HANİ KTHY MİLLİ POLİTİKANIN PARÇASI İDİ?

KKTC’den uzak kaldığım beş gün içinde başta KTHY ve de elbette “Kıbrıs” konusunda umulmadık gelişmeler oldu. Dışta olduğum sürece tek bir yazı yazdım.Bu arada bazı dostlarım niye sürekli yazmadığımı sorguladılar.Öyle ya uzaklık artık mazeret değil;bilgisayar çağındayız!Hem bilgiye kolayca erişirsiniz, hem de yazınızı yazıp gazeteye bir tıkla ulaştırabilirsiniz.Ama o bilgiye tam ve de gerçek olanına ulaşmak var ya;içimden gelmiyor aktarmalı sözlerle yola çıkmak.Şeytan altını kazıyarak,derinliğe ulaşmamı dürtüyor.İşte o anda da içime kuşku giriyor.Yazmayı erteliyorum.

Neyse KKTC’deyim ve de yazıyorum.Kıbrıs sorunu Newyork’a taşınıyor.Tuzaklar kuruldu.Tıpkı 2003-2004 yıllarında olduğu gibi.Bunun ardından “Annan Plânı” balyoz gibi gelmişti.Dün bir dostum bana bunu şöyle özetledi:”KKTC zor günlere itildi.Mali sıkıntı diz boyu.O günlerde de aynı sıkıntılı duruma sokulmuştuk.Halka “Türkiye zorda;Annan Plânını kabul ediniz ki,Türkiye’nin AB üyeliğinin önü açılsın”denmişti.Halk “Ankara öyle istiyor” diye hizaya getirilmişti.Şimdi de Ankara yardımı kıstı,birçok kurum ve kuruluşun el değiştirmesi için zorlama yapıyor.KTHY bunun ilk uygulaması...Yıl sonunda ani olarak ortaya çıkarılacak Kıbrıs anlaşmasına “Evet” demenin Milli Davanın gereği olduğu baskısı gelecek...Ab yandaşları zaten dünden razı.Amaç Milli Dava savunucularını bölerek amaca ulaşmak”.

Ben aktarmış olayım.KTHY konusu ise son derece ilginç zikzaklar çiziyor.İşin başında ihiyaç duyulan krediyi saplayacak kuruluşa yardımcı olduğum için daha sonra yer alan gelişmelere köşemde değinmek istemedim.Yanlış anlaşılır diye...Çünkü işin başında sap ile samanı karıştıranlar olmuştu.Şimdi takke düştü kel göründü. Kimin ne yapacağı belli oldu.KKTC’de dünde kalan gerekçeler artık konuşulmamaktadır.Yani “Kıbrıs Türk Hava Yolları” niçin kurulmuştu? Niçin yaşatılması gerekiyordu?Büyük devlet adamı, rahmetli Bülent Ecevit her attığı adımın anlamını açıklar,sonradan ciddiyetle korunmasını isterdi ortaya çıkan eserin...Kıbrıs Türk Hava Yolları bunların başında geliyordu.

O Hükümetlerde bulunanlar olarak bunu iyi biliriz. Bir anlaşma olursa KKTC’nin de Hava Yolu ve Denizcilik Şirketi olmalı idi.Denizcilik biçildi;sıra KTHY’ında mı?Oysa Denktaş-Kleridis arasında yıllarca süren görüşmelerde Türk ve Rum tarafına ikişer hava yolu şirketi kurulması öngörülmekte idi.

Kıbrıs Türk Hava Yolları saptanan “Milli Kıbrıs politikasının” bir parçası idi.Çünkü Rumlar da “Cyprus Airways” ile uçuyorlardı.KTHY onun tam karşıtı idi.Bu iddia ve politika olmasa Türk Hava Yolları’na Ercan Havaalanını da dahil eder,yeni bir oluşumuna gerek kalmazdı. Bunun için THY-KTHY ortaklığı kurulmuştu.Sonra Hükümetler artık ayaklarımızın üzerine duracak konuma geldiğimizi ileri sürerek THY hisselerini de satın alıp KTHY’ını KKTC’ye mal ettiler.

Öyle veya böyle KTHY istediği ülkeye uçtu.Rumun insafsız ambargosunu deldi.Türk ve KKTC Bayraklarını istediği ülkeye taşıdı. Yani “KKTC vardır ve buradadır” dedirtti.Ecevit’in ve daha sonra gelen Hükümetlerin politikaları gereği bayrak göstermeyi sürdürdü ve ir Kıbrıs anlaşması için hazır oldu.

Ansızın bunlar unutuldu ve de KTHY ona buna yamamayı bırakınız;nedeni meçhul şekilde bir şirkete tavla teslim edilmek için balyoz poltikası uygulanmaktadır.KTHY’ına seçenek bırakılmadı.Ya teslim olacak;ya da teslim olacak!Kıbrıs Türk Halkının KTHY hissesi satın almasına veya KTHY için kredi bulmasına bunun için mi fırsat verilmedi?Acaba KTHY’ından esirgenen Sermaye yeni mal sahibine mi sağlanacaktır?Geçmişte bunun benzerlerine tanık olundu da!

Ben merak ediyorum;Kıbrıs davasının bir parçası addolunan KTHY’ı tekme tokat tasfiye edilirken Türkiye’de Hükümetin veya TBMM’sinin haberi var mı?Ya muhalefetin haberi var mı?Türk medyası olayı özümsemiş midir? Yoksa magazin haberi olarak mı algılamaktadır?

Bunların yanıtlarında tüm Kıbrıs Türk Politikasının geleceği gizlidir.Acaba bir el Kıbrıs Türkünü Ankara ile karşı karşıya bırakmak mı istemektedir?

Kıbrıs Postası