21 Haziran 2009, Pazar 09:12:58

Krizde henüz dibi görmedik!

IATA verilerine göre, 2009 yılına ait tahmini zarar, mart ayında 4,7 milyar dolar olarak belirtilmişken, geçtiğimiz günlerde Kuala Lumpur'da yapılan toplantıda revize edilerek en az 9 milyar dolar olarak belirlendi...

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği'nin (IATA) üyeleri, dünyada taşınan toplam kargo ve yolcuların büyük bir bölümünü temsil ediyor. Dolayısıyla söz konusu zarar, üye olmayan havayollarının taşıdığı yolcu veya kargoyu, havalimanı işletmelerini, yer hizmetleri, catering ve bağlantılı segmentleri temsil etmiyor. Olaya bu açıdan bakınca, durumun vahametini çok daha net görebilmek mümkün. IATA'ya göre ekonomik düşüşün boyutunu 11 Eylül ile bile karşılaştırmak yeterli değil. Zira 2001 yılında yaşanan bu facia sonrası toplam ciro düşüşü yüzde 7 iken şu anda cirodaki toplam düşüş yüzde 15 civarında gözüküyor. 11 Eylül'de yaşanan kaybın küresel olarak toparlanması yaklaşık üç yıl sürmüştü.

Global ekonomik daralma sinyallerinin daima ilk önce havacılık sektöründen geleceği düşüncesinin sıkı savunucularından biri olarak, 2008 başındaki havacılık verileri sayesinde krizin boyutunu o tarih itibariyle öngörebilmiş olacağımızı düşünüyorum. Ülkemizde geç de olsa uygulanan sektörel liberalleşme ve THY'nin monopolistik gücü nedeniyle bunu algılamamış olsak da, havacılıkta küresel olarak ekonomik daralma aslında 2008 yılının ilk çeyreğinde başlamıştı.

Kuala Lumpur'da yapılan toplantıda 2008 yılı verileri tekrar değerlendirildiğinde IATA, zararı daha önce ilan edildiği gibi 8.5 milyar dolar değil aslında 10,4 milyar dolar olarak anons etmiştir. Diğer bir ifadeyle IATA'nın iki yıl üst üste çift haneli milyar dolarlar zarar etmesi, çok ciddi bir durum. Kuşkusuz bunun en büyük nedeni talep daralması ve buna sebep olan faktörler. 2009'da kargo trafiğinde yüzde 17, yolcu trafiğinde ise yüzde 8 düşüş bekleniyor. 
Dünya çapında istikrarlı olarak 36 yıldır en fazla çeyrekte arka arkaya kar eden tek havayolu ABD'li Southwest'in CEO'su Gary Kelly de geçtiğimiz günlerde minik toparlanma sinyalleri olsa da krizde dibi gördük diye düşünmenin erken olduğu yönünde bir açıklama yaptı. Kısmi toparlanma algılamasının en önemli nedeni belki de geçen yıl 150 dolara kadar çıkan petrol fiyatının bu yıl 50-70 dolar bandında seyrediyor olmasıdır. Diğer taraftan, uçak üreticilerinin durumuna bakıldığında siparişlerin azaltıldığını ve havayolları tarafından revize edildiğini görebiliriz. Southwest'in bile bu yıl koltuk kapasitesini yüzde 5 oranında azaltıyor olması, gerçekten dikkat çekici bir durum. Küreselleşmiş günümüz dünyasında 'ABD'de olan bizi ilgilendirmez' diye düşünmek, yanlışların en büyüğü olur. Ne olursa olsun havacılığın lider ülkesi orası. Örneğin ABD'de durum daha da kötüye gider ve Boeing daha az uçak siparişi alırsa, uçak üretim maliyetleri artacak; sonuçta uçak almayı planlayan havayolları da ciddi olarak etkilenecektir. Her ne kadar Türkiye'mizde durum dünyaya göre nispeten iyi gözükse de havacılıkta ekonomi olarak dipten yukarı doğru tırmanış korkarım ki ancak 2010 yılında başlayacaktır. Ekonominin genel durumunu bu sektördeki uçak siparişleri ile teslimatlarını takip ederek anlamak ve tahmin edebilmek kanımca en sağlıklı yoldur.

Tolga TURGUT
AKŞAM

Krizde henüz dibi görmedik!

Yorumlar

Bu haber için henüz yorum gönderilmedi.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000