Sunexpress uçağında ikram edilen yemekten yılan başı, salyangoz vs gibi şeylerin çıkmasının yankıları dinecek gibi değil. Görüntüler elime ulaşır ulaşmaz yaşadığım şoku anlatamam... Salyangoz, böcek vs çok karşılaşmadığımız şeyler değil ancak yılan başı gerçekten bir yemek için çok iddialı bir figür!
Ancak yılan başına kadar giden yoldaki sürece tanık olunanlar, bu yolun sonunun yılan başına kadar gitmesinin sürpriz olmadığını da söylüyorlar. Bahse konu ikram şirketi tarafından hazırlanan uçaktaki yemeklerin hijyen açısından tahammül edilemez boyuta geldiği, özellikle uçuş ekiplerince zaman zaman tarafıma iletiliyordu. Fakat her şeye rağmen işin yılan başı boyutuna kadar varacağını aklımın ucundan bile geçiremezdim. Görüntüleri izledikten sonra hemen haberin servis edilmesi için arkadaşlara ilettim. Kaynağınıza güveniyorsanız, bu tarz net görüntüler elinizde olduğunda çok fazla bekletmenin ve oyalanmanın lüzumu yok. Biz de öyle yaptık...Sonrasında tam anlamıyla kıyamet koptu. İlk tepkiler haberi yayınladığımız için bizlere geldi. Yorumlarda, bir komplo teorisinin medya ayağı olarak payımıza düşeni aldık, çok şükür! İlgili ikram şirketi Sancak Catering'i savunmak isterken bu işin bana göre en mağdur tarafı olan Sunexpress dahil herkesi aynı komplonun bir parçası gibi göstermek, toplumun genel bir savunma mekanizması haline gelen, gözle görülmeyen elle tutulmayan“ dış güçler” teorisinin bir örneği gibiydi. Halbuki, Sancak Catering ile bugüne kadar doğrudan ya da dolaylı herhangi bir temasımız olmadı. En azından benim olmadı... Durup dururken neden böyle bir komplonun içerisinde olalım? Hem bize ne...
Görüntülerin sosyal medyada hızla yayılmasından sonra açıklamalar peşpeşe geldi. Sunexpress, çok hızlı aksiyon alarak olayın soruşturulması süresince ilgili firmadan ürün tedarikini durdurduğunu açıkladı. Peşinden Sancak Catering, Şubat ayındaki ihaleyi işaret ederek, “komplo” iddialarını dile getirdi.
Acaba gerçekten komplo var mıydı? Komplo olması için birilerinin yılan başını yemeğin içerisine sonradan dahil etmesi gerekiyor. Sancak Catering, bunu öğrenmek için yemek numunesinin istenildiğini ve havayolu tarafından bu numunenin kendilerine verilmediğini iddia ediyor. Doğrudan olmasa da dolaylı olarak havayolunun bir şeyleri gizlediğini söylüyor. Dolayısıyla eğer bir komplo varsa, bunun içerisinde havayolu olduğunu, açıkça olmasa da, bir şekilde ima ediyor.
Ben açıkçası böyle bir teorinin gerçek olabileceğini ihtimal dahi vermiyorum. Bir komplo olsa bile, bu olayın en büyük mağduru durumundaki Sunexpress'in böyle bir komplonun uygulayıcısı olma ihtimali çok zayıf... Hatta imkansız... Kaldı ki bir havayolu hizmet satın aldığı ikram şirketinden kurtulmak için neden böyle riskli bir komploya ihtiyaç duysun?
Bir şirketten hizmet almak da almamak da kendi elinde değil mi?
Hangi havayolu şirketi, sosyal medyada milyonlarca kez izlenen, yerli ve yabancı haber sitelerinde paylaşılan böyle bir görüntünün baş aktörü olmak ister...
Farz edelim ki, rakip ikram şirketi böyle bir komplonun planlayıcısı olsun... Yemeklerin üretim aşamasından uçağa kadar ulaştırılması noktasında sorumlu olan yine ikram şirketi değil mi? Bir başka şirket, operasyonun hangi kısmında yemeklerin içeriğine dahil olmuş olabilir? Buna nasıl müsaade edilebilir?
Eğer onları değil de uçuş ekiplerini komplonun bir parçası olarak görüyorsanız, tek bir uçuşta değil birbirinden farklı uçuşlarda yaşanan hijyen sorunlarını hangi uçuş ekibine mal edeceksiniz?
Elinizde kesin bir kanıt yoksa, bu bütün bir meslek grubunu zan altında bırakmak değil mi?
Kaldı ki, yazının başında da dediğim gibi bu sadece o günün olayı değil. Hatta sadece Sunexpress uçağında yaşanan konu da değil. Aynı ikram şirketi tarafından hizmet verilen bir başka havayolu şirketindeki uçuş ekiplerinin hijyen konusundaki yoğun şikayetlerinden sonra, ekip yemeği alımının iptal edildiğini ve uçuş ekiplerine bunun yerine yemek ücreti verildiğini bilmiyor muyuz?
Burada işin en kolay kısmı komplo diyerek işin içinden sıyrılmak olur. Ancak yılan başına gelene kadar hiçbir uyarıyı dikkate almazsanız, başınıza böyle işler açılır.
Aynı eleştiriyi Sunexpress yönetimine yöneltmek de mümkün... Bugüne kadarki şikayetleri biriktirmek yerine yukarıda bahsettiğim havayolunun yaptığı gibi, gereğini yapmış olsalardı mevcut duruma düşmeyebilirlerdi.
Bu arada bu olayın mağduru sadece Sunexpress de değil. Özellikle uçakta ikram satışı yaparak gelir elde eden birçok havayolu şirketinin bu olaydan ciddi zarar gördüğünü söylemek mümkün... Açıkçası bu olayın, uçak içi ikram satışlarına nasıl bir yansıması olduğunu da merak ediyorum.
Özetle, şu aşamada komplo teorilerini bir yana bırakmak gerek. Türkiye’de havayolu ikram hizmeti alanında iki şirket var ve biri de Sancak Catering. Kalite için rekabete, rekabet için bu şirketlere ihtiyacımız var. Bundan sonrası için yapılması gereken iş süreçlerinin daha dikkatli takip edilmesi ve hizmet kalitesinin yukarı çekilmesine yönelik gayret gösterilmesi olur. Bu hem havayolu şirketleri için hem de ikram alanında hizmet veren şirketler için gerekliliktir. Bu alanda alt yapısı ve deneyimi olan Sancak Catering’in de son olaydan gerekli dersleri çıkararak yoluna devam edeceğine inanıyorum.
Facebook Yorum