanamadığı için uzlaşmazlık tutanağı tutuldu.
ARABULUCUDA HUKUK SAVAŞI
THY 23. dönem toplu iş sözleşme resmi arabulucu belirlenmesi ile ilgili olarak 9 Nisan’da Bölge Müdürlüğü’nde yapılan toplantıda resmi arabulucu olarak kura ile Fevzi Yılmaz belirlendi.
Ancak THY, resmi arabulucu atamasının Mahkemece yapılması gerektiğini iddia ederek yetkili makamca tutulan tutanağa itirazi kayıt koydu.
THY’nin itirazı üzerine Bakırköy 5. İş Mahkemesi, resmi arabulucu atanması işleminin tedbiren durdurulması yönünde karar verdi.
Hava İş Sendikası da tedbirin kaldırılması için mahkemeye dilekçe sundu. Bu dilekçe üzerine mahkeme, bu konularda yetkili mahkeme olmadığı için tedbir kararını kaldırdı.
THY de, mahkeme dosyasını yetkili mahkeme olan İstanbul 11. İş Mahkemelerine havale ettirdi eş zamanlı olarak İstanbul 7. İş Mahkemesi’nde yeni bir dava açarak resmi arabulucu işlemlerinin tedbiren durdurulması talebinde bulundu.
İtirazlar sürerken resmi arabulucu toplantısının ilki 25 Nisan 2012’de yapıldı.İkinci toplantı için 3 Mayıs 2012 tarihi belirlendi.
İPLER KOPTU, GREV SESLERİ
Hava İş Sendikası, 3 Mayıs’taki ikinci arabulucu toplantısından sonra resmi arabulucu sürecini sonlandırdığını, arabulucu raporunun sendikaya ulaşmasından sonra 6 iş günü bekleyeceğini ve 6 iş günü içinde de grev kararı alacağını açıkladı.
Bu sırada İstanbul 11. İş Mahkemesi, T.C Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Resmi Arabulucu atama işlemini tedbiren durdurarak duruşma günü olarak 5 Eylül 2012 tarihine gün verdi.
Ancak 25 Mayıs 2012 tarihinde sürpriz karar TİS sürecine farklı bir boyut kazandırdı. Hava İş ile THY arasındaki hukuk savaşının bu kez galibi Hava İş sendikası oldu. Sendikanın itirazı üzerine 11. İş Mahkemesi Resmi Arabulucu sürecini tedbiren durdurma kararını kaldırdı.
KABUS GİBİ YASA TEKLİFİ
Böylelikle resmi aracı sürecinin kaldığı yerden devam etmesi şansı doğdu. Hava İş Sendikası, resmi arabulucu raporunun kendilerine ulaşmasını beklerken bu kez Ankara’dan havacılıkta grev yasağı getiren teklifin meclis alt komisyonundan geçmesi sendikal süreçteki bütün planları alt üst etti.
Hava İş yönetimi, 29 Mayıs Salı günü meclis gündemine gelerek yasalaşması beklenen tasarıyı önlemek için yönetim olarak Ankara’nın yolunu tuttu.
CHP ve BDP’li milletvekilleriyle tasarının yasalaşmasının engellenmesi için görüşmeler sürerken tasarının meclise geleceği günün bir gece öncesinde kritik bir karar alındı.
GECE YARISI BASKIN EYLEM KARARI
Hava İş yönetimi, üyelerine mesaj göndererek, herkesin ‘kendini uçuşa hazır hissetmeme’ hakkını kullanmasını ve 29 Mayıs gecesi 03.00’ten 00.00’a kadar eyleme destek vermelerini istedi.
Eylem Hava İş’in istediği desteği bulmasa da özellikle kabinden eyleme katılımın yoğun olması uçuşları aksattı. Türk Hava Yolları, öğlene kadar olan bütün seferlerini iptal etti. Bu sırada eyleme destek veren çalışanlara mesaj yoluyla iş akdini feshettiğini duyuran THY, gruplar halinde işten çıkarmaları artırınca eyleme katılım da giderek azaldı. THY, bu süreçte 260’ı THY’den 45’i Teknik A.Ş’den 305 kişinin işine son verdiğini açıkladı. Ancak daha sonra 100’e yakın kişinin yanlışlıkla işten çıkarıldığı ve işe geri dönecekleri bildirildi.
GREV YASAĞI YASASINA JET ONAY
THY’nin iki milyon dolar zararına, 223 seferin iptaline, 100 bin yolcunun dolaylı olarak etkilenmesine neden olan eylem sürerken AKP’li Metin Külünk’ün teklifiyle meclis gündemine gelen tasarı yasalaştı. 2 Haziran’da yasa Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylandı.
TEK AMAÇ KALDI, ‘İŞTEN ATILANLARIN İŞE İADESİ’
Hava İş Sendikası, havacılıkta grev yasağı getiren yasanın onaylanmasına karşı başlattıkları eylemi bu kez işten çıkarılan çalışanların işe iadelerinin sağlanması amacıyla sürdürmeye başladı. Bu arada Türk Hava Yolları, 5 Mayıs (dün) Hava İş yönetimini görüşmeye çağırdı ve toplu iş sözleşmesi maddeleri üzerinde görüşüldü. Hava İş Sendikası’nın bu görüşmede, işten çıkarılan personelin işe iadelerinin yapılmasını ve bunun da TİS’e dahil edilmesini istediği kaydedildi.
Bugün Atatürk Havalimanı’nda süren eylemin 9’uncu günü... Katılım ilk günkü kadar olmasa da sanatçıların ve bazı siyasi partilerle sendikaların da destek verdiği eylemler, işten çıkarılanların işe iade edildiği güne kadar sürecek.
Yorumlar Tüm Yorumlar (33)