Edinilen bilgiye göre Ankara’da bulunan Akıncı Hava Üssü’nün demir kartalları Afyonkarahisar Hava Meydan Komutanlığı’na geldi. Akıncı Üssü’nün pist bakımı nedeniyle Afyonkarahisar’a gelen pilotların bir süre görevlerini burada sürdürecekler.
Türk Hava Kuvvetleri’nin göz bebeği olan F-16’ların Afyonkarahisar’a geldi. Ankara Akıncı 4. Üs Komutanlığı’na bağlı olan filoda bulunan askeri jetler geçtiğimiz günlerde Afyonkarahisar Hava Meydan Komutanlığı’na iniş yaptı.
KOKPİTE GEÇMEK İÇİN İZLENECEK YOL ZORLU
Milyonlarca lira değerinde teknoloji harikası uçakları havalandırarak mavi gökyüzünde Türk bayrağını dalgalandıran kahraman pilotlarımız kokpite geçmeden önce zorlu ve elit bir eğitime tabii tutuluyor. İlköğretimi bitiren kişiler askeri lise sınavlarına girerek alacakları 4 yıllık eğitimin ardından girecekleri ÖSS sınavındaki başarılarına ve başvuru durumlarına göre Hava Harp Okulu’na kayıt yaptırma hakkına sahip olabiliyor. Kabul edilen adaylar 4 yıl sürecek zorlu bir eğitimin ardından pilot adayları İzmir Çiğli’ye gönderiliyor. Burada önce T-37 jet uçakları ile 120 saat ilk jet uçuşu eğitimini alıyorlar. T-37’de başarı sağlayanlar tekamül uçuşları için T-38 jet uçakları ile 120 saat daha uçuyor. T-38 eğitimini tamamlayan teğmenler harp pilotu eğitimi için Konya’ya gönderiliyorlar. 3 farklı uçak tipinde süren eğitimler altışar aylık dönemler içerisinde gerçekleşiyor. Konya’daki eğitimi tamamlayan F-16 kullanacak pilotlar Ankara Akıncı üssüne gidiyor. Hava Harp Okulu eğitimleri sırasında sürekli olarak tam bir sağlık taramasından geçirilen pilot adaylarının aktif göreve başlamaları ile de aynı titizlikteki sağlık kontrolleri sürüyor. Öyle ki pilotlar her uçuştan önce fiziki muayeneden uçabilir olurunu almak zorunda.
200 İLE 250 MEZUNDAN ANCAK 100’Ü PİLOT OLABİLİYOR
4 yıllık eğitiminin ardından her yıl 200 ile 250 arası değişen sayıda mezun verilen Hava Harp Okulu’ndan gerekli şartları taşıdığına kanaat getirilen 100 kadar kişi pilot unvanına sahip olabiliyor. Genç teğmen pilotların eğitimleri sırasında belirli bir sorti limitinde başarılı olmaları bekleniyor. Edinilen bilgiye göre şu an için erkek pilotların sayısında bir çoğunluk gözükse de kadınlarda da savaş uçağı pilotluğunda çok iyi isimler de yetişmiş.
GECE DE GÜNDÜZ GİBİ UÇABİLİYORLAR
Türk Hava Kuvvetleri’nin sahip olduğu Yarasa Filosu uçakları başta olmak üzere bir savaş uçağında bulunan teknolojik bir özellik ile demir kartalların pilotları gece de tıpkı gündüz gibi uçma kabiliyetine sahip… LANTIRN olarak tanımlanan gece görüşü hedeflemesi için düşük irtifa navigasyonu Low Altitude Navigation-Targeting Infrared For Night sistemi kahraman Türk pilotlarının günün 24 saatinde gündüz gibi uçmalarına olanak veriyor. Türk Hava Kuvvetleri savaş uçaklarında bu sistemi kullanan dünyadaki üç ülkeden biri olarak biliniyor.
Hava Kuvvetleri’nin LANTRİN’e sahip iki filosu bulunuyor. Kritik hassas operasyonlarda görev alan bu filoların isabet oranı ise yüzde 98 gibi muazzam bir rakam. Hava kuvvetlerinde şu an için her uçakta olmasa da büyük oranda kurulu olan bu sistem için pilotlara akademik ağırlıklı ekstra bir eğitim veriliyor. Sistemin uçakta nasıl kullanıldığının pilotlara öğretildiği eğitimde pilotlar uçuş esnasında görevlerini daha rahat bir biçimde ifa edebiliyor. Başka bir deyişle sistem otomatik olduğu için yapılacak işleri kendinsin yapması nedeniyle pilota uçağın içinde daha çok gözlemci olma görevi düşüyor.
