Değerli Üyelerimiz;
Tüm bu anti demokratik hukuksuz hakkaniyetsiz ve adaletsiz girişimler bize meşru ve demokratik direnme hakkı doğurmaktadır.
Bu gün yapılan Hava-İş Başkanlar ve Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısında Havacılık İşçilerinin GREV YASAĞI kapsamına alınması ve THY A.O Sözleşmesinin engellenmesi ile ilgili olağanüstü gelişmeleri değerlendirmiştir.
Son dönemde bir yandan sendikalı sendikasız tüm havacılık çalışanlarına, diğer yandan sürmekte olan THY toplu iş sözleşmesinde THY çalışanlarına yönelik, çok yönlü hak kayıplarına yol açabilecek çok planlı bir saldırı başlatılmıştır.
Havacılık sektöründe en temel Anayasal hak olan sendikalı ve toplu iş sözleşme imzalamak böylelikle insanca yaşamak, insanca çalışmak hakkına karşı işverenlerin tahammülsüzlüğü ve saygısızlığı görülmemiş boyutlara ulaşmıştır.
İşverenlerce hukuk zemini dışına çıkılarak toplu iş sözleşme ve mevzuat hükümleri hiçe sayılmaktadır.
THY işverenliğince yapılan itiraz başvurusu ile İstanbul 11. İş Mahkemesi T.C Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Resmi Arabulucu atama işlemini TEDBİREN DURDURARAK Duruşma günü olarak5 Eylül 2012 tarihine yani 4 ay sonraya gün vermiştir.Yani toplu iş sözleşmemiz fiilen bloke edilmiştir. Bu davanın bu tarihte sonuçlanması da garanti olarak görülememelidir.
11 Mayıs 2012 tarihinde ise AKP İstanbul Milletvekili Metin Külünk tarafından halen yürürlükte olan “2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir."
"4. Banka ve noterlik hizmetleri ile havacılık hizmetlerinde," şeklinde değişiklik yapılmasına yönelik Kanun Teklifi verilmiştir. Bu değişiklikle havacılık hizmetlerinin tümünde GREV YASAĞI getirilmektedir.
Bütün bu girişimler göstermektedir ki sendikal haklarımıza topyekûn bir saldırı vardır. Buna karşı tüm havacılık işçileri topyekûn bir karşı çıkış oluşturmalıdır.
Bu kapsamda sendikamız kurulları aşağıdaki kararları almıştır. Tüm bu anti demokratik hukuksuz hakkaniyetsiz ve adaletsiz girişimler bize meşru ve demokratik direnme hakkı doğurmaktadır.
1-Bu iki anti-demokratik girişimle ilgili sendikamız her türlü araç ve gereci kullanarak basını, kamuoyunu, sendikaları, STK’ları siyasi partileri bilgilendirecektir
2-Yine havacılık çalışanlarının bu konudaki tepkilerini ortaya koymak üzere 23 Mayıs Çarşamba günü saat 12.15 de THY Genel Müdürlüğü önünde tüm üyelerimizin katılımı ile kitlesel basın açıklaması yapılacaktır
3-Tüm siyasi partiler ziyaret edilerek TBMM’de ilgili kanun teklifinin değiştirilmesi talep edilecektir.
4-Uluslararası üst kuruluşumuz ITF bilgilendirilerek bu yolla İLO’ya (Uluslararası Çalışma Örgütü) şikâyette bulunulacaktır.
5-Yarın Hukuk Müşavirliğimiz 11.İş Mahkemesinin bizce maddi hata olduğuna inandığımız aileleri ile birlikte 50 bin kişinin mağduriyetine yol açacak kararına itiraz edilecektir.
6-Ancak bu itirazımızdan sonuç alınamaması halinde tüm üyelerimizce davaya müdahil olma ve suç duyurusunda bulunulması ile ilgili tüm hukuki haklarımız kullanılacaktır.
7-Tüm bu uyarı ve girişimlerimizin sonuçsuz kalması halinde biçimi ve tarihi daha sonra açıklanmak üzere kazanılmış haklarımızı gasp etmeye karşı çalışanlar olarak üretim gücümüzü kullanmamak hakkımızı kullanacağız.
Saygılarımızla Kamuoyuna duyururuz.
HAVA-İŞ GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU
Yorumlar Tüm Yorumlar (13)