THY: Şişmanlatılmış kadrolar, kokuşmuş tuz ve Korona destekli kriz

Zannediyoruz ki bu sıkıntı bir tek sektörümüzün en büyük şirketi olan Türk Hava Yollarında var. Başlığı Google amcaya yazın ve görün. Konu bayağı büyük bir sıkıntı. Bir önceki yazımda bir konuya değinmiştim. Eski Genel Müdür Kotil’e atıf yaparak” hesapta bu kriz hiç yoktu.

Keşke bir kenara ayırmış olsaydık onların bir kısmını. İhtiyat akçesi saklıyormuş gibi. Bunu yapmamakla büyük hata ettik? Eğer 2003 öncesi girenlerin bir bölümünü uzaklaştırmamış olsaydık, bu günlerde böylesi bir sıkıntıyı yaşamazdık. Şimdi kaldırır atardık tümünü birden. Bizim çocuklara da dokunmamış olurduk böylece. Peki; şimdi nasıl seçeceğiz, nasıl belirleyeceğiz kimlerin işten çıkartılacağını? Hepsini biz aldık işe ve hepsi bizden.” Türü bir şeyler söylemiştim. Evet, doğruyu söylemek gerekliyse Sn. Topçu ve Kotil’in, daha sonrada Sn. Aycı’nın sizlerin lehine yaptığı bir şeyler de var. Haklarını yememek gerek. Ne ki o diye soracak olursanız, Kadroları şişirmiş olmaları. Şişmanlatılırmış bu kadroların tümü gün gelir size yardımcı olur.

Türk Hava Yollarının orta seviyedeki yöneticileri de kapsayan organizasyon şemasını hiçbir yerde bulabilmek mümkün değil. Nedendir acaba? Yoksa devlet sırrı mıdır? Ben sizin yerinizde olsam bu şemayı bulu, alır ve muhafaza ederim. Şirketle hukuki platformda karşı karşıya gelirseniz gerekebilir. Gerekmez ise yırtıp atarsınız.

Epeyce önce bir eski tanıdığıma falanca Müdür diye bir kadro ihdas edildi mi diye sordum. Bilgisi yoktu. Anlaşıldığı kadarı ile çalışanların bile bilmedikleri unvanlar / kadrolar mevcut. Hazine Müdürlüğü kadrosunu tam beş çalışana sordum. Bilmiyorlardı.  Altıncısı beni mahcup etti. Hangisini öğrenmek istiyorsun diye sual yönelterek. Meğer İç Hazine Müdürü, Dış hazine Müdürü varmış.



Yurt dışındaki şeflerin toplam adedini bilen var mı? Özellikle Afrika ve Almanya’dakiler. Daha saymama gerek var mı? Bir okurumuz TUZ Kokmuş başlıklı bir yorum yazmış. Doğruluğunu bilmem. Ama bir Allah’ın kulu çıkıp yanlış bunlar dese rahatlayacağım. Tabii ki kimse söylemeyecek. Evet; Kokmuş Tuz’un bir bölümünü sizlerle paylaşmak istedim” Şirkette tuz kokmuş tuz. Ne yazsanız ne etseniz değişen bir şey olmayacaktır. Hesaplayın Lütfen Kaç Başkan ve Müdür var? Maaşları ne? Kaç Başkan Yardımcısı var? Maaşları ne? Kişiye özel kaç tane yeni Başkanlık ve Müdürlük açıldı? Son 3 senede kaç kişi nasıl Müdür, Başkan yapıldı? Yurt dışında toplamda kaç Müdür kaç Şef var? İşin komik yani yurt dışında toplam istasyon sayısından çok Müdür var bazı istasyonlarda şefler kargo muhasebe satış operasyon diye ayrılıp 4 er kişi Şef yapılmış? Cemaatler şirketin birimlerini nasıl pay etmiş? Kaç kişi yurt dışı göreve kaç defa gitmiş” Evet işte tuzun kokusu. Eminim ki bu koku sizleri de rahatsız etmiştir.

Diğer bir okur ise “ Almayanda memurdan çok şef var. 5000 Euro maaş alıyorlar ve birçoğu üniversite muzunu bile değil. İnanın memurdan çok varlar ve hiçbir şey yaptıkları yok İlker beyin takibinde olduğunu biliyorum konunun.1 tanesinin maaşı ile kaç kişi çalışıyor Türkiye’ de Müdürü ayrı Başkan yardımcısı ayrı Başkanı ayrı. Böyle bir yapı inanın ki hiçbir havayolun da yok” Diyor. İlker beyin neyi takip ettiğini anlamadım. Onları bulundukları yere ben mi tayin ettim. Yönetim Kurulu Başkanı da o, İcra kurulu Başkanı da ve bildiğim kadarı ile bu atama kararları teşkilata kendileri tarafından duyuruluyor.

Ve de başka biri yukarıda yazılanları doğrularcasına  “ Katılıyorum, sadece Almanya’da değil bütün ülkelerde aynı. Bizim Müdürlükte 4 tane şef var hepsi lise mezunu. Bütün personel üniversite mezunu bir tek 4 şefimiz lise mezunu. İngilizce hiç birinde yok. Ülke dili olan (xxxxxxxx) zaten sıfır. Ne ülkeyi tanıyorlar ne iş biliyorlar ne hiçbir şey. Ama gel gör ki şirketten 5000 EUR net maaş (8000/9000 EUR) brüt maaş alıyorlar” Diyor.

