Hava İş Sendikası Şube Başkanları bir araya gelerek süreçle ilgili değerlendirme toplantısı yaptı. Üyelere de bir açıklama yayınlayan şube başkanlarının toplantısından mücadeleye devam mesajı çıktı.
İşte yapılan açıklama:
Değerli üyelerimize ve kamuoyuna,
Hava-İş sendikasının tüm şube başkanları gündemdeki konuları değerlendirmek ve sonuçlarını üyelerimizle ve kamuoyu ile paylaşmak üzere İzmir Şube Başkanlığında bir araya gelmişlerdir.
Yasal olan grevimiz, işverenin grev kırıcı tutumuna ve grevdeki üyelerimizi işe geri döndürmeye yönelik tehdit dolu baskılarına rağmen, kararlılıkla sürdürülmektedir. Haklı ve meşru zeminde devam eden grevin, hukuki sonuçlarının, işveren tarafından yapılan tüm müdahalelere rağmen üyelerimizin lehine sonuçlanacağına inancımız tamdır.
Bugüne kadar Türk Hava Yolları ve sendikamız arasındaki bütün davalar, Türk Hava Yolları yönetiminin süreci uzatmaya yönelik tüm çaba ve manevralarına rağmen, zafer ile sonuçlanmıştır. Türk Hava Yolları’na karşı kaybedilen bir tek dava dahi yoktur. Mirabeau’nun da dediği gibi “ADALET TOPALDIR, AĞIR YÜRÜR. FAKAT GİDECEĞİ YERE ER GEÇ VARIR.”
Üyelerimiz nezdinde, işlevsiz ve beceriksiz bir Hava-İş görüntüsü yaratmak amacıyla; işkolu itirazı, çoğunluk tespitine itiraz, ulusal ve uluslar arası hukuk normlarına uymadığı bilinmesine rağmen işkolumuza getirilen grev yasağı, sendikamızın seçili organ ve temsilcilerine düzmece bahaneler üreterek iş akdi fesihleri gibi işverenin çevirdiği bin bir çeşit entrika ortadır.
24. Dönem TİS görüşmelerinin henüz ikinci oturumunda, dönemin genel müdür yardımcısı Kazım Çalışkan, maddeler üzerindeki görüşmeleri keserek masadan kalkarken, Türk Hava Yolları yönetiminin, bu sendikal anlayışla bir daha masaya oturmamak için ne gerekiyorsa yapılacağını ifade etmesi, işverenin Hava-İş Genel Kuruluna yönelik çalışmaları başlattığının işaretidir. Ancak işverenin alt kademe yöneticileri de dahil tüm yetkilileri bilmelidir ki, çalışanları yönlendirici telkinlerde bulunmak ve seçimlere müdahale etmek suçtur. Bu kapsamda, tarafımızca tespiti durumunda gerekli hukuki işlemler başlatılarak, Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulacaktır.
Kendi özelliği ve niteliği olmayan bir takım insanlar, işverenin de desteği ile mantar gibi çoğaltılarak gruplar halinde piyasaya sürülmüşlerdir. Bu gruplar işverenin “KEKLİĞİ KEKLİKLE AVLARLAR” anlayışına hizmet eden gruplardır. Üyelerinin hak ve menfaatlerini koruyan ve geliştiren Hava-İş yönetimini yok etmek ve yerine kukla yönetimler getirmek için, “DÜŞMANIMIN DÜŞMANI DOSTUMDUR.” felsefesini güden işveren, bu gruplardan istifade etmektedir. Yine aynı gruplar, seçilmiş, tüzel kişiliği olan şube başkanlarının dahi kart verilmediğinden dolayı giremediği aprondaki işyerlerinde adeta cirit atmakta, şirket e-postalarını rahatlıkla kullanmaktadırlar.
Tüm bu gerçekliklerden hareketle, 23 Mayıs 2012 tarihinde genel müdürlük bahçesinde toplanan yaklaşık beş bin üyemize, grev yasağıyla ilgili olarak yapılacak eylemlerde, bir üyemizin dahi burnu kanar ise mücadeleyi sonuna kadar götüreceğinin sözünü veren ve bu sözünü 456 gündür direniş alanından ayrılmaksızın tutan, mücadeleci kişiliği Türk Hava Yolları yöneticileri başta olmak üzere, tüm kesimlerce kabul edilen, Genel Başkanımız Sn. Atilay Ayçin ile birlikte, yol arkadaşlığına ve mücadeleye devam edeceğimizin üyelerimiz ve kamuoyu tarafından bilinmesini isteriz.
Saygılarımızla.
Yorumlar Tüm Yorumlar (14)