Türk Hava Yolları’nın yolcu sayısının beklentinin de üzerine çıktığını ifade eden Topçu, ‘Sıkışıklığın azaltılması ve hizmet kalitesinin artırılması anlamında bu kapı son derece önem taşıyor. Hem DHMİ, hem TAV hem de THY beraber çalışarak yolculara hissettirmeden onların rahat etmesi için uğraşıyoruz’ dedi.
‘KAÇIRILAN PİLOTLAR İLE İLGİLİ YENİ GELİŞME YOK’
Lübnan’da kaçırılan THY pilotlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Hamdi Topçu; ‘Yeni bir gelişme ne yazık ki yok. Dışişleri Bakanlığımız ve Lübnan’daki büyükelçiliğimiz aracılığıyla gelişmeleri takip ediyoruz. Devletin yetkili organları çalışmalara devam ediyor. Bir gelişme olursa kamuoyuyla paylaşırız. Benzer vakaların yaşanmaması için önlemlar almaya devam ediyoruz. Örneğin artık Lübnan’a yatı seferi vermiyoruz. Bir çok meydanda da güvenlik tedbirlerini artırdık. Bazı havalimanlarında da yatı seferleri olursa uçucu ekibin havalimanı içindeki otellerde dinlenmesini sağlıyoruz’ dedi.
‘305 PERSONEL SENDİKANIN UMRUNDA DEĞİL’
Hava İş Sendikası ile süren TİS görüşmeleri ve mahkeme süreçlerini değerlendirerek grev konusuna da değinen THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu; ‘THY’nin 18600 personelinin yüzde 98’i çalışmaya devam ediyor. Greve katılan personel yüze 2 oranında. Herhangi bir faaliyetimizi etkilemiyor. Bu grevin başlangıcı da 305 personelin işten çıkarılması nedeniyle ortaya konan bir dayatmayla ortaya çıktı. Bizim istediğimiz 305 dediler ancak şu an gelinen noktada 305 personeli bıraktılar ve 22. Dönem TİS’i (Toplu İş Sözleşmesi) getirin imzalayalım dediler. Ancak biz zaten 22. Dönem TİS’i fiilen uyguluyoruz. Personelin zammı da yapıldı, herhangi bir problem yok ancak sendika bazı eklemeler yapmak istedi biz de bunu kabul etmedik. Çalışan huzur içinde işine devam ediyor. Grevde olan personelimize şunu söylemek istiyorum; lütfen sadece işvereni değil sendikayı da sorgulasınlar. Çünkü sendika grevi sonlandırmak istemiyor, onlar kendi geleceklerini garantiye almak istyor ve seçimler nedeniyle çalışanları kullanıyorlar. Konu 22. TİS ise biz zaten onu uyguluyoruz ve imzalamaya hazırız ama sendika bu işi diri tutup seçimlerde koz olarak kullanmak istiyor. Çalışan arkadaşlarımız bu durumu fark ederlerse sorun çözülür. Tekrar söylemek istiyorum, sendikanın gündeminde kesinlikle 305 personel konusu bulunmuyor. Onları unuttular. Tek amaçları çalışanları kullanıp seçim kozu yapmaktır’ dedi.
Kanunların olduğunu ve herkesin kanuni hakkını kullabileceğinin altını çizen Topçu, ‘Mahkemeler var, haklar var. Şu anda devam eden süreçler de var. Şu anda usul yönünden birkaç mahkeme sonuçlandı. Sendika da bu usul kararlarını zafer olarak duyuruyor. Öyle biz zafer söz konusu değil. Grevin kanuni olup olmadığının tespitiyle ilgili bir sonuç alındı. Biz zaten grevin kanunsuz olduğunu tespit etseydik greve katılan arkadaşların iş akdini sona erdirirdik. Çalışanlar demokratik hakkını kullanıyor’ şeklinde konuştu.
Sendika seçimleri hakkında da görüşlerini aktaran Topçu; ‘Çalışanın kendisini temsil edeceği bir yönetim olmasını bekliyoruz. Seçim süreciyle ilgili aday bir çok grup oluştu. Bu konu bizi ilgelendirmez. Seçim sonrasında muhataplarımızla oturup aklı selim olarak konuşuruz. Bizim için çalışanın huzuru çok önemli’ dedi.
‘ÇAĞRIDA BULUNDUK GREV KIRICI İLAN EDİLDİK’
Grevden dönen personele çağrıda bulundukları zaman grev kırıcı ilan edildiklerini ifade eden Topçu; ‘Çalışanlarımızın çoğu greve katılmadı. Katılanların bir çoğu da pişman olduklarını ve geri dönmek istediklerini ifade etti. Biz de dönmek isteyenlere çağrıda bulunduk. Çağrımız sonrasında 300’e yakın personel işine geri döndü. Bazı arkadaşlarımız da greve devam kararı aldı. Şimdi yeniden bir çağrı yapıp da grev kırıcı ilan edilmek istemiyoruz. Ben grevdeki arkadaşlarıma bir kez daha diyorum ki sendikaya neden grevde olduklarını sorsunlar, eğer tatmin edici cevap alırlarsa devam etsinler. Çünkü sendika çalışanları kullanıyor. Eğer cevapları tatmin edici olmazsa çalışanlar mevcut yönetim ile ilgili gerekeni yapsın’ dedi.
‘SENDİKA 36 SAAT KONUSUNA TAKILDI’
Sendikanın direttiği konulardan birinin de uçucu personelin uzun uçuşlardaki dinlenme süresiyle ilgili olduğunu belirten Topçu, ‘Sendika uzun uçuşlardaki dinlenme süresiyle ilgili diretmeye devam ediyor. Ancak bu sadece uçucu personeli ilgilendiriyor, diğer personeli umursamıyorlar. Ama biz 22. TİS’e göre çalışanların haklarını verdik. Sendika başkanı milletvekillerinin önünde 305’ten bir kısmını al imza atayım demişti ama şimdi akıllarına bile getirmiyorlar.
36 saat konusuna gelecek olursak, Türk Hava Yolları’nın araştırmaları neticesinde Avrupa’da tarifeli sefer yapan hiç bir şirkette 36 saat dinlenme diye bir şey yok. Biz, uçucu personel Türkiye’de ailesiyle dinlensin diyoruz. Bu uygulamadan özellikle evli olan personel de çok memnun. Bu hem tasarruf hem de dinlenme anlamında son derece mantıklı bir uygulama. Avrupa’da da böyle bir dinlenme süresi yok. Sendika Başkanı’na da Avrupa’dakileri örnek alıp uygulayalım dedim, onu da kabul etmedi. THY uluslararası rekabet içinde olan bir şirket, bu nedenle giderlerimizi de minimize etmemiz gerekiyor. THY son 10 yılda yüzde 450 büyüme sağladı, Avrupa’da yüzde 10’dan fazla büyüyen şirket yok. Bu büyümeyi sağlamak için rakiplerimizle aynı şartlarda imkanlara sahip olmamız gerekiyor. Biz çalışanlarımıza en iyi imkanları sağlamaya çalışıyoruz’ şeklinde konuştu.
©AirportHaber
Yorumlar Tüm Yorumlar (30)