Yükseklik korkusu olsa da gökyüzü tutkusu onu akrobasi pilotu olmaktan alıkoymamış. İlk kez 12 yaşında uçuş deneyimi yaşayan Türkiye’nin ilk kadın akrobasi pilotu Semin Öztürk’le buluştuk. “Gökyüzünde huzur doluyorum” diyen bu cesaretli kadınla maceralı yolculuğunu konuştuk.
Sizi tanıyabilir miyiz?
1991 İstanbul doğumluyum. Saint-Michel Fransız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi’nde okudum. 21 yaşındayken Hususi Pilot Lisansımı (PPL) aldım. Sonrasında ise Amerika’da bulunan Tutima Academy of Aviation Safety’de sadece akrobasi üzerine eğitim gördüm. İlk gösteri uçuşumu Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi’nde düzenlenen SHG Airshow 2015’te gerçekleştirdim. 2016 yılında Özel Helikopter Pilot Yetiştirme Kursu’nu PPL (H) tamamladım. Kursu bitirdikten sonra ülkemizdeki İlk Sivil Kadın Helikopter Pilotu olduğumu öğrendim. (gülüyor). Geçen sene ise İngiltere’de MD-500 helikopteriyle tip eğitimi aldım.
Nasıl karar verdiniz bu işi yapmaya?
Babam, Ali İsmet Öztürk, çok uzun senelerdir havacılık sektörünün içinde yer alıyor. Annemin de pilot lisansı var. Dolayısıyla kendimi bildim bileli havacılığın içindeyim. Uçak ve helikopterlerin arasında büyüdüm diyebilirim. Uçmak beni her zaman heyecanlandırmıştır. Ama en çok ilgimi çeken akrobasi uçuşları oldu.
Hiç korkmuyor musunuz?
Akrobasi uçuşu çok ciddi bir iştir. Hayatımızı ortaya koyduğumuz bir meslek neticede. Ancak gösteri uçuşlarında alınan risklerin hepsi hesaplanmıştır. Bunun dışında gösteri uçuşu sırasında ilave hiçbir risk alınmaz. Her uçuşumda korku hissederim. Beni güvenli tarafta tutanın da bu korku duygusu olduğunu düşünüyorum.
Yükseklik korkunuz olduğunu okudum bu duyguyu nasıl aşmayı başardınız?
Aslında aştığımı söyleyemem (Gülüyor). Yüksek bir binaya çıkıp aşağı baktığımda içim çekiliyor ve bir an önce inmek istiyorum. Ancak uçarken bu durum değişiyor, irtifa dostumuz oluyor.
UÇAK KORKUSU AŞILABİLİR
Uçak korkusu olan biri olarak benim gibi hissedenlere neler söylersiniz?
Uçak korkusunun aşılabileceğini düşünüyorum. İnsanın kendisiyle verdiği bir mücadele bence. Türkiye’de karayollarında kaza olma olasılığı havayollarına kıyasla çok daha fazla. Her an başımıza bir olay gelme riski var. İstanbul trafiğinden daha çok çekiniyorum mesela.
İlk kez kaç yaşınızda akrobasi uçuşu yaptınız?
Babam akrobasi uçuşlarına başladığında 9 yaşındaydım. Akrobasi uçaklarında paraşüt takmak zorunlu fakat ben çok küçük olduğum için paraşüt bana uymuyordu. O nedenle 3 sene bekledim. En büyük hayalim büyüyüp, paraşütü sırtıma takıp akrobasi uçuşu yapmaktı. 12 yaşımı doldurduktan sonra babamla birlikte ilk akrobasi uçuşumu gerçekleştirdim. Uçuşta yaşadığım heyecanı, mutluluğu hiç unutamam.
Bir uğurunuz var mı?
Kimseye söylemediğim bir uğurum var. Bende kalsın lütfen.
Gökyüzündeyken neler hissediyorsunuz?
Uçmak benim için bir tutku. Eğer uzun zaman uçmazsam kendimi eksik hissediyorum. Her uçuşuma giderken istisnasız heyecanlanırım. Uçak yerden kesildiği an her şeyi unuturum. Uçuş dışında her şey aşağıda kalır. Gökyüzünde huzur doluyorum.
HAVADA KENDİMİ ÇOK GÜÇLÜ HİSSEDİYORUM
Süpermen gibi hissediyor musunuz?
Süpermen kadar olmasa da havada kendimi çok güçlü ve özgür hissediyorum. Başarılı bir uçuşun ardından hissettiğim duygular paha biçilemez. ‘Başarı’ hiçbir duyguyla kıyaslanmıyor.
