Uyumaya terk edilmiş DO&CO’cular…

Hepsi kabul, hepsi belirli açıklamalar ile makul görülebilir. Evet, Covid var buna bağlı olarak pandemi var. Havacılık zorda, şirketler batma noktasında. Bunların hepsine evet. Ama evet diyemeyeceğimiz belirsizliklere ne olacak?

THY’de çalışmak bir ayrıcalık. Onların iştiraklerinde de çalışmak ayrıcalık. Bu iştiraklerden biri de Turkish Do&Co. Orada çalışanların başına gelenler “pişmiş tavuğun başına gelmedi” deyimi ile birebir örtüşüyor.

Bir yılbaşı gecesi işten kovulanlar, “THY öyle istedi” deyip işine son verilenler. Ve şimdi de pandemi dolayısıyla yaklaşık bir senedir çalışmayan, uçmayan, uçamayan, uçurulamayan DO&CO’cular.

THY uçaklarında yemek servisleri durduruldu. Uçaklarda sıcak yemek servisleri yeni yeni başlıyor. Ancak, birikmiş bir sorunu gündeme getirmek, yüzlerce Fly Chef’in durumunu izah etmek yine bize düştü.

Ne THY’den bir ses var ne de Turkish Do&Co’dan.

Kısa Çalışma Ödeneği’nin (KÇÖ) 31 Mart itibari ile biteceğini hepimiz biliyoruz. Turkish Do&Co çalışanlarının büyük bir kısmını, özellikle Fly Chef’leri çalıştırmıyor. KÇÖ biteceğine göre bu insanlar ne olacak? Hiç kimseden açıklama yok. İşten mi kovulacaklar, işe devam mı edecekler, yeni çalışma sistemi ne olacak kimse bilmiyor.

Daha da vahimi bu insanlar KÇÖ ile hayatını devam ettirirken, birdenbire işsiz mi kalacaklar ya da “hadi mutfağa geçin” denilip mobbing mi yapılacak?

Bir bilmece-bulmaca gibi. Kimsenin kimseden haberi yok.

Çalışanların karşısına daha önceden olduğu gibi “Tazminatınızı verip işten çıkartıyoruz. Ama mahkemeye verirseniz ne THY’de ne de sektörde iş bulamazsınız” tehdidi yine yapılacak mı bekleyip göreceğiz.

THY, daha önce işten çıkartılan 189 kişi için “hepsini kabin memuru yapacağız” açıklamasını yerine getirmedi veya getiremedi. Hiçbir uçan şef THY’de işe başlayamadı. Bildiğim kadarı ile bu 189 kişi arasında 60-70 kişi ile THY anlaştı. Onların da sırtları nerelerden kalın bilemiyoruz. Lakin o arkadaşlar da pandeminin gazabına uğradılar.

Neticede şunu demek istiyorum.

Do&Co'dan bir senedir ses çıkmıyor. Olumsuzluklar sürüp gidiyor. Geçim sağlamak isteyen insanlara bir mail ile bilgilendirme bile çok görüldü.

Kaçan kaçana, çare arayan arayana, geçim sıkıntısından kuryelik yapandan lokantalardan çalışanlara kadar çocuklar kendi çarelerini kendileri arıyor.

Ne THY ne de Turkish Do&Co ciddiyetle çalışanlarına bir kelam açıklama yapmıyor.

Şimdi biz soruyoruz!

Ne olacak Turkish Do&Co çalışanlarının hali?

Biz tek bir soru soruyoruz. Siz bu sorudan onlarca soru üretebilirsiniz.

Turkish Do&Co, ikrama verdiğin ciddiyeti(!) bakalım bu soruya da verebilecek misin?

Siz Turkish Do&Co çalışanlarını uyumaya terk ettiğinizi mi sanıyorsunuz. Merak etmeyin artık kimse uyumuyor.

THK batık….

Yıllar yıllar geçti. Tehdit mi edilmedik, kafa tasımızdan şarap içmek isteyenler mi olmadı, iftiralara mı maruz kalmadık. Hukukun önüne alçakça iftiralarla defalarca çıkıp hesap mı vermedik. Verdik ki ne verdik.

Ama soran sorgulayan biz, THK’nın batmasına göz yuman siz. Mahkemelerde doğruları dahi ıspata davet edilen biz, THK’nın içini boşaltan siz.

Halen akıllanılmadı.

Atatürk’ün emanetlerinden biri THK.

Yenile yenile bitirilemedi.

Şimdi varlıkları haraç-mezat satılacak.

Size önerim kanun çıkartın Selçuk Bayraktar’a verin. Vallahi taktir ettiğim tek adamdır. Hiç olmazsa orayı da adam eder.

Bu ciddi bir öneridir….