10 Şubat 2013, Pazar 09:47:04

İŞTE ŞİRKETLERİN KURTULUŞ HARİTASI

Akşam Gazetesi havacılık yazarı Tolga Turgut, bu hafta köşesinde özellikle ABD'li havayolu şirketlerinin krizden yavaş yavaş kurtulduğunu ve yapılan hamleleri yazdı...

Havacılık verilerinin doğru analiz edilmesi sayesinde ekonomik öngörüler de doğru yapılabilir. ABD’de resmen ilan edilen 2012 havacılık verilerine bakınca, krizden çıkış sürecinin yavaş da olsa başladığı görülüyor.

Tüm dünyada olduğu gibi yaklaşık beş yıldır ekonomik krizle boğuşan ABD’li havayolları, konsolidasyon, birleşme ve yeniden yapılanma hamleleri sonrası tünelin ucundaki ışığı daha net görmeye başladı. ABD’deki havacılık verilerinin olumluya dönmesi, dünya havacılık trafiğinin yüzde 40’ından fazlasına tekabül ettiği için çok önemli bir gösterge.
Sürekli okuyucularımız hatırlayacaktır, bu köşeden daima havacılık verilerinin doğru analiz edilmesi sayesinde ekonomik öngörülerin de doğru yapılacağını vurguluyoruz. Resmen ilan edilen 2012 verilerine de bakınca, krizden çıkış sürecinin yavaş da olsa başladığı görülüyor. Bilindiği üzere ABD’de Delta-Northwest, United-Continental gibi dev network havayolları birleştiler. Bunlara ilaveten dünyanın en büyük düşük maliyetli havayolu (DMH) Southwest, AirTran Havayolu’nu satın aldı. Tüm bu gelişmeler son 5 yılda yaşandı. Tabii ki çok zor olan bu birleşme ve satın alma süreçlerinin bilançolara olumlu yansıması 2012 yılı itibariyle başladı. 

Birleşme sürecini en erken olarak 2010 yılında tamamlayan Delta-Northwest 2012 yılını 1 milyar dolar kârla kapatırken İngiliz Virgin Atlantic Havayolları’nın yüzde 49 hissesine de 360 milyon dolar ödeyerek ortak olmayı başardı. Uzun yıllardır ABD’li bir havayolunun yurtdışından bir havayoluna ortak olduğuna şahit olmamıştık.

VERİMLİLİK VE KAPASİTE DİSİPLİNİ

Birleşme süreci daha sonra başlayan United-Continental Havayolları’nda ise, sistem entegrasyonu, eğitim, uçak boyama, tekrar markalaşma ve sendikal hususların karmaşıklığı nedeniyle 2012 yılında 723 milyon dolar zarar gözükse de 2013 yılı olumlu öngörülüyor. Küçük bir detayın altını çizmekte fayda var. United-Continental birleşmesinde sadece sendikalarla uzlaşma sağlanabilmesi için havayolu tek seferde 454 milyon dolarlık tazminat ve diğer masraflar ödemesi yaptı. Bu birleşme süreçleri detaylı olarak iş planlarının revizyonu, verimlilik ve kapasite disiplini üzerine kurgulanmış durumda. ABD’li havayolları bir taraftan maliyet disiplini sağlarken diğer taraftan da filolarını yeniliyor.
Chapter 11 İflas Koruma Yasası ile yeniden organize olmaya çalışan American Havayolları’nın da önümüzdeki aylarda süreçten daha güçlü çıkması beklenirken US Airways ile birleşmesi de tahminler arasında.
Dünyanın en büyük DMH’si Southwest, tam 40 yıldır aralıksız kâr etti. Bu sonuç havacılık sektörünün belki de hiçbir zaman kırılamayacak bir rekoru olabilir. Havayolu 2012 yılını 421 milyon dolar kârla kapattı. ABD’de tablo olumluya dönmüş olsa da, her havayolu yöneticisinin açıklamalarında sürekli olarak verimlilik ve kapasite disiplinine sadakatten ödün vermemek gibi vurgular var. Son 5 yılda dünyadaki ekonomik kriz havayollarına müthiş bir evrim ve eğitim süreci yaşatmış. Artık tüm çabalar kapasite disipliniyle verimliliği sürekli kılmak üzerine.

NE AB, NE ŞANGHAY BEŞLİSİ, TÜRKİYE MIST ÜLKELERİ İÇİNE GİRDİ BİLE

“Başlıktaki MIST ülkeleri de kim?” diyorsunuz değil mi? Açıklıyorum... MIST, Airline Business dergisine göre BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) grubu ülkelerinden sonra iktisatçıları son yıllarda olumlu performanslarıyla özellikle havacılık alanında en fazla şaşırtan ülkeler grubu. Bu ülkeler, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Türkiye’den oluşuyor. Her ülkenin İngilizce olarak baş harfleri ise MIST tanımını oluşturuyor. Dünyanın en ünlü iktisatçıları merakla MIST ülkelerinin BRIC ülkeleri kadar başarılı olup olamayacakları üzerine odaklanmış durumda.

İlginç olansa ülkemiz gündeminde ya AB, ya Şanghay Beşlisi’ne katılmak gibi konular hâkimken dünyanın önde gelen uzmanları bizi MIST grubuna dâhil etmiş bile. Bu ülkeler arasında Endonezya 2006-2011 arası başardığı yıllık yüzde 6’lık büyüme oranıyla üst sırada iken Türkiye yıllık yüzde 4 büyümeyle onları takip ediyor. Havacılık uzmanları bu ülkelerdeki büyümenin yeni bir seyahat eden orta direk ekonomi grubunu yarattığının altını çiziyor. Son 10 yıllık havacılık rakamları da bunları tescil ediyor.

Türkiye, son 10 yılda sivil havacılık filosunu tam yüzde 154 büyüterek 327 uçağa çıkarmış durumda ve MIST ülkeleri arasında havacılıkta en hızlı sıçramayı yapmış gözüküyor. Hiç şüphesiz bu sıçramada özellikle THY’nin büyümesi lokomotif rolünde. Önümüzdeki yıllarda MIST ülkelerine toplam olarak teslimi beklenen sipariş uçak sayısı 679 iken, bu toplamın 464 adedi Endonezya’ya ait görünüyor. Bu veriler ışığında Endonezya’nın MIST ülkeleri arasında hem büyümede, hem havacılıkta lider olacağı sonucuna varmak mümkün. Bakalım Türkiye Endonezya’nın ardından ikincilik konumunu daha ne kadar sürdürebilecek, zira veriler Meksika’nın kısa-orta vadede bizi geçebileceği yönünde.

İŞTE ŞİRKETLERİN KURTULUŞ HARİTASI

Yorumlar

Bu haber için henüz yorum gönderilmedi.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000