Bir özür bekliyorum...

Aslına bakarsanız elim-kolum kısacası kanadım kırık gibi yazmak için sebep bulamıyorum. Yaşamın anlamsızlaştığı bu günlerde üst üste gelen şehit haberleri üzüntü bir yana kahrediyor. Allah hepimize sabır versin. Ancak yapmamız gereken görevlerimizi yapmak zorundayız.

Yazmam gereken konular var. Önceliğim benim bizzat ilgilendiğim Türk Hava Kurumu. Bugün halen yerinde duruyorsa kum tanesi kadar katkımız var diye düşünüyorum.

Eski başkan Osman Yıldırım'ın yeni foyaları ortaya çıkıyor. THK'nın mallarını haraç-mezat elden çıkarmalar. Kimini ise kahvehane kiralar gibi kiraladığı anlaşılıyor.

Türk Hava Kurumu'nun mevcut başkanı Kürşat Atılgan, durdu, durdu en sonunda bombayı patlattı.

Anlaşılan o ki, belge ve bilgi topluyormuş. Ayağı yere basan bir açıklama ile toplumun karşısına geçmek istiyormuş. Osman Yıldırım gibi, "Onur Air'i satın alacağız, Etimesgut Havalimanı'nı askerden geri alacağız" gibi üfürükten laflarla milleti oyalamadı.

Türk Hava Kurumu'nun Laleli'deki en kıymetli taşınmazı kahvehane kiralar gibi kiralanmış. Laleli'deki otel THK'nın geleceğinin teminatı bir otel. O kadar kıymetli bir otelin komik rakamlarla kiralanmasının altında mutlak bir çıkar ilişkisi olmalı.

Bu sebeple ki Kürşat Atılgan suç duyurusunda bulundu.

Ankara Cumhuriyet Mehmet Taştan bu konu ile ilgili uzun bir araştırma yapmış. Araştırmalarının sonucunda elde ettiği belge ve bilgilere kendi kanaatini de ekleyerek bir iddianame hazırladı.

Savcı özetle şunu vurguluyor iddianamede. Osman Yıldırım'ın kira sözleşmesine tek başına imza atarak "Tek başına ve keyfi bir şekilde, derneği 2035'ten itibaren 20 yıl süreyle ilzam edecek bir sözleşmeye imza atmasının ciddi şekilde menfaat temini şüphesi doğuran bir işlem olduğu, ancak şüphelinin menfaat temin ettiğinine dair somut delillere ulaşamadığı için eylemin mevcut delillere göre görevi kötüye kullanmak olarak yorumlanması mecburiyeti doğduğu anlaşılmakla" cezalandırılmasını istiyor.

Dikkat edin savcı delillere şüphesini de ekliyor.

Şimdi ben şunu söylüyorum. Osman Yıldırım ciddi bir şekilde sorgulanmalı. Hele hele "Etimesgut Havaalanını askerden alacağım" demesini bugünlerde değerlendirdiğimde FETÖ tarafından organize edilen darbe girişiminin ardından daha da anlamlandırabiliyorum. FETÖ konusunda Osman Yıldırım'ın bütün ilişkileri, seyahatleri incelenmeli.

Kurumun genel sekreteri Salim Kaya'ya da kumpas kurdukları mahkeme kararı ile tescillendi. Hatta bu kumpasın Sincan Savcısı üzerinden yapılması da çok daha acı verici. Sincan Savcısı'nın kardeşi THK'ya teftiş kurulu başkanı yapılınca işler Osman Yıldırım'ın istediği gibi planlandı ve Sincan'da uygulamaya konuldu.

Salim Kaya, kurum lehine Osman Yıldırım'a karşı çıktıkça, Osman Yıldırım'ın hedefi haline geldi. Hatta öldüresiye dövüldü. Ama yılmadı ve sonunda kuruma geri döndü. Tüm yapılanları da belgeledi. Aslında THK'nın kara kutusu da denilebilir.

Osman Yıldırım'ın kendisine yaptıklarını hukuk nezdinde ıspatladı ve sonuç olarak Osman Yıldırım'ın emekli maaşına bile haciz koydurdu.

Niyetler, ameller. Osman Yıldırım koca bir kurumu çökertirken namuslu insanların varlığını düşünemedi bile.

Şimdi yeniden adalet karşısına çıkacak. Umarım THK'ya verdiği zararın hesabını verir.

Bu arada dipnot olarak düşeyim. Daha önce yazdım mı bilmiyorum ama kendisi beni de hedef haline getirdi. Hatta adamlar tuttuğu "Kolunu kandını kırın" şeklinde talimat verdiğini biliyorum. Biz "demirden korksak trene binmeyiz" misali yaşıyoruz.

Ben THK için Osman Yıldırım'ın yaptıklarını yazarken hakkımızda dedikodu üretenlerden ve THK camiasında bu anlamda bize inanmayanlardan bir özür bekliyorum.

Gelelim Mehmet Nane açıklamalarına...

Gerçekleri yazmak ve konuşmak gerekir. Pegasus'a negatif ayrımcılık yapılıyor. Sebeplerini az çok biliyorum.

Ama doğru değil. Pegasus'un sahibi Ali Sabancı'nın medya üzerinden devlete ne kadar saldırdığını, iktidara ne kadar iftira attığını, kendi emelleri doğrultusundan medya üzerinden özellikle bugünün başbakanı geçmişin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı zor durumda bırakmak, dizayn etmek için yaptığı atraksiyonları biliyorum.

Bu sebeple Ali Sabancı'nın yaptığı hatalar Pegasus'a negatif geri dönüyor.

Devlet babadır, atadır. Bu sebeple insanların yaptığı hata onlara fatura edilmemeli.

Mehmet Nane, "40 noktaya uçmak istiyoruz ama SHGM izin vermiyor" diyor. O halde SHGM ne işe yarar? Bu ülkeye dolar gelmesini, turist gelmesini istemiyor mu?

Havacılık sektörünün çöküşünde SHGM'nin net bir kusuru olduğu anlaşılıyor buradan.

Pegasus zor durumda. Bunun farkındayız. Bütün şirketler öyle.

Sözün özü; Pegasus veya diğerleri. Kim olursa olsun SHGM tarafından dövülmemeli.