100 saatte dünyayı dolaştı

100 saatte dünya turu yapmak mümkün mü?  Bir çok insan için bunun cevabı “hayır” olabilir. Ancak Uçak Mühendisi Muhammed Yılmaz pazartesi günü saat 14.30’dan cuma günü 18.30’a kadar geçen 100 saatlik sürede, üç kıtada, dört şehir, altı havalimanı dolaşıp, dört farklı uçak tipiyle dört ayrı uçuş yaparak dünyanın çevresinde bir tam tur attı. Nasıl mı?

İşte Yılmaz'ın kaleminden o eşsiz deneyime dair detaylar…

Her şey Singapur Havayolları’nın Türkiye ofisinden karşı konulmaz bir davet almamla başladı. Dünyanın en uzun non-stop uçuşu olan Singapur-New York seferini deneyimleme şansı da sunan kısa bir dünya turu davetiydi bu. Türkiye’den tek katılımcı olmak da cabasıydı. Elbette kabul ettim.

Birinci uçuş: İstanbul-Singapur

Pazartesi günü 14.30’da İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan kalkan, SQ 391 sefer sayılı uçuşu icra eden Boeing 777-200ER uçağının business class sınıfındaki 17A numaralı koltuğunda başladı macera. Türkçe yemek menüsü ve Türk mutfağından lezzetlerin yer aldığı yaklaşık 10 saatlik keyifli bir uçuşun ardından, yerel saatle sabah altıda Singapur’un dünyaya açılan kapısı Changi Havalimanı’na indim. Öğleye kadar otelde dinlendikten sonra, öğleden sonramı kabin personelinin eğitim merkezine kısa bir ziyaret ve dünyanın en gözde turistik noktalarından biri olan Marina Bay Sands’e ayırdım. Dünyanın en ünlü seyir terasında kokteylimi yudumlarken güneşi batırıp; dünya turunun ikinci ve en önemli ayağını gerçekleştirmek üzere yeniden Changi Havalimanı’na geçtim.

İkinci uçuş: Singapur-New York

Singapur ve New York… Dünyanın neredeyse iki ucu. Bu iki şehri aktarmasız bir uçuşla birbirine bağlamak, aslında yeni bir fikir değil. Havayolları, 2004 yılında, sadece 100 business class koltuğu bulunan Airbus A340-500 uçaklarıyla bu iki şehri birbirine bağladı. Ancak artan yakıt fiyatları ve yükselen maliyetler, uçuşların verimliliği ve karlılığını düşürdüğü için, havayolu 2013 yılında uçuşlara son vermek zorunda kaldı. New York - Singapur uçuşları, o günden sonra Frankfurt aktarmalı gerçekleştirilmeye başlandı. Airbus’ın yeni nesil geniş gövde modeli A350 üzerinde yapılan bir dizi iyileştirmenin ardından ortaya çıkan ultra uzun menzilli versiyonu A350ULR (ultra long range) Singapur’un yeniden New York’a bağlanmasını sağladı.

Havayolu A350 için verdiği 67 siparişin yedisini ULR modeline çevirdi ve bu modelin şimdilik tek kullanıcısı durumunda. Çünkü sadece New York değil, Los Angeles ve San Francisco gibi destinasyonlar da Singapur’a bağlanıyor. Toplam 161 yolcu taşıyan uçağın business sınıfında 67 ve Premium Ekonomi sınıfında 94 koltuk var. Uçakta normal ekonomi sınıfı bulunmuyor. İlk A350 ULR’nin havayoluna teslim edilmesinin ardından, 11 Ekim’de Singapur-New York arasında gerçekleştirilen seferle, dünyanın en uzun non-stop uçuşu unvanı el değiştirdi. 138 yolcu ve bir bebek yolcuyla birlikte dört pilot ve 13 kabin görevlisinin yer aldığı New York uçuşum yerel saatle 00.40’ta başladı. 16 saat 57 dakika süren ve yerel saatle 05.00’te New York Newark Liberty Havalimanı’na teker koyduğumuz uçuşta 16637 kilometre yol kat ettik. Bu esnada uçak 97.7 ton yakıt tüketti. Uçuştan önce gökyüzünde 17 saatin nasıl geçeceği hakkında biraz endişe duysam da, yemek, film ve uyku üçlüsüyle yolculuğun nasıl geçtiğini anlamadım. Yedi-sekiz saatlik bir uzun menzil uçuşun yarattığı hissiyata sahip olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Uçuş sonrası konuştuğum herkes, benimle aynı düşüncedeydi.

Üçüncü uçuş: New York – Frankfurt

New York’ta kendime ayırdığım bir buçuk günlük vaktin ardından, geri dönüş yolculuğum başladı. Perşembe akşamı yerel saatle 20.15’te New York J.F.Kennedy Havalimanı’ndan Frankfurt’a yaptığım uçuşla, tura başladığım kıtaya Avrupa’ya geri döndüm. Singapur’dan New York’a Pasifik üzerinden gelmiştim. Frankfurt’a Atlantik üzerinden giderek dünya çevresinde neredeyse bir tam turu tamamlamış oldum. Bu uçuşu özel kılan bir diğer önemli detaysa dünyanın en büyük ticari yolcu uçağı olan Airbus A380 ile uçmamdı. Yerel saatle sabah 09.30’da Frankfurt’a teker koydum.

Dördüncü uçuş: Frankfurt-İstanbul

Frankfurt Havalimanı’nda üç saatlik bekleme süresinin ardından, saat 13.45’te THY’nin Airbus A320 uçağı ile İstanbul Sabiha Gökçen uçuşuna katıldım. Türkiye saati ile 18.30’da pazartesi günü Singapur’a hareket saatimin tam 100 saat sonrasında Sabiha Gökçen Havalimanı’na teker koyduk. Böylece dünya turunu 100 saatte başarıyla tamamladım. Özetlemek gerekirse 100 saatin yaklaşık 37 saatini gökyüzünde uçakta geçirdim. Toplam dört uçuş için dört ayrı şehirdeki altı farklı havalimanını kullandım. Bu uçuşları dört ayrı uçak tipiyle gerçekleştirdim. Muhteşem insanlar tanıyıp, muhteşem yemekler yedim. Hiçbir yerde elde edemeyeceğim müthiş tecrübeler edindim.

Biraz pahalı ama mutlaka yapılmalı

Singapur Havayolları, bu dünya turu konseptini yolcuların hizmetine sunma hazırlığı içinde. Yalnız sunulacak olan hizmet benim katıldığım turun tam tersi yönünde olacak. Yani bulunduğunuz şehirden Frankfurt’a geleceksiniz. Airbus A380 ile Atlantik üzerinden Frankfurt’tan New York’a uçacaksınız. New York’tan Singapur’a Pasifik rotasında Airbus A350ULR uçağı ile dünyanın en uzun non-stop uçuşunu deneyimleyeceksiniz. Son olarak da Singapur’dan bulunduğunuz şehre uçacaksınız. Böylesi bir dünya turunun maliyetine gelince; Premium Ekonomi sınıfı için 3500 Euro; business class için ise 6500 Euro fiyat belirlenmiş. Biletleri havayolunun internet sitesinden değil, havayolunun anlaşmalı acentaları üzerinden satın almak mümkün olacak. Herkese şiddetle tavsiye ederim. İyi uçuşlar…