Türk Hava Kurumu’nda yaklaşan Olağanüstü Genel Kurulu öncesinde genel başkanlığa aday olan Kürşat Atılgan, AirportHaber’e konuştu. Atılgan, kurumla ilgili tüm planlarını açıkladı.
Türk Hava Kurumu’nda yolsuzluk ve bazı ihalelerde yapılan usulsüzlük iddialarıyla Genel Başkan Osman Yıldırım ile çok sayıda kişi tutuklanmıştı. Tutuklamalar sonrası THK’da Olağanüstü Genel Kurula gidilmesi kararlaştırıldı. Borç batağı içerisinde olduğu bilinen Türk Hava Kurumu’nun en kötü günlerinde yönetime talip olan isimlerden biri de TBMM 23. Dönem MHP Adana Milletvekili ve Emekli General Kürşat Atılgan oldu. Aynı zamanda emekli bir pilot olan Atılgan, THK’nın düştüğü durumu türbülansa giren bir uçağa benzetti. THK Genel Başkan adayı Kürşat Atılgan, “Kurumu türbülansa giren bir uçak gibi düşünelim. Kokpitte iyi bir pilot yoksa sonu felaket olabilir. Ben bu uçağı kimseye zarar gelmeden gidilecek noktaya ulaştıracağıma eminim” diyerek başkanlığa aday olduğunu ifade etti.
AirportHaber’e önemli açıklamalarda bulunan Kürşat Atılgan, merak edilen soruları da yanıtsız bırakmadı.
En çok merak edilen konulardan biri olan “Türk Hava Kuvvetleri neden THK seçimlerine müdahil oluyor?” sorusuna yanıt veren Kürşat Atılgan, “Türk Hava Kuvvetleri geçmişten beri THK seçimleri için 2 aday gösterir ve biri seçilirdi. 2008 yılındaki tüzük değişikliğiyle birlikte adaylar çıkmaya başladı. Nitekim Osman Yıldırım da bu şekilde seçilmiştir. Bu değişikliğe gidilmesinin nedenlerinden biri de THK’nın kayyuma düşmesiydi.” şeklinde konuştu.
“THK’NIN ASIL AMACINA GERİ DÖNDÜRÜLMESİ GEREKİYOR”
Türk Hava Kurumu’nun mevcut durumunu hakkında izlenimlerini dile getiren Atılgan, “THK şuanda türbülansa girmiş durumda ve bu uçağı güvenli bir şekilde meydana indirecek bir ekibe ihtiyacı var. Sadece kaptan demiyorum. Kaptan burada sadece genel başkandır. Uçuş ekibi de yönetim kurulu olarak düşünülürse, bu uçağın yolcuları da şube başkanlarıdır. Olayın sahibi yolculardır. Yani burada en büyük iş şube başkanlarına düşüyor. Çünkü olayın sahibi onlardır. Toplumun içerisinde olan kurumun damarları şube başkanlarıdır. 416 şubemiz var. Bu sayı daha da fazlaydı. Sayı azalmış durumda. THK dünyanın eski havacılık kurumlarından biridir. 1925 yılında kurulmuştur ve nerdeyse Cumhuriyetimizle aynı yaştadır. Bu kurum bu yaşına halkın destekleriyle gelmiştir. Elbette son dönemde yaşananlar halkın güvenin kaybolmasına neden oldu. Ancak yeni gelecek yönetimin vereceği güvenle halk yeniden gereken desteği kuruma verecektir. Halkın da desteğiyle THK, en kısa sürede düzlüğe çıkabilir. Ayrıca kurumun en kısa sürede asıl amacına geri döndürülmesi gerekiyor. Nedir bu kurumun asıl amacı? Türk gençlerine havacılığı sevdirmektir. Biz de bunu yapacağız” dedi.
“THK TÜM MALLARI İPOTEK ALTINDA”
Türk Hava Kurumu’nun borçlandırılırken tüm mal varlığının ipotek altına alındığını söyleyen Atılgan, “Türk Hava Kurumu her şeyiyle ipotek altına alınmış durumda. Bunların tamamının bankalarla yeniden yapılandırılması gerekiyor. Çünkü bankalar da benim para kazanmamı ve borçlarımı ödememi isteyecektir. Kurum para kazanmaya başlarsa kapımızı ilk çalacak olan bankalardır. Onlar kapımızı çalmadan biz göreve gelmemiz durumunda hemen bankalara yazı yazarak kurumla olan ilişkilerini sorgulayacağız. Eğer kurumla herhangi bir çalışmaları varsa bu konuda oturup konuşacağız. Kurumun menfaatleri doğrultusunda herkesle oturup konuşurum.
KAPATILAN ŞUBELER İÇİN NE DEDİ?
Kapatılan şubelerde yolsuzluk olduğu iddialarıyla ilgili de keskin açıklamalar yapan Atılgan, “Kadıköy şubesinin kestiği makbuzların yok edildiği ve kurumun zararda olduğu gerekçesiyle kapatıldığı iddialarını yeni duyuyorum. Ancak şubelerin kapatılmasıyla ilgili olarak bana iletilen asli neden, gelir-gider oranlarında zarar olduğu yönündeydi. Ancak ben şunu söyleyebilirim. Bizim yönetimimiz sırasında herhangi bir usulsüzlük ya da yolsuzluk iddiası olursa hukuka gereken bilgiler verilir ve gereğinin yapılması için çaba gösterilir. Nitekim Osman Yıldırım dönemiyle ilgili de iddialar karşısında hukukun işleyişini görüyoruz. Ben bu konularda Türk adaletine güveniyorum. Bu süreç devam ederken hiç kimse kişilerin ne suçlu ne de suçsuz olduğunu savunabilir. Olay yargıya intikal ettiği için bizim yorum yapmamız doğru olmayacaktır. Dolayısıyla bekleyip göreceğiz” ifadelerini kullandı.
THK ŞİRKETLERİ TİCARİ MANTIKLA YÖNETİLMELİ
Türk Hava Kurumu şirketlerinin tamamen ticari mantıkla yönetilmesi gerektiğinin altını çizen THK Genel Başkan adayı MHP Adana Eski Milletvekili Emekli General Kürşat Atılgan, “Türk Hava Kurumu’nda şirketlerde bazı yanlışlıklar yapıldığını düşünüyorum. Personel giderleri kurumun giderlerinin yüzde 20’sini oluşturuyor. Dünya standartlarına baktığımızda bu oranın ortalamasının en fazla yüzde 15’lere ulaştığını görüyoruz. Bu da ne demek oluyor. Ya fazla personel çalıştırılıyor ya da personele gereğinden fazla ücret ödeniyor. Biz göreve gelirsek ne yapacağız. Bu personellerle ilgili uzman bir ekibe çalışma yaptıracağız. Personel fazlalığı olan bölümleri belirleyeceğiz ve eksik noktalara oradan transfer yapacağız. Biz geldik eski yönetimin işe aldığı herkes gidecek mantığıyla görev yapmayacağız. Ancak iş gücünün dağılımını dengelemek için çalışma yaptıracağız. Onun dışında ticari faaliyet yürüten şirketlerde örneğin bir genel müdüre 70-80 bin TL maaş veriyorsanız o şirketten hayır bekleyemezsiniz.” dedi.
KURUM MALLARI MERKEZDEN ALINAN KARARA BAĞLI KALMAYACAK
THK’ya ait kurum mallarının merkeze bağlı bir sistemle satılmayacağının sözünü veren Kürşat Atılgan, “Kurum eğer bir malvarlığını satma kararı alırsa, bölgedeki şube başkanlarından oluşturulacak bir komisyona talimat verilecek ve bir piyasa araştırması yapılacak. Orada yapılacak satışta en verimli sonucun elde edilmesi için gereken çaba gösterilecek. Genel merkezden alınacak karara bağlı kalınmayacak. Mutlaka bir piyasa araştırması yapılacak” şeklinde konuştu.
“THK’NIN UÇAK PROJESİ DURDURULABİLİR!”
Türk Hava Kurumu’nun yerli sportif uçak projesi hakkında da çarpıcı sözler sarfeden Kürşat Atılgan, “Türk Hava Kurumu’nun uçak yapması güzel bir olay ancak bu konuda çok sayıda soru işareti var. Bu konuda nasıl bir yol izlendi tam olarak bilemiyorum. Ama karlı mıdır? Seri üretime geçilecek mi? Sertifikasyonuyla ilgili ne gibi sorunlar var? vs. çok sorular var. Ama bunun bir propaganda olduğu düşünülürse halka moral pompalamak için yapılmış bir faaliyet de olabilir. Eğer ticari olarak bunu dünyaya pazarlayabilirseniz güzel bir durum olur. “Yaptık ama arkası gelemeyecek” derseniz o zaman da bir hatıra olarak kalır. Biz yönetime gelirsek bu projeyi de inceleyeceğiz. Eğer kuruma kar kazandıracak bir durumsa devam edilir. Ancak attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmiyorsa göz göre göre zarara girmeye gerek yok. Biz de zararın neresinden dönülürse kardır mantığıyla bu uçak projesini durdururuz” dedi.
“ANTALYA-KARAİN BİZİM İÇİN ÖNEMLİ”
Kürşat Atılgan Antalya’daki hedefleri hakkında da “Antalya gerek iklim gerekse yer şartları nedeniyle uçuş imkanları için Türkiye’nin en uygun yerlerinden birisidir. Orada gerekli koşulların sağlanmasından sonra uluslar arası standartların üzerine çıkılabileceğini düşünüyorum. Hatta ABD ile bile rekabet içerisine girebiliriz. Ortadoğu ve Avrupa’dan da öğrenci pilotları oraya çekme imkanımız var. Karain gerçekten gelişmeye müsait bir meydan ve orada Orman Bakanlığı ile anlaşma sağlanırsa aşağı-yukarı 2 bin metreden uzun bir pist yapma imkanı oluyor. Alan olarak da bir ana jet üssü kadar bir araziye sahip. Dolayısıyla uluslar arası standartların üzerinde bir uçuş eğitim alanı yapmak mümkündür. Tek yapmamız gereken kaliteye önem vermektir” ifadelerini kullandı.
AKSA CAMİİ OLAYI ÇARPITILDI!
THK Genel Başkanlığı ile ilgili adaylığını açıklamasından sonra 2004 yılında yaşanan bir olayın yeniden yalan yanlış bir şekilde gündeme geldiğini söyleyen Atılgan, “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı provaları için ayın 27’sinde bizden bir önceki yıl ve bizden bir sonraki yıl gösteri yapacak ekip gibi biz de aynı güzergahı kullandık. Orada yaşanan kazada asıl minarenin ucuna çarpan ben değilim ancak ben takım lideriyim. Biz de lider her zaman yaşanan olayı üstlenir. Çünkü liderlik bunu gerektirir. Yaşanan olay ucuz atlatılmış bir kazaydı ve olayın dönemin başbakanı Erdoğan’ın eviyle alakası yoktu. Ancak 2004 yılında olan bir olayı 2011 yılında bir kişinin şikayet mektubu yazması sonucu olay bambaşka bir boyuta taşındı. Allahtan ki olayın tüm kokpit görüntüleri bizim elimde mevcut da bu olay mahkeme tarafından takipsizlik kararıyla sonuçlandı. Onun dışında terörist başı Abdullah Öcalan’la ilgili iddialar da tamamen gerçek dışıdır. Bahsedilen olayın geçtiği tarih ile benim orada görevde bulunduğum tarih birbirinden farklıdır. Yaşananların tamamı da belgelerle sabittir. Benim Öcalan’ı yakalamak için çok çabaladım ama kısmet olmadı” dedi.
Genel başkanın yalnızca bir yönetici olmadığını da ifade eden Atılgan, THK’ya Genel Başkan seçilecek kişinin bir misyonun temsilcisi olacağını söyledi.
Atılgan seçim sonrası göreve gelmesi durumunda Türk Hava Kurumu’nda 2 dönem kuralı getirmeyi planladıklarını ve bundan sonra 2 dönem yönetimde yer alan kişilerin 3. dönem yöneticilik haklarının olmayacağını belirtti.
©AirportHaber.com ÖZEL
Yorumlar Tüm Yorumlar (63)