İlginç bir şey yaşadınız mı?
Babamla Ata Topraklarımız olan Sivrihisar’da kol uçuşu yapmıştık. Benim için çok duygusal ve büyüleyici bir uçuştu. İki uçağın sesi bir olmuş tüm gökyüzünü sarmıştı. Havacılık hayatım boyunca yaşadığım en özel anların başındadır.
Havada ters döndüğünüzde size ne oluyor?
Akrobasi uçuşu vücudu oldukça yıpratan bir motor sporu. Uçuşlar esnasında G kuvveti olarak adlandırılan vücuda etki eden bir kuvvete maruz kalıyoruz. 1G demek bir kişinin ağırlığına denk kuvvet demek. 3G ise ağırlığının üç katı anlamına geliyor. Mesela kişi 50 kiloysa 3G’ye maruz kaldığında 150 kilo gibi olur. Ben uçuşlarımda +7, -4 G yapıyorum. Vücudumun G kuvvetine dayanıklılığını artırmak için sık sık antrenman uçuşları yapıyorum. G kuvvetine dayanabilmek için vücudun dinç olması gerekir. Uykuma, beslenmeme ve spor yapmaya özen gösteriyorum.
Akrobasi uçuşu yapanların kullandığı bir deyim var mı?
Amerika’da kullandığımız birkaç kalıp vardı; ‘Be Safe’ ‘Have Fun’. Aslında çok kısa temenniler ama derin anlam ifade ediyor. ttiğini düşünüyorum. Havacılıkta emniyet esastır ve uçarken keyif almak çok önemli.
Kadın olmak dezavantaj mı?
Kadınların araba kullanışına bile önyargılı yaklaşıyoruz. Pilot bir de akrobasi pilotu olduğum ele alınırsa tabii ki eleştirenler var; ‘Sen git tarhana yap’ gibi. Ancak destekleyenler çoğunlukta.
İNANÇLA HEDEFLERİME ULAŞIYORUM
Hayallerini gerçekleştirmek isteyen kadınlar için de sizden öneri alsak...
Öncelikle eğitim ve inanç çok önemli. Mesela benim mesleğimde beden gücü de büyük bir rol oynuyor. Bazı manevralarda kol gücümün yetmediği zamanlar oluyor. Ancak yılmadan çalışarak, inançla hedeflerime ulaşıyorum. Bence her kadın kendi ayakları üzerinde dimdik durmalı, çünkü biz kadınlar olarak çok güçlüyüz ve bu gücümüzün farkına varmalıyız. Kendimize inandığımız müddetçe üstesinden gelinemeyecek bir engel olmadığını düşünüyorum.
Bu ilham verici hikâyenin kahramanı olarak gençlere neler önerirsiniz?
Gençlerden oldukça fazla mesaj alıyorum. Her zaman yüreklerinin sesini dinlemelerini söylerim. Hayallerine ulaşmak için çok çalışmaları gerektiğini hatırlatırım. Bu yolda yürürken karşılarına çıkacak sayısız zorluğa rağmen asla vazgeçmemelerini, aşkla, azimle devam etmelerini dilerim.
BAŞINIZA NE GELECEĞİNİ BİLEMEZSİNİZ
Anneniz “Yapma kızım, ne işin var?” diyor mu?
Annemin de pilot lisansı var. Ailece havacılığın içindeyiz. Annem Cessna ile uçuşa giderken hep ona eşlik ederdim, çok küçüktüm. Annemi pür dikkat seyrederdim. Hatta bazen annem uçarken arka koltukta uyuyakalırdım. Uçağın motor sesi eşliğinde uyumanın keyfi bile farklıydı benim için. Çocukluğum bu şekilde geçti. Dolayısıyla annemle birbirimizin dilinden iyi anlıyoruz ve çok iyi anlaşıyoruz. Annem her zaman beni destekleyip yanımda olmuştur.
Kaza geçirmekten korkmuyor musunuz?
Hayatta başınıza ne geleceğini bilemezsiniz ancak içinde bulunduğunuz durumlar neticesinde tedbir ve önlemlerinizi alabilirsiniz. Korku her zaman vardır, fakat yaşadığınız iyi ve kötü olayların adına tecrübe dersiniz. Bence bu çok daha mühim bir konu.
Sibel Ateş Yengin / Akşam
Yorumlar Tüm Yorumlar (25)