Hava-İş Sendikası’nda Olağanüstü Genel Kurul talebi ile başlayan hareketlilikte karşılıklı iddialar, açıklamalar, suçlamalar devam ediyor. Mevcut yönetimin başkanı Atilay Ayçin’in iddialarına bir basın açıklamasıyla cevap veren Gökkuşağı Hareketi temsilcileri, AirportHaber’i ziyaret etti, amaçlarını, hedeflerini ve bugüne kadar yaptıklarını anlattı.
İşte Gökkuşağı Hareketi’nin açıklamalarından satır başları:
NE YAPMAK İSTİYORLAR?
Gökkuşağı Hareketi’nde bu mücadeleyi veren herkes sendikada temsilcilik yapan, işten atılan, geri işe alınmayan, temiz ve dürüst insanlardır. Türkiye’de sendikal hareketi yeniden sorgulayan bizim gibi benzer oluşumlar, Petrol-İş’te, Kristal-İş’te de var. Hırslı ve kişisel davranmıyoruz. Sendikal yapının eğrisiyle doğrusuyla tartışılmasını istiyoruz. İşçiler kaybederken sendikacılar orada oturuyorsa burada bir terslik vardır. Biz de bunun için sendikayı sorgulayacağız. Sendika bizim evimiz ve o evde yangın var. İnsanlar işten atılıyor, sendika içinde birşeyler yaşanıyor ama kimse bilmiyor. Mesela, sendika hesaplarını bilmek istiyoruz. Bunu sorduğumuzda, “ Ne kadar paramız olduğunu açıklarsak, işveren bizim ne kadar paramız olduğunu bilir” diyorlar. Sendikaya hesap sorduğumuzda aldığımız cevap bu. Zaten bu parayı devletin ve işverenin bildiği kesin. Bir tek bilmeyen işçiler. Sendika açık ve şeffaf olmadığı için arkasındaki işçi desteğini kaybetti.
4 yılda bir genel kurul yapılır. O genel kurulda faaliyet raporu ve mali rapor sunulur. Gelir gider, ne yapılmış, ne olmuş orada yazar. Genel kurulda oylanır kabul edilir veya edilmez. Ama 4 yıllık raporlarda ne olup bittiğini anlayamazsınız. Örneğin kırtasiye giderleri... Bu rakamları anlayamazsınız. 1995 yılında Atilay Ayçin cezaevindeyken sendikanın geliri gideri derginin arka sayfasında yayınlandı. O zaman işçilerin güvenini kazandık. Ancak Ayçin hapisten çıktıktan sonra bir daha yayınlanmadı.
SİSTEMLERİ NASIL OLACAK?
Şu anda toplu sözleşme masasında muhalifleri işverene şikayet eden bir yönetim var. Atilay Ayçin’in karşısına Atilay Ayçin’i koyun ona da işverenci der. Uzun vadede amatör sendikacılık düşünüyoruz. Amerika bile 4+4 yıl başkanlık sistemini uyguluyor. 8 yılın sonunda Amerika’yı cennet yapsanız o koltukta oturamıyorsunuz. Sistemi değiştirelim diyoruz. Beni de orda 20 yıl tutarsanız onlara benzerim. Türkiye’deki yapılar öyle bir duruma getiriyor ki insanları, o koltuktan kalkmak istemiyorsunuz. Bir işçiyi alıp o koltuğa oturtuyorsunuz, sosyal çevresi değişiyor, maddi durumu, ilişkileri değişiyor. Seçimi kaybederse işe dönüp dönmeyeceği belli değil. Bu durumda o koltuktan kalkmak istemiyor. Biz bu sistemi değiştireceğiz ve buradan da çekip gideceğiz. İki yıllık bir hedef koyduk. İki yılda başkana ve lidere dayalı sistemi değiştireceğiz. 1989’da ‘her temsilci başkan kadar söz sahibidir’ diyen Ayçin bugün ‘benim işçim benim sendikam’ demeye başlamıştır. Bu işe talip olanlar en fazla iki dönem kalacak ve gidecek. Orada yapacağı her davranışın, aldığı maaşın, harcadığı benzinin hesabını işçiye verecek. Ben akbille de giderim, hiç sorun değil.
LİDER ADAYLARI KİM?