ABD’DEKİ PİLOTLARA TÜRK PİLOT SUBAYLAR EĞİTİM VERİYOR
Türkiye’nin savaş uçağı pilotu yetiştirme konusunda ünü çoktan okyanusları aşmış durumda. Birçok uçak gemisi bulunan ve filolarını dünyanın çeşitli yerlerinde konuşlandırmış olan ABD’nin pilotlarının eğitiminin bir kısmını ABD’de bulunan Türk pilotlar veriyor. Özellikle ABD tarafından üretilen LANTIRN sistemlerini Kuzey Irak’ta pratik olarak denenmesi nedeniyle ABD ordusu geçtiğimiz yıl Türk Hava Kuvvetleri’nden deneyimlerini kendileri ile paylaşmalarını istemişti. Konu ile ilgili olarak Hava Kuvvetleri Komutanı Babaoğlu geçtiğimiz yıl İstanbul Harp Akademileri’nde yaptığı bir açıklamada “Özellikle gece yaptığımız ve nokta hedeflerin vurulduğu operasyonları ABD takdir ediyor. Tabii bu Türk Hava Kuvvetleri’nin yıllardan beri yaptığı tatbikatlarla kazanılmış bir deneyim. Bundan dolayı ABD tecrübelerimizden yararlanmak istedi. Elbette tecrübelerimizi paylaşırız” ifadelerini kullanmıştı.
G BASINCI ALTINDA YÜZLERCE FEETTE UÇUYORLAR
Savaş uçağı pilotlarının seçiminde sağlıklı olmalarına gösterilen özenin belki de en önemli nedenlerinden biri de uçakların ani dalış ve tırmanma esnasında maruz kalınan ve “g”gravity olarak tanımlanan basıncın pilota zarar vermemesi olarak biliniyor. G kuvveti yerçekimine karşı yapılan hareketlerde ortaya çıkan bir olay olarak tanımlanırken 1 G kendi ağırlığınız 2 G ağırlığınızın 2 katıdır ve 3 G ise ağırlığınızın 3 katı olarak tanımlanıyor. Pilot uçakta çekme olarak tanımlanan tırmanışı gerçekleştirirken kanı bacaklarına adeta hücum ediyor ve bunun sonucunda beyne giden kanda azalma gerçekleşiyor. Sonucunda küçük çaplı bayılma meydana gelse de pilotların giydiği anti G suiti G kuvvetinde bacaklara gelen kanı sıkıştırarak geri gönderiyor ve pilotun bayılmasının kısa sürmesini sağlıyor. En çok G ye maruz kalan pilotlar ise yaptıkları dalış ve çekiş hareketlerinin fazlalığından dolayı savaş pilotları olarak biliniyor.
PİLOT OLMAK İSTEYENLERİN SAYISINDA ARTIŞ VAR
Alınan bilgiye göre Afyonkarahisar’da birkaç yıl öncesine kadar Türk Hava Kuvvetleri’nde pilot olmak için başvuran kişi sayısı çok fazla olmazken Türk Hava Kuvvetleri’nin etkili tanıtım kampanyası sonrasında il bazındaki başvurularda artış yaşandı. Hava Meydan Komutanlığı’nda görevli bazı subayların Milli Güvenlik dersi vermek amacıyla liselere gitmesi de ÖSS sonrası Hava Harp Okulu’na yapılan başvuru sayılarını artırmış.
SİVİL PİLOTLUK DA YAPMAK MÜMKÜN
Hava Harp Okulu’na giremeyen ve hala istikbalini gökyüzünde arayanlar için de Türkiye’de bir takım olanaklar sunuluyor. Sivil havacılığın giderek geliştiği Türkiye’de yaklaşık 50 bin lira karşılığında CPL olarak tanımlanan ticari pilot sertifikasını alabilmeniz mümkün. Şu an için bu sertifikayı verebilme yetkisine sahip 9-10 kadar özel havayolu şirketi bulunuyor. Özel havayolu şirketlerinin sayısında son 10 yılda yaşanan artışa paralel olarak pilot ihtiyacı da artmış durumda. Şu an için pilot ihtiyacının büyük bölümünü askeri jet kullanan pilotlardan karşılayan özel hava yolları kendilerine yeni bir formül de bulmuş durumdalar. Edilen bilgiye göre özellikle Ukraynalı CPL belgesi bulunan pilotlar yolcu uçağı pilotluk eğitimi için Türkiye’ye geliyor. Belli bir süre uçuş eğitimi alan bu pilotlar firmalarla yaptıkları anlaşmalar ile bir ile iki yıl arasında bedava olarak çalışıyorlar. Sonrasında ise gerekli uçuş saatine ulaşmaları ve uluslararası bir belge almaları neticesinde Türkiye’den ayrılarak dünyanın başka ülkelerindeki özel havayollarında çalışmaya başlıyorlar.
Facebook Yorum