Akşam gazetesi köşe yazarlarından Tolga Turgut, Türk Hava Yolları filosunun büyümesinin, alt yapı, eğitim ve uçuş emniyetine yansımadığını, bu nedenle 2013 yılında THY'nin bu büyümesinin duracağını ifade etti. İşte Turgut'un o köşe yazısı...
2011 yıl sonu verilerine göre THY filosuna 29 uçak daha katarken liste değerine göre 4,6 milyar dolar bedelinde bir alım gerçekleştirmiş bulunuyor. Sektörün saygı duyulan yayınlarından 'Airline Business' verilerine göre THY Airbus ve Boeing'e, Dubai merkezli Emirates Havayolları'ndan sonra ikinci en büyük ciroyu sağlayan havayolu olarak göze çarpıyor.
HY'nin son yıllardaki müthiş büyümesini hayranlık, şaşkınlık ve şüphe karışımı duygularla takip ediyorum. Hayranım çünkü ülkemizin en değerli markalarından birinin büyümesi gururumu okşuyor. Şaşkınım çünkü THY üst yönetimi ticari becerisiyle beni yanıltıyor. Şüpheyle yaklaşıyorum çünkü filo ölçeğindeki büyüme aynı oranda alt yapıya, eğitime, uçuş emniyetine ve kurumsallaşmaya yansımıyor.
2011'de teslim edilen uçak sayılarını incelediğimizde THY dünyada Ryanair ve AirChina'nın ardından üçüncü sırada.
2011 yılında toplam 983 uçak sahiplerine teslim edilmiş. Bunların 771 adedi tek koridorlu dar gövdeli, 212 adediyse geniş gövdeli uçaklardan oluşuyor. Açıkçası uçak sipariş-teslim listesi tamamen dünya ekonomik durumunun tezahürü şeklinde gerçekleşmiş. Avrupalı düşük maliyetli havayolları (DMH) haricinde Lufthansa, AirFrance-KLM gibi dev oyuncular muhafazakar adetlerde uçak alırken, Çin ve Körfez ülkelerinde agresif büyüyen havayolları söz konusu.
DAHA NE KADAR BÜYÜR? Her ne kadar THY üst yönetimi, her yıl yüzde 18 gibi yüksek bir oranda büyüyeceğini iddia etse de doygunlaşan pazarlardan dolayı bu büyümenin 2013 itibarıyla yavaşlayacağını hatta duracağını düşünüyorum. Havayollarında büyümenin kurumsal olarak hazmedilmesi, bu süreçte uçuş emniyetinin sistemli bir şekilde idame edilmesi ve sürdürülebilir rekabetçilik büyüme hamlelerinden daha zordur.
THY halen kısıtlı sayıda pilot yetiştirebiliyor, talebi karşılamak üzere askeri ve sivil olmak üzere pek çok farklı kaynaktan pilot istihdam etmeye çalışıyor. Hatta konu o kadar ciddi boyutlarda ki Türk Hava Kuvvetleri'ndeki mecburi hizmet süresi 15 yıldan 10 yıla indirilerek THY'ye pilot sağlanmasına imkan yaratılmak üzere. Diğer bir ifadeyle ticari ve yarısı özelleştirilmiş bir kurum olan THY için milli güvenlik politikalarımız bile riske atılabilir. Neyse devlet büyüklerimiz bizden daha iyi biliyordur diyerek biz konunun diğer boyutlarını ele almaya devam edelim.
THY filosuna neredeyse iki üç haftada bir yeni uçaklar katarken bu uçakların en az yüzde 80 doluluk oranıyla nasıl uçurabildiğini merak etmemek mümkün değil. Zira artan yakıt fiyatlarını da göz önünde bulundurursak ortalama olarak yüzde 80 doluluğun altında kalkan her uçağın zarar edeceğini düşünmek durumundayız. Ayrıca Atatürk Havalimanı'nda yerde veya havada yaşanan sıkışıklıktan dolayı dakikalar, hatta saatler süren rötarlar boyunca THY uçaklarının ekstra yakıt harcamak zorunda kaldığını da hesaba katarsak havayolunun bu yıl ortaklarına kar dağıtmasının hayal olduğu sonucuna varabiliriz. Tüm bu verilere rağmen, THY üst yönetiminin beni şaşırtmaya devam etmesi dileğiyle...
HAVALİMANI ÖZELLEŞTİRMELERİ 2012 YILINDA ARTACAK2008 yılında başlayan ekonomik kriz sonrası durma noktasına gelen havalimanı özelleştirmeleri ve satışları, bu yıl tekrar artış trendine girecek gibi görünüyor. Nitekim konunun önemli bir örneğini geçtiğimiz haftalarda TAV'ın ADP'ye yaptığı hisse satışıyla ülkemizde de gördük.
Avrupalı sektörel danışmanlık kuruluşlarına göre düzelen ekonomik veriler, olgunlaşan havalimanı özelleştirme mekanizmaları ve toparlanan uluslararası piyasalar havalimanı satışlarının artacağının en büyük sinyalleri. Dünya genelindeki örneklere odaklandığımızda, kısa bir süre önce Brezilya'da Sao Paulo Guaralhos ile beraber satılan diğer iki Brezilya havalimanından söz etmek mümkün. Bu yıl içinde BAA (British Airport Authority) yönetiminde olan Edinburgh ile Yeni Zelandalı Infratil yönetiminde olan Glasgow Havalimanlarının satışları söz konusu. Edinburgh Havalimanı'nın bir an evvel satılması kararı İngiltere Rekabet Kurulu tarafından alınmıştı. Ayrıca çok yakında ABD'de Chicago Midway Havalimanı'nın da tekrar özelleştirme kapsamına alınacağı gelen haberler arasında.
Artan uçak siparişleriyle beraber havalimanlarının özelleştirme veya satışlarındaki gelişme, dünya ekonomisinin yavaş da olsa düzelmeye başladığının en önemli göstergeleri olarak değerlendirilmeli.
(Akşam)
Yorumlar Tüm Yorumlar (30)