Mevut yönetim genel kurul yapacak, bundan kaçış yok. Temsilci sayıları azaldı, şubeler etkisiz kaldı. Örgüt işlemiyor. Bir hukuk bürosu gibi... Abdi Pesok çalışıyor, sendika işliyor. Böyle olmaz. Sendika örgütlülüktür. Sendikanın yeniden yapılması gerekir. Sendikayı, işvereni uyarıyoruz dikkate almıyorlar. Aidat ödüyoruz, örgütlüyüz. Peki, sorunu nerede çözeceğiz? Tabiî ki, sendika içinde çözeceğiz. Sendikanın genel kurulu en üst organıdır. Topla genel kurulu sorunu çözelim diyoruz. O da diyor ki ‘gerek duymuyorum, ciddi bulmuyorum.’ Böyle bir aymazlık olabilir mi? Şimdi bir genel kurul olduğunda Gökkuşağı Hareketi kesinlikle başarılı çıkacaktır. Bu kez bir liderle çıkacağız. O isim henüz belirlenmedi. Herkes olabilir ama olağanüstü kararı çıkarsa mahkemeden, o zaman ismi de açıklarız. Bu hareketlerin önde gelen isimleri var. Bahadır Altan, Ali Gülçiçek, Serkan Yürümez... Öne çıkan isimler belli... Herhangi biri olabilir. Başkan kim olursa olsun, kesinlikle kolektif bir birlik olacak.
GENEL KURULU NEDEN KAYBETTİLER?
Biz genel kurulu başkan adayımız olmadığı için değil amatörlükten kaybettik. Belki açık ara kazanacağımız seçimi delegelere baskı yapıldığı için kaybettik. Diyorlar ya ‘otel odalarında delegelere baskı yaptılar.’ Biz otelde kalmadık, otelde yatmadık. Onlar kaldılar iki gün. Eski Ankara, İzmir, Antalya şube başkanları ve yöneticileri de otellerde kaldılar. Bütün eski yöneticiler yönetim tarafından getirildi. Bunların neden geldiğini sormak lazım? Bize hiçbir şey söylemeden gittiler. Onlarla oturdular, seçimden sonra da gittiler. Bu ne anlama gelir siz değerlendirin? Anadolu’ya pek fazla gedemedik, gerek ekonomik gerekse vakit olmadığı için. Bizim ekonomik gücümüz yok. Delegelerden üçer beşer toplayarak birşeyler yapmaya çalışıyoruz. Olağanüstü genel kurul için işyerine noter getirildiği iddiası da gerçekdışı, yalanın kuyruklusu. Bakırköy Öğretmenevi’nde noteri çağırdık, bir toplantı yaptık. Herkes 77 lira para vererek imza verdi.
8’İNCİ MADDE BAŞARI MI, DEĞİL Mİ?
Toplu iş sözleşmesine bireysel akit koydular. Bu başarı gibi anlatılıyor ama bu toplu iş sözleşmesinin mantığına aykırı. Daha çok sendikasız işyerlerinde yapılıyor. İşveren işçi ile mahkemelik olmamak, uğraşmamak için yapıyor. İkali sözleşmesi imazalayan işçiye işveren diyor ki, ‘mahkemeye verme. 5 maaş da vereyim anlaşalım’ Bunun gibi anlaşma imzalanıyor. Şu anki durumda işten atılan personele, 6 maaş brüt, -bunun neti 4 maaşa düşüyor- ödeniyor. Ya bilmiyorlardı ya bilerek yaptılar. Bilmiyorlarsa hata, biliyorlarsa suç. Vergi Usul Kanunu’na göre İkale sözleşmesi İş Yasası’ndan sayılmadığından vergiyi sonuna kadar kesiyor. Sonrasında, ikili akit olduğu için işsizlik ödeneğinden faydalanamıyorsun, SSK’dan yararlanamıyorsun. İnsanlara öyle bir kazık atıldı ki, insanlar bunun farkına varmadı. Bu işverenin önünü açtı. Yapacaklarını yapması için hızlandırdı.
ÜCRETSİZ HUKUK HİZMETİ VERİLECEK Mİ?
Sendikaya gittiğimizde özel araba olmayacak. İnsanlar ‘bizim paralarımızla arabalara binmiyorlar’ desin. Var olan arabaları da satacağız. İşçinin gelmediği sendika olmayacak. Sendika üyelerine ücretsiz hukuk hizmeti vereceğiz. 2003 yılından bu yana işten atılan ve dava kazanın kaç kişi var? Bunların davalarından kim ne kadar pay aldı? Sendika avukatı maaşlı olacak. Şu andaki avukat hem maaş alıyor hem de dava başı yüzde 10 komisyon alıyor. Şu anda sendikanın avukatı, işçinin değil sendikanın avukatı.
BAŞARILI OLACAKLAR MI?
Yola çıkarken belirlediğimiz 10 ilke ve o ters piramide bağlı kalacağız. Temsilcileri seçimle belirleyeceğiz. Sendikaların can damarıdır temsilciler. Çünkü onlar sürekli iş yerindedir, sahadadır. Temsilci en düzgün, en bilgili, en çalışkan olacak. İşçilerin güvendiği ve arkasından gideceği kişiler olacak. Başarılı olur muyuz? Sendikanın işleyişini değiştirme konusunda kesinlikle başarılı oluruz. Örgütlülük ve pratikte yaşananlar konusunda başarılı olursak; toplu sözleşme veya başka konularda da başarılı olmamız kaçnılmaz. Ama inancımız şu, işçiler sendikaya gelmeye başlarsa, süreci doğru yönetirsek başarabiliriz. Hayalci değiliz ama iddialıyız.
NELER VAADEDİYORSUNUZ?
Gerçekleştireceğimiz hedefler koyuyoruz. Bizim tek başımıza yapacağımız bir şey değil kendi iç işleyişimizle ilgili bir şey. Tüzükleri değiştireceğiz, sendikacılığı sınırlayacağız. Bu net. Bütün sendikalar da bunu örnek alacak. İşçi neyin arkasında olduğunu bilecek. Şu an orada ne olduğunu bilmiyoruz. Hayalci değiliz, yel değirmenleriyle de savaşmayacağız. Ayaklarımız yere basacak. Havacılıkta sendika olmazsa havacılık hata yapar bizim çıkış noktamız bu.
İlk işimiz taşeron şirketleri sendikalı yapmak. Mevcut yönetim bunları söylüyor ama birşey yapamıyor. İşçinin yarısı zaten mevcut yönetimle ortak hareket etmiyor, destek vermiyor. Şu an Teknik A.Ş’de sözleşme kilitlenmiş, işçilere yürüyelim desen 5 tane adam bulamazsın. Sendika bu halde iken Çelebi’de örgütleneceğim denilemez. Sendikanın artık temsilcileri atılıyor. Atilay Ayçin’e bir temsilci atıldığında ‘çadır kuralım eylem yapalım’ dedim ama bindi arabasına gitti. Şimdi işçi bunu görüyor. Bu halde TGS’de, Havaş’ta Çelebi’de örgütlenilebilir mi? Bu durumda sendikalı olmak isteyen personeli anında kapının önüne koyarlar.
YASAL SÜREÇ SONRASI NE OLACAK?
Sendikanın genel kurul isteğini kabul edeceğini düşündük. Elimizde 120 civarında imza var. Yeterli sayıya ulaştığımız için gerek duymadık. Bunun karşısında duramazlar genel kurul kararı alırlar diye düşündük. Ama iyi niyetli düşünmüşüz. Eğer mahkeme bu konuda bizim gerekçe ve taleplerimizi göz önüne alırsa genel kurul yapılsın diyecek ve kayyum atayacak. Kayyum yönetiminde biz genel kurula gideceğiz. Karara itiraz hakkı var ama bu tür kararlar erken çıkıyor. Bana göre iki ay içinde olağanüstü genel kurul yaparız. İnşallah THY yönetiminin karşısına da biz otururuz artık.
Sendika yönetimi kesinlikle seçimi kaybedecek. O yüzden seçime gitmekten korkuyorlar. Kazanacağını bilse bir dakika bile durmazdı. Seçime gider ve bizi sustururdu. Ama seçime gitmekten korkuyor.
BAHADIR ALTAN İSMİ NEDEN TARTIŞILIYOR?
Bahadır Altan işten atılmış temsilci ve mücadele eden biri. Hırsızlık, uğursuzluk, yüzkızartıcı suçu yok. Bir mücadele veriyor, bu saygı duyulması gereken birşey. Pegasus Havayollarında pilotların örgütlenememesi ayıbı Bahadır Altan’ın değil 22 yıldır oralarda örgütlenemeyenlerin ayıbıdır. SunExpress’teki örgütlenmede bütün emek Bahadır Altan’ındır örneğin...Şu anda pilotlara, yanlışlarını eleştirdiğimiz sendikaya ‘gelin üye olun’ diyemeyiz. Ama biz yönetime geldiğimizde her yerde örgütleneceğiz.
GERİYE DÖNÜK DENETİM OLACAK MI?
Göreve geldiğimizde geriye dönük olarak mali denetim çalışması yapmayı düşünüyoruz. Yeni bir süreci şeffaflıkla başlatabilmek için denetim yapmamız, hesapları incelememiz gerekir. Ayçin her ne kadar denetim yapılıyor dese de biz de bunun üzerinde çalışacağız. Bu bizim boynumuzun borcu. Biz bu süreçte çok emek verdik. Uyku dışındaki zamanımızın tamamını bu konulara harcadık. Kazandık, bitti demeyeceğiz.
©AirportHaber.com ÖZEL
Facebook Yorum