Bugüne kadar Türkiye’nin, Irak’ın kuzeyinde üslenen bölücü örgüt PKK’ya karşı kullanılmak üzere ısrarla talep ettiği, ‘gece görüş’ yeteneğine sahip silahları bile vermeye yanaşmayan Sam Amca, her ne oldu ise bir anda ‘hidayete’ erip, kesenin ağzını açıverdi.
Obama yönetimi, Türkiye’ye 7.8 milyar dolarlık (yaklaşık 12 milyar liralık) füzesavar Patriot PAC-3 füze bataryaları satabilmek için ABD Kongresi’ne başvurdu.
Pentagon’a bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı’ndan yapılan açıklamada şöyle denildi:
- “Türkiye, bölgede barış ve denge unsuru olarak ABD’nin ortağıdır. NATO’nun müttefikinin etkili bir savunma kapasitesine ulaşması ve bölgede askeri bir denge oluşturması ABD’nin çıkarınadır.”
* * *
Eskiden olsa, ağır basan ‘milliyetçilik’ duygularımız yüzünden hemen ‘gaza’ gelir, ‘göğsümüz’ kabarır, ‘engin denizlere’ sığmayıp taşan bir coşku içerisinde haykırmaya başlardık:
- “Güçlü ordu, güçlü Türkiye.”
Ama ne yazık ki bir şey bizi engelliyor.
Çünkü Sam Amca, ne zaman Türkiye’ye bir ‘kıyak’ yapmaya çalışıyorsa, ileride altından mutlaka bir ‘kazık’ çıkıyor.
Amerika daha önce de Türkiye’ye milyarca dolar tutarında ‘F-16’ savaş uçağı sattı.
Ama Türkiye, bu uçakları bırakın istediği gibi kullanmayı, ‘ABD’den izinsiz’ uçuramıyor bile.
Çünkü, uçakların ‘yazılımları’ ve ‘uçuş şifreleri’ ABD’nin elinde.
‘Davul’ yine Türkiye’nin boynunda olacak, ‘tokmak’ ise ABD’nin elinde.
* * *
Peki Türkiye, bu füzeleri niçin satın alacak?
Füzeler, ‘kime karşı’, ‘hangi amaçla’ konuşlandırılacak?
Türkiye, kendisini tehdit eden komşu bir ülke ile yakında bir savaşa mı girecek?
Mesela bu ülke ‘İsrail’ olabilir mi?
Olamaz, çünkü yazılımları ABD’nin elinde olan bir füzesavar sistemini, İsrail’den gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı asla ve katiyyen kullanamazsınız.
Irak derseniz zaten ABD’nin işgalinde.
Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan ve Ermenistan ABD’nin arka bahçesi konumunda.
Rusya ile şimdilik herhangi bir sorun yok.
Suriye’nin durumu ortada.
Geriye bir tek kalıyor İran.
Düşmanımız İran mı?
* * *
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, nükleer silah üretme yolunda faaliyetlerini beyhude çaba olarak nitelendirdiği İran’a karşı Ortadoğu’da bir ‘savunma şemsiyesi’ kurma ihtimalinden söz etmişti.
Demek ki, bu şemsiyenin merkezinin Türkiye olmasına karar vermişler.
Peki, füzesavarları bedava mı verecekler?
Türkiye, ağır ekonomik kriz ortasında, İran’dan gelecek bir saldırı ‘ihtimaline’ karşı, vatandaşlarının boğazından kısıp ABD’ye adeta haraç gibi ‘7.8 milyar’ doları bayılacak.
Amerikan silah şirketleri, Türkiye’den gelecek ‘zoraki’ katkı sayesinde rahat bir nefes alacak.
Bölgede hesapları olan ABD, ‘İncirlik’ yetmezmiş gibi, füzesavar bahanesiyle yeni üslere de ‘kira’ dahi ödemeden bedavadan oturacak.
* * *
Ayranımız yok içmeye, tahtırevanla gidiyoruz uçmaya!..
Sam Amca, bir zamanlar Rusya’ya karşı Avrupa’da konuşlandırmak istediği füzeleri, şimdi de ileride İran’a karşı kullanmak üzere Türkiye’ye ‘gagalamaya’ çalışıyor.
Satışın, “Güçlü Ordu, Güçlü İktidar” sloganlarının afişlere yansımasının hemen ardından gündeme gelmesi oldukça manidardır.
Her tarafından Ordu’yu kemirmeye çalışan, elinden gelse ‘7.65’lik silahları’ bile toplamaya hazır bir iktidar, bir anda neden milyarlarca dolarlık ‘füzesavar’ almaya kalkışıyor?
“Güçlü Ordu, Güçlü Türkiye” projesine katkıda bulunmak için mi?
Merak ediyoruz, ‘Ordu’ içerisinden birileri de bu işin içerisinde midir acaba?
* * *
Sam Amca’nın güzel hatırı için, yine kişi başına ne kadar ‘borç’ yazılacak?
İsrafil KUMBASAR
YENİÇAĞ
Yorumlar Tüm Yorumlar (18)