Meslektaşım Reha Muhtar dün Vatan Gazetesi'ndeki köşesinde önceki gün Paris'e gitmek üzere bindiği Türk Hava Yollan uçağında başına gelen bir olayı anlatmış.
Okumak için gazete istediğinde kendisine sadece Sabah, Vakit, Star, Takvim, Taraf, Yeni Şafak ve Akşam olduğu söylenmiş.
Muhtar; Vatan, Hürriyet, Sözcü, Milliyet, Cumhuriyet, Posta ve Radikal gazetelerini sorduğunda hostesten "Onlan yetiştiremedik" cevabını almış. Türk Hava Yollan'nın Istanbul-Paris seferini yapan TK 1825 sefer sayılı uçağında saat 08.00'de yaşanan bu olayı anlatan Muhtar, THY Genel Müdürü Temel Kotil'e bazı somlar sormuş.
Aynı soruları ben de THY Genel Müdürü'ne soruyorum ve cevap bekliyorum...
1) Sayın Genel Müdür, THY dış hat seferlerinde Başbakan'ın "almayın, okumayın" dediği gazetelerin bulunmaması nasıl bir tesadüftür?
2) Türk Hava Yollan, AKP Genel Merkezi mi?
3) Siz bir kamu görevi yapıyor sunuz Temel Bey . . . Genel Müdürü olduğunuz kurum Türk Hava Yollan ismini taşıyor... Hangi keyfi karar, Türk Hava Yollan ambleminin üzerinde Türkiye' nin en itibarlı gazetelerinin boykot edilerek bir nevi sansür edilmesini haklı gösterebilir?
4) Eğer bu konu Sayın Başbakan'ın o gazeteleri almayın uyansıyla bağlantılıysa ki o ihtimalin dışında hiçbir ihtimal gözükmemektedir. Sizin bir kamu görevlisi olarak bunu yapma hakkınız var mıdır?
5) Görevde ihmal mi dersiniz, görevi kötüye kullanmak mı buyurursunuz, bu işin sorumlusu kimse, bunlann hepsi hakkında geçerli olabileceği için soruşturma açılacak mıdır?
6) Bu meselenin bir basın özgürlüğü tarafı vardır... Ama Türk Hava Yollan uçağındaki uygulamanın basın özgürlüğünün ötesinde, kamu görevi bakımından bir suç boyutu yok mudur?
7) Bu uygulamadan haberiniz var mıdır? Yoksa, bu uygulamayı kim yapmaktadır? Sizden habersiz böyle uygulamalar yapmak mümkün müdür?
8) Basın özgürlüğünden ne anlıyorsunuz ?
Sözcü
Yorumlar Tüm Yorumlar (21)