Henüz Hollanda resmi açıklama yapmadan (THY mi, pilot mu, kule mi, uçağı üreten şirket mi yoksa tüm havacılık sistemi mi hatalı henüz belli değil, uzun sürede olmayacak..) çeşitli derneklere açıklama yaptırılarak kafalar karıştırılıyor, Hollanda açıklama yapıyor resmi makamlara yanıtı yine dernekler veriyor, elde kesin veriler yokken "parazit" devam ettiriliyor.
Yaratılmak istenen izlenim şu: "Hollanda resmi makamları, suçlu kule olduğu halde THY'ye suç yüklemeye çalışıyorlar."
Demek bizde böyle bir kaza olsa biz gerçekleri değil uçağı düşen şirketi karalayacağız!
Yapmaz mıyız? Peki Hollanda makamları niye yapsın? Yakında onlar da uçağa binecekler ve hatanın "gerçek" nedenini bulmak insanlık yararına bir şey...
Üstelik de "insanlık yararına" kaza araştırmalarında Hollanda'nın "bilimsel düşünce" düzeyi bizden kat kat üstünken...
THY henüz kesin sonuçları açıklanmayan kaza raporunu "başka yöne çekme" çabalarıyla çok yanlış yapıyor. Üstelik de birden fazla sözcüyü kullanarak ciddi kriz iletişimi hatası da affedilecek gibi değil...
Bir kaza ile, bugüne kadar çok başarılı bir yönetim gösteren THY'nin imajı ve yolcu sayısı asla ve asla düşmez...
THY'yi Türkiye ve dünya kamuoyunda yüceltecek şey kazanın gerçek nedenine ulaşma isteği ve çabası...
Ve daha sonra da alacağı önemler... Gerekirse dileyeceği özür...
Aynı şey körü körüne THY'yi savunanlar için de geçerli... Ortada dokuz ölü var... Bu ölülerin olmaması her türlü partiyi, kurumu ve ülkeyi savunmanın ötesinde bir şey...
Eğer biri haksız yere en değerli markalarımızdan biri THY'ye zarar vermek isterse önce bu köşede ben karşı çıkarım...
Ama şu anda öyle bir durum yok. Kesin bir sonuç da yok. Kafaları biz karıştırıyoruz. Odağımız, dünya insanlarının, belki bir yakınımızın kurtuluşu için "gerçek" düşüş nedenine ulaşmak olmalı...
Çünkü sivil havacılık kuralları hatalardan beslenerek mükemmel hale geliyor. Hataları gizlemek ise ancak ve ancak dünya çapında uçak kazasına bağlı ölümleri çoğaltır. İsteğimiz bu mu?
Ali Atıf BİR
BUGÜN
Yorumlar Tüm Yorumlar (11)