'ÇALIŞANLAR PSİKOLOJİK BASKI ALTINDA'

 

Gökkuşağı’ndan yapılan açıklamada şöyle denildi:
 

“THY yönetimi "Personel Gizlilik Taahhüdü" adı altında çalışanları psikolojik olarak baskılamanın bir örneğini daha ortaya koymaktadır. İmzalanması istenen belgenin, işyerindeki suistimallerin, kanun dışı faaliyetlerin açığa çıkmasını engellemeye yönelik olduğu anlaşılıyor. THY çalışanları hiçbir dönemde işyerinin itibarını küçültücü, ona zarar verici bir davranış içerisinde olmamıştır. THY'ye zarar verici davranışlar geçmişte olduğu gibi bugün de, sadece işveren vekili sıfatındaki bazı yöneticilerden gelmiştir. Şirketin hızlı ve plansız büyümesi personel üzerinde büyük bir baskı ile yükselmiş, iş güvenliği kalmamıştır. Sendikanın duyarsızlığından da yararlanan işveren her ay onlarca çalışanı işten çıkarmaya devam ediyor. Kabin Hizmetlerinde son ayda çıkarılan arkadaşlarımızın sayısı 100'ü bulmuştur. Bu girişimin de baskıyı artırarak çalışanları sağır dilsiz köle konumuna sokmaya çalışmaktan başka bir amacı olmadığı açıktır. Diğer yandan, 9 aydır sözleşme masasına dahi oturamayan Hava iş yönetiminin tavrı, sorunu çözmek yerine yine işçiyle patronu karşı karşıya bırakmaktadır. 
 

Değerli THY işçileri, THY VE HAVA İŞ Yönetimi, çalışanların sorunlarını çözmek yerine bu sorunlardan beslenmeyi tercih ediyorlar. İmzalanması istenen taahhüt ile ilgili THY idarecileri, acıklayıcı bir bilgilendirme gereği bile duymuyor. Böyle bir sözleşmeye hukuken gerek de yoktur. Bu belgenin gerek çalışırken, gerekse işten ayrıldıktan sonra personel açısından bir bağlayıcılığı olamaz. İş yasası kapsamında ele aldındığında toplu iş sözleşmesi nin uygulandığı bir işyerinde, "bireysel akit, toplu iş sözleşmesinin üzerinde olamaz" hükmü yer almaktadır. Ancak, durum böyle diye imza atmak, bu baskıyı kabullenmektir. Arkasından ne tür belgeler imzalamak zorunda olacağımız belli değildir. Yapılan tam anlamıyla psikolojik baskıdır, mobingdir. Taahüdün bu gerekçeyle imzalanmaması gerekiyor. 

 

THY Yönetiminin daha bir kaç ay önce yayınladığı "Globally Yours" başlıklı bültenin son cümlesi şöyle demektedir: 

 

"Takım ruhu ve dayanışma içinde ... Sizlerle hep birlikte..."
 

Takım ruhundan, birliktelikten kastedilenin ne olduğu ortadadır. Çalışanların aidiyet duygusu benzer uygulamalarla yeterince yok edilmiştir. Bunun sonuçları blançolara, SAFA denetlemelerine yansımaya başlamıştır. Bu "taahüdün" etkisi de işçileri, işyerlerine daha da yabancılaştıracak ve ters tepki yaratacaktır. İşte o zaman imzalatılan belgelerin hükmü olmadığı, devlet sırrı da olsa bir işe yaramadığı anlaşılacaktır. THY yönetimi aklını başına almalı, baskı ve tehditle, çalışanların haklarına saygı duyulmadığı bir anlayışla bir havacılık kuruluşunun yönetilemeyeceğini, iş işten geçmeden anlamalıdır.”