Ünlü İngiliz tasarımcı Paul Priestman, geçen hafta British Council’ın Yaratıcı Girişimciler Kulübü için Türkiye’deydi. Yılın Genç İnternaktif Medya Girişimcisi ve Yılın Genç Sinema-Televizyon Girişimcisi yarışmalarının tanıtımına katıldı. Priestman dünyanın en büyük hava, deniz ve demiryolu şirketlerine tasarımlar hazırlıyor. Çinlilere süper hızlı trenler, Fransızlara gemiler yapıyor. Müşterileri arasında Boeing, Airbus’ın dışında uluslararası birçok havayolu şirketi de var. Bunların arasına Türk Hava Yolları da katıldı. Priestman and Goode şirketi, THY’nin marka değerini yükseltmek için kolları sıvadı. Kısa bir süre sonra uçakların içini yeni bir görünüme kavuşturacak.
LÜKS GEMİLER TASARLIYOR
Paul Priestman’ın Londra’da bir şirketi ve ekibi var. Endüstriyel tasarımlar yapıyor. Dünyanın parmakla gösterilen uluslararası şirketleri onunla çalışmak için neredeyse kapısında yatıyor. Virgin Atlantic’ten Brezilya Hava Yolları’na tasarlamadığı uçak kalmamış! Şimdilerde büyük lüks gemilerin iç tasarımlarına da el atmış durumda. Paul Priestman’a teklif götürenler arasında uluslararası arenada yaptığı anlaşmalarla büyük prestij kazanan THY de bulunuyor. Birkaç ay önce imzalanan anlaşma doğrultusunda bundan sonra THY’nin koltuklarının şeklinden uçakta verilen yemeğe, halıların rengine uçakların her noktasında onun parmak iziyle karşılayacağız.
BİR HAFTA İSTANBUL TURU
THY ile anlaştıktan sonra ekibini zaten bir haftalığına İstanbul’a ‘gözlem’ yapmaya, yaşamaya gönderen Priestman “Bu, benim yöntemim” diyor ve şöyle devam ediyor: “THY ülke içinde lider konumda. Dünyada da bu noktada ilerliyor. Bu süreçte ona yardım edeceğiz. Diğer hava yollarından farklı olmak zorunda. Bu markayı
güçlendirmek adına Türk kültüründen de beslenmemiz gerekiyor. Bunun için ekibimi bir haftalığına buraya gönderdim. Türkiye’nin yemeklerini, renklerini, kültürünü, dokusunu dışarıdan gözlemlesinler istedim. Çok yararı oldu. Kültürdeki farklılıklardan yola çıkarak THY’nin Lufthansa’dan farklı olduğunu göstermeye çalışacağız. Çünkü Türkiye’nin kendine has renkleri,
desenleri, geometrisi var. Özel bir tasarım paleti oluşturduk. Tasarım paletini hem uçağın tasarımında hem markada kullanacağız. Neler yaptığımızı yakında göreceksiniz.”
KAĞIT KLAVYEYE DÖNÜŞTÜ
Tasarım dünyasının tıpkı gerçek dünya gibi küreselleştiğini belirtiyor Priestman ve çantasından küçük bir alet çıkarıyor. Masanın üzerineki aletin önüne beyaz bir defter kağıdı koyuyor. Anında kırmızı bir klavyeye dönüşüyor sayfa. Aletin ileride klavye yerine kullanılacağını anlatıyor: “Bu küçük aletin teknolojisi İsrail, yatırımı Hong Kong, tasarımı da benim firmama ait. Çin’de üretilip sadece ABD pazarına sunulacak. Gördüğünüz gibi küçücük bir alette bütün dünyanın katkısı var.”
Telefonu kulağa dayama devri 20 yıl içinde bitiyor
*Tasarım olarak uçaklara takmış vaziyetteyim çünkü onların çok fantastik olduklarına inanıyorum. Uçuyorlar bir kere... Mühendisliği beni çok şaşırtıyor. Onları küçük lüks otellere benzetiyorum. Dar alanlarda bir şeyler tasarlıyorsunuz. İnsanı zorlayan bir yanı var bu işin.
*Keşke bunu ben tasarladığım dediğim tek bir şey var şu hayatta: Modern yelkenliler. Basit, yalın, mühendisliği çok net bunların. Bunun dışında keşke ben bulsaydım, ben tasarladığım bir şey daha var aslında; o da google. Çok zekice bir buluş. İşin içinde gerçekten iyi bir düşünce var ve ben bunu çok seviyorum.
*Sadece şirketlere değil kendime de tasarımlar yapıyorum. Mesela evim için bir sarmal bir radyatör yaptım. Kendime ait bir fırın ve vantilatör yaptım. Vantilatörde kullandığım özel bir malzeme sayesinde çalışırken ona dokunabiliyorsunuz.
*20 yıl içinde kulağımıza dayadığımız telefonlar tarih olacak. Bir plastiği kulağımıza yıllarca götürmüş olmamıza çok güleceğiz. Çünkü çok saçma gelecek. Herkes ekranlara bakarak konuşacak.
*10 yıl içinde müzik alanında çok büyük değişiklikler olacak. Müzik, internetin içinde kaybolacak. Yine bu zaman içinde müzik ekipmanları çok değişecek.
*Bana göre dünyanın en zararlı tasarımı silah. Silahı tasarlamadığım için kendimi şanslı hissediyorum.
(Star Gazetesi)
Yorumlar Tüm Yorumlar (8)