Şu anki konjonktüre göre THY, Avrupa’da birçok havayoluna göre çok avantajlı. AB içinde toplam pazarın yüzde 30’unu domine eden, düşük maliyetli havayollarının (DMH) çok güçlü rekabetinden natürel olarak korunuyor. Üstüne üstlük her türlü krize rağmen değişmez bir gurbetçi-Türkiye havacılık trafiğinin ilk adresi.
THY hiçbir zaman AB tescilli ve bu ölçekte bir havayolu satın alamaz diyebilirsiniz. Neden olmasın? Bugünlerde alamasa bile gerçekten bu niyetle ciddi bir fizibilite ve yol haritası çizerse ne kaybeder ki? Hayal gücü ve gerçekçiliğin kesiştiği ince çizgi vizyon değil midir? Zeka ile deliliğin arasında nasıl ince bir çizgi varsa, hayal etmek ile gerçekçiliğin arasında da öyle.
Türkiye sahip olduğu gücün farkında olmadığı gibi, maalesef yerli şirketlerimiz de pek değil. ABD’de, ikinci çeyrekte en fazla büyüyen şirket listeleri yayınlandı ve bir numarada yüzde 17’lik büyüme ile Walmart mega perakende zinciri yer alıyor. Walmart, Arkansas eyaletinin bir kasabasından çıkarak 280-300milyar dolar gibi bir ciroya sahip olmuş, doğru iş planı, yüksek vizyon, müşteri odaklılık, doğru öngörü, değişime inanan ve süratle adapte olan bir yönetim modeli sayesinde başarıyı yakalamış bir kuruluş. THY de pekala Avrupa-Asya-Ortadoğu gibi bir coğrafyada yaşamanın verdiği gücü tabelaya farklı yansıtabilir. Beş yıldızlı havayolu olmak gibi imkansız bir hayalin peşine koşmak yerine, AB’ de zor durumda olan, orta-büyük ölçek arası Avusturya Havayolları gibi havacı kurumlardan büyük oranda hisse satın alabilir. Bugün dünyanın en büyük network havayollarına baktığımızda yüzyıl öncesinin en büyük imparatorluklarının uzantılarını görüyoruz. Lufthansa, British Airways ve Airfrance-KLM gibi. THY tüm bireyleriyle gerçekten ister, inanır ve odaklanırsa bence başarması gayet mümkün.
STAR ALLIANCE AVANTAJ MI, DEZAVANTAJ MI?
THY’nin Mayıs ayında katıldığı havayolları ittifakı Star Alliance’da, lider ve aynı zamanda kuruculardan olan Lufthansa, muhtemelen politik, tarihsel ve ekonomik nedenlerle Avusturya Havayolları’nın hisselerini kimseye kaptırmak istemez. Bu noktada THY’nin gerçekten istekli ve hedef odaklı olduğunu hissettirmesi bile sektöre vereceği mesaj açısından çok önemli. Aylardır THY üst yönetiminden, “yakıt fiyatlarının artması bizi o kadar etkilemez, çünkü biz finansal gücümüz ve ürünümüzün gücüne inanıyoruz” söylemlerini dinlemiyor muyuz? İspat etme zamanı geldi bence. Star Alliance CEO’su bana ittifakın aslında ‘İşbirliği içinde rekabet’ anlamına geldiğini söylemişti. Eminim THY üst yönetimi de bu bakış açısının çok farkında ki, önce bölgesel sonra küresel bir açılım yakalamaya çalışıyorlar.
Havayolu ittifakları sayesinde bugün Airfrance-KLM birleşti, British Airways Iberia’yı almak üzere. THY de, Avusturya Havayolları’na ortak olmak için en azından çabalamalı.
Bence Star Alliance ittifakındaki tüm havayolları ve özellikle Avrupa’da olanlar ile nasıl ortak olabilir, nasıl organik bağ kurabilirim çabasında ve misyonunda olmalı. Aksi halde 2-3 sene içinde hiç beklemediği ortakları olabilir.
2001 yılında katıldığım bir havacılık konferansında, orta-uzun vadede Avrupa’da tüm havayollarının Lufthansa, Airfrance ve British Airways etrafında birleşeceği öngörüsüne hiç şaşırmamıştım. Ülkemizdeki havacılar bu öngörüyü imkansız hatta komik bulmuştu. 2008