Genel Müdür Bilal Ekşi, 09 Mayıs 2020’ de Korona Virüs salgını dünya havacılık tarihinde eşi görülmemiş bir kriz oluşturdu. Hiç bir krizde rakamlar bu kadar etkilenmemişti. Dünyada havayolu ile taşınan yolcu sayısının % 80 azalabileceği tahmin ediliyor “ dediler.  Ve de 17 Mayıs 2020’  de çok daha verimli çalışan, maliyetlerini yeniden ele almış ve organizasyonunu buna göre gözden geçirmiş ve de gelecek planlarını yeni duruma göre şekillendirmiş bir şirket olmayı hedeflediklerini ifade ettiler. Bu arada tüm havayollarının

İstihdamla ilgili planlamaları Sivil Havacılıkla ilgili sitelerin hemen hemen hepsinde yer alıyor. Sn. Ekşinin beyanatlarının ne anlama geldiğini daha da açmaya herhalde gerek yok. Maliyetlerini yeniden ele almış ve organizasyonunu buna göre gözden geçirmenin anlamı açık.

Ayrıca 17 Mayıs tarihindeki beyanatlarında yer alan hususlar kanaatimce doğru ve de içinde bulunulan durumunda yapılması kaçınılmaz olan uygulamalar. Başka bir deyişle bu söylenenlerle aynı görüşte olmamak mümkün değil. Zira mantık da aynı şeyleri söylüyor. Bakalım diğeri, saygıdeğer YK başkanı ne söyleyecek?

Daha sonra İlker Aycı Cüneyt Özdemir ile yaptığı görüşmede kendisinden pek duymaya alışık olmadığımız şeyler söyledi. “THY'nin önemsediği en önemli konu 2020 ve 2021 yılının ne kadar kâr getirdiği değil. Gücümüz yettiğince istihdamı korumaktır. Çalışanları korumak çok önemli diyerek sözlerine devamla Sendika ve personel ile birlikte çalıştıklarını belirten Aycı, Yetişmiş insan kaynağımız var. Onlar için dayanacağız. Bizim için en önemli konu, öncelikle yolcumuzun, sonra çalışanın ve en sonra da şirketimizin sağlığı ( ? )  sıralamasını yaptı. Oysaki şayet şirket sağ olmaz ise yolcu hiç olmaz, bu durumda da çalışanlarında sağlığı haliyle yerinde olmayacaktır. Sn. Aycı’nın sıralaması bana realist gelmedi. Belki de benim anlayamadığım / anlatamadığım bir izahı vardır.

İki gün önce Haber Türk’ e beyanat vermiş Sn. Aycı. Başka bir arkadaşımız bildirmiş. “ Adam diyeceğini demiş. 1- Gücümüzün yettiğince.2- Azdan az çok dan çok gider.3- Kaptanlar TSK ya. 4 -Filo küçülünce kabinde de küçülme olur. 5- Yurt dışındakilere de geçmiş olsun. Haziran sonuna doğru hali hazırda alınmış kararların açıklanmasını duyarız. Herkes için hayırlısı. Gerçek şu. Tüm çalışanlar "attan inip eşeğe biner" Diyor. İyi özetlemiş. Geçen hafta Sn. Aycı “ öncelikle yolcumuzun, sonra çalışanın ve en sonra da şirketimizin sağlığı” diye beyanat vermişlerdi. Demek ki çalışanları böyle koruyacakmış. Karar verilmiş zaten. Yine de Kriz Yönetiminin en önemli kurallarından birini yine de aşağıda sunayım dedim.

Türk Hava Yollarında tensikat gerekli olursa mantık, konu ile ilgili icraatın zata mahsus bu kadrolarda görev yapar görünenlerden başlaması gerektiğini söylüyor. Çoğunluğu da Müdür vb. olduklarına göre THY açısından iyi bir tasarruf sağlanmış olacak. Geçen yazımda kullanmıştım. “Emeklilik hakkını kazanmış olanları daha sonra düşünmek gerek. Krizlerin çalışanların bilincine doğrudan etkisi var. Görünmez olan birçok şey bir anda şeffaf hale getirir” diyordu o söz. Bu sözün doğru olup olmadığını göreceğiz? Bakalım bu icraatlar şeffaf hale dönüşecek mi?

Diğer ülkelerdeki işsizlik ile ülkemizdeki işsizlik konusunda koca bir paragraf yazıp Yüzdeler vermeye gerek var mı bilmiyorum. Ne de olsa hepiniz gazete ajanslarda bunu duymuşsunuzdur. İş arayanlara Allah yardım etsin. İşi olanlar ise çok düşünerek hareket etmelidir. Evet; En iyi iş hangisidir? Daha iyisini bulana kadar en iyi iş sahip olduğunuz iştir. Biz buna dikkat etmeliyiz.

Bayramda bu beyefendilerden ses çıkmaz. Bakalım Bayramdan sonra neler söyleyecekler

Ve de bir şeyi ayrıca belirtmekte fayda var. Kriz dönemlerinde çalışanları işten çıkartmak diğer dönemlerde yapılan mevzii tensikatlara benzemez. Uygulama durumunda olan insanlar açısından da bunun üzüntüsü hem farklı hem de çok daha büyüktür.

DİLEĞİM YÖNETİCİLERİMİZİN ZOR DA OLSA BU DURUMA GEREK KALMAYACAK OLAN TEDBİRLERİ ALMALARI VE ŞİRKETİMİZİN, ÇALIŞANLARIMIZIN BU DÖNEMİ MÜMKÜN OLAN EN AZ ZARAR VE ZAYİATLA ATLATMASIDIR. Allah hem Kriz tedbirlerini uygulama durumunda olan yöneticilere hem de çalışanlara kolaylıklar versin. Her şeyden önce sağlıkla kalsınlar.