YETKİLİ TEK KURUM THK'DIR

Atilla, yaptığı açıklamada, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi deri toplama konusunda gerekli tüm hazırlıkları tamamladıklarını belirterek, yasanın kendilerine verdiği yetkiyi ve görevi en iyi şekilde yerine getireceklerini söyledi. Türkiye'de kurban derisi toplamaya yetkili tek kurumun THK olduğunu hatırlatan Atilla, "Başka hiçbir kurumun kurban derisi toplamaya yetkisi yoktur, Mersinlilerin bunu çok iyi bilmesi lazım" dedi. THK'dan başka deri toplayan herkesin yasayı çiğnediğini ve suç işlediğini kaydeden Atilla, bunun da yaptırımları ve cezası olduğunu ifade etti.
 

THK'nın zaten topladığı deri, fitre ve zekatın yüzde 60'ını tekrar yardıma muhtaç insanlara yardım götüren kurumlara aktardığını vurgulayan Atilla, bu kurumların Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu ve Diyanet Vakfı olduğunu belirtti. Toplanan derinin sadece yüzde 40'nın THK'ya kaldığını kaydeden Atilla, "Biz bu kadar hır gürü, bu kadar çabayı, bu kadar yorgunluğu sadece yüzde 40 için çekiyoruz. Bunun iyice bilinmesini istiyoruz. Ayrıca diğer hayır kurumlarına da dağıtıyoruz. Böylece dinimizin gereği kesilen kurbanın derisi de yine hayır kurumları arasında dağıtılıyor. Bizden başka deri toplayanların bu deriyi ne için, nasıl kullandığı gerçekten bilinmiyor. Şunu açık yüreklilikle söylüyorum; daha önceki yıllarda tespit edilen şeyler bunlar; Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmaya çalışan bölücü örgütler de bu derilerin peşinde. Topluyorlar, çünkü deri ciddi bir rant kaynağı. Bunu vatandaşlarımızın iyi bilmesi gerekiyor. Derilerini verirken bu deriyi ne yapıyor alan kişiler, bu bilinmiyor, takibi mümkün değil. Ama THK'ya verilen her bir derinin hesabını biz açık ve net vermeye hazırız" diye konuştu.
 

"BİR ÜNİVERSİTE BİR DE MESLEK OKULU AÇTIK"
 

THK'nın, topladığı derilerden kendisine kalan yüzde 40 ile olağanüstü büyük işler yaptığını anlatan Atilla, şöyle devam etti; "En başında bu sene gençlerimizi ve ülkemizi havacılıkta ileriye götürmek üzere bir üniversite açtık ve öğrenci almaya başladık. Bir de meslek yüksek okulu açtık. Bu üniversitenin öğrenci sayısı gelecek yıllarda artacak. Şu anda 120 öğrenciyi üniversiteye, 160 öğrenciyi de meslek yüksek okuluna aldık. Üniversitemizde pilotaj eğitimi veriyoruz. Öğretim görevlileri ile bir hedef koyduk önümüze; 2013'de kendi uçağımızı yapacağız, kendi uçağımızı uçuracağız havalarda. Kendi insansız hava araçlarımızı yapacağız, İsrail'e muhtaç kalmayacağız bu alanda. İsrail, bakım için aldığı hava araçlarını geri vermedi bir bahane ile ve bizi savunmada zafiyete düşürdü. THK işte bu eksikleri gideriyor. Şimdi kendi insansız hava araçlarımızın yapımına başladık, yeni fabrikamız açıldı. Bunun yanında Avrupa'nın en büyük yangın söndürme filosu THK'da. Ormanlarımızı yanmaktan koruyoruz. Ayrıca hava ambulansı var. Türkiye'nin ilk hava ambulansı THK'nın ve şu anda 2 uçağımız Van'da acil hastalar için onların emrinde, havaalanında hazır bekliyor. Ülkemize pilot yetiştiriyoruz. Bu kadar hızla gelişen havacılık sektörünün ihtiyacı olan pilotları yetiştiriyoruz ve yine en önemlisi gençlerimizi yetiştiriyoruz, havacı yapmak için. Son 4 yılda 70 bin gencimize ücretsiz havacılık kursları verdik."
 

Artık yeni bir kararla bölgesel havaalanları oluşturup, havacılık eğitimini bölgesel bazda vereceklerini dile getiren Akın Atilla, bunun örneklerinin diğer illerde başladığını belirterek, "Biz de Mersin'de Kumkuyu diye bilinen o bölgeyi alıp Mersin'e bir havaalanı kazandıracağız. İşte bunlar ile o Atatürk'ün ünlü deyişi olan 'İstikbal göklerdedir' sözü doğrultusunda hareket ediyoruz. Bakın göklerine sahip olmayan ülkelerin gelecekleri karanlık. Biz böylece gençlerimizi havacılığa alıştırıyoruz ve üniversitemizde de bilimsel anlamda havacılığı kendi uçağımızı, kendi roketimizi ve füzemizi imal ederek geliştireceğiz. Bu alt yapı ile ülkemizin havacılıktaki eksiğini kapatacağız" dedi.
 

"MERSİN'DE 65 ARAÇLA DERİ TOPLAMA FAALİYETİNİ YÜRÜTECEĞİZ"
 

THK'nın aldığını hem ülkesine hem de gençliğine veren bir kurum olduğunu söyleyen Atilla, bu kadar alt yapısı olan bir kurumu sadece deri gelirleriyle ayakta tutmaya çalıştıklarını ifade ederek, şöyle konuştu; "O nedenle Mersinliler derilerine sahip çıksınlar, nerede kullanacağı bilinmeyen kurumlardan kurtarsınlar ve THK'ya versinler. Bunun için de biz 65 araçla hazırlığımıza başladık. Her köye, her mahalleye gireceğiz. Ama Mersin çok büyüdü, ulaşamadığımız noktalar olduğunda lütfen THK'yı arasınlar, biz bunun için 5 araçlık bir ekip oluşturduk. Bu tür ihbarlar geldiğinde Mersin'in neresinde olursa olsun aracımızı gönderip o deriyi aldıracağız. Mersin büyüdüğü için araçlar geç geliyor olabilir. Vatandaşlarımızdan istediğimiz derisini muhafaza ettikten sonra bize 'alo' desin. Biz nerede olursa olsun o deriyi alabilecek organizasyonu yaptık. Bir de kurban kesim yerlerinde kasaplara derilerini kaptırmasınlar. Kasaplar deri toplamaya yetkili değildirler. Son yıllarda kasaplar da deri toplamaya başladı. Yazıktır, o kutsal kurban derisi kasaplara veriliyor. Kasaplara para karşılığı deri verilmesi caiz değildir. Vatandaşlarımızdan THK'yı desteklemelerini bekliyoruz."
 

Geçen yıl Mersin'de toplam 20 bin deri topladıklarını kaydeden Atilla, "Yaptığımız bir araştırmada Mersin'de yaklaşık 80 bin civarında kurban kesildiğini tahmin ediyoruz. Bu durumda yüzde 25 civarında ancak toplayabiliyoruz. Deriden çok büyük rant elde ediyorlar. Bu toplayanlar önce kendi ceplerine atıyorlar. Bu toplanan deriler dericilere satılıyor. Ve o sayıları belli olan dericiler büyük paralar kazanıyorlar. Buradan vergi dairelerine sesleniyorum; lütfen Kurban Bayramı sonrası denetlesinler. Burada devlet zarara uğratılıyor. Ayrıca bunun geliri nereye gidiyor, bunun takip edilmesi gerekiyor. Burada bir denetim eksikliği var kesinlikle. Altında yatan da hoşgörü. Hayır işinde kullanacaklar düşüncesi var" diye konuştu.