Havalimanları güvenlik sıraları, solunum hastalıkları için elverişli bir ortam sunuyor. Yapılan araştırma, güvenlik taraması için kullanılan sepetlerin, havalimanlarındaki tuvaletlerden daha çok patojen barındırdığını gösteriyor.
Uzmanlar Helsinki Havalimanı'nda yaptıkları çalışmada doksan farklı yüzeyden numune aldı. Bu kapsamda, üç haftalık süreç içerisinde güvenlik tarama tepsilerinden sekiz farklı örnek toplandı. Yapılan laboratuvar taramalarında örneklerin yarısında en az bir adet solunum hastalıklarına yol açan virüse rastlanıldığı belirtildi. Öte yandan, tuvalet ve çevresinden alınan 42 örneğin hiçbirinde bu virüsler tespit edilmedi.
Havacılık tıp uzmanı Doktor Mark Gendreau, güvenlik sıralarının havalimanında hastalık kapmak için en riskli bölge olduğunu belirtiyor. Gendreau, 2012 yılında Boston Logan Havalimanı'nda yaptıkları çalışmada da en tehlikeli bölgenin güvenlik sırası olduğunu tespit ettiklerini, bunun arkasında yatan nedenlerin ise bölgenin kalabalık olması ve yeterli havalandırma imkanının bulunmaması olduğunu söylüyor.
Havalimanına gidecek kişilerin yanlarında azami yüzde 60 oranında alkol içeren el dezenfektanı bulundurmalarını öğütleyen Gendreau, dezenfektanı kullanmadan önce ellerimizi özellikle yüzümüze sürmemek için dikkatli olmamız gerektiğinin altını çiziyor. Bir insan günde en az 200 kez burnuna, gözlerine veya ağzına dokunuyor ve bulaşıcı hastalıkların yüzde 80’ini elleriyle vücuduna taşıyor.
Helsinki Havalimanı'ndan alınan örneklerde solunum yolları hastalıklarına sebep olan virüslere başka yerlerde de rastlanıldığı ifade ediliyor. Bu yerlerin arasında pasaport kontrolündeki masalar, çocuk oyun parkındaki torbalar, yürüyen merdiven tırabzanları da yer alıyor.
Yorumlar