Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın özelleştirilmesi konusunda basın mensuplarına Atatürk Havalimanı'nda açıklamalarda bulundu.
Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bayrak taşıyıcı havayolu şirketi Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın özelleştirmesi konusunda KKTC Demokrat Parti Genel başkanı Serdar Denktaş'ın "İhale şeffaflıktan uzak, karambole getirilmiş bir peşkeş çekme operasyonundan başka birşey olamaz" açıklamalarıyla ilgili konuştu.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın 150 trilyon borcu olduğunu belirterek, "Şunu kimse unutmasın, ortada peşkeş çekilecek, kıyak yapılacak bir şey yok" dedi.
Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın uzun süreden beri ciddi sıkıntılar yaşadığının altını çizen Bakan Yıldırım, yaşanan mali zorlukların işletmenin güvenini ve sağlıklı olarak yapılmasını da etkilediğini vurguladı. Yıldırım, "Bu yüzden Kıbrıs'ta kurulan yeni hükümet bakanlar kurulu olarak beş bakana görev verdi. Bu bağlamda ilgili bakanlar, Kıbrıs'tan Sorumlu Başbakan Yardımcımız, ben, Kıbrıs Koordinatörü arkadaşımıza gerekli görüşmeleri yaparak uygun makul bir çözüm üretilmesi için bir çalışma içersine girildi. 100 milyon dolar civarında veya 150 trilyon üzerinde birikmiş bir borcu var. Uçakların kirası, yakıtlar, teknik bakımlar, personel maaşları gibi bütün bu sorumlulukları yerine getirecek şirketin mali durumu yok. Ama diğer yandan da sezon münasebetiyle verdikleri taahhütler var. Şirketin gerek yurt içinde, gerek yurt dışında kazanılmış slot (Uçuş izinleri) haklarının muhafazası için çalışmaya devam etmesi lazım. Bunun için bir formül arayışı içersindeler. Şirketin içinde bulunduğu zor şartların giderilmesini zamana yaymak suretiyle, halı hazırda kısa vadede işletmeyi sağlıklı olarak sürdürmek için bir işletmeci ortak arayışları var. Her halde birkaç gün içersinde bir sonuca bağlanır" diye konuştu.
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, Kıbrıs'ta yaşanan olaylardan sonra yeni bir teklif verilip verilmeyeceği konusunda ise, " Onları ben bilemem. Bu konu Kıbrıs'ın kendi dahili konusudur. Bizim amacımız şirketin taahhütlerinde zaafa düşmemesi ve sorunlar daha da ağırlaşmadan çözüme kavuşmasıdır. Biz tabii Türkiye olarak şirketin kazanılmış slot haklarının korunması yönünde kim ortak olursa olsun veya tek başlarına yapsalar dahi bu haklarının kullanılması. Ama her halükarda ilerde şartlar düzelir, işletmecilik tekrar Kıbrıs Türk Hava Yollarına geçerse bu slot haklarının kendilerine iade edilmesi. Bu konularda Türk Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü gerekli teminatları vermiştir" dedi.
Şirketin iki yıl önce KTHY'nın yarı yarıya THY ile ortak olduğunu sonra bunun bedel almadan kasasındaki parayla beraber şirket Kıbrıs'a 'Ada Havacılık'a yüzde yüz hisseleriyle devrolduğunu belirten Binali Yıldırım daha sonra şunları söyledi; "Şu anda şirketin tekrar Türkiye'nin şirketi tekrar devralması söz konusu değil. Şirketin tabi sadece THY'ye borcu yok. Birçok yerlere borcu var. Dediğim gibi 150 trilyonun üzerinde birikmiş borçları var. Bu işin bir tarafı. Diğer tarafı şirketin uçaklarını uçurmak, yaz sezonu boyunca taahhüt altına girdiği taşımaları yapmak. Kıs vadede buna çözüm aranıyor. Uzun vadede de bu borçlarını ve taahhütlerini yerine getirecek formülleri bulmak. Biz şirketin yaşaması, isim hakkının ve kazanılmış tarihsel slot haklarının muhafaza edilmesini arzu ediyoruz. Bunun için de gerekli desteği veriyoruz. Kıbrıs Türk Hava Yolları'nda emniyetin sağlanması, teknik esasların yerine getirilmesi bizim için önem taşıyor. Bildiğiniz gibi KTHY'nin uçakları da Türk Sivil Havacılığı tarafından tescil ediliyor. Dolayısıyla sorumluluk Türk Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünündür. O bakımdan biz de konuyla ilgiliyiz" ifadelerini kullandı.
Yorumlar Tüm Yorumlar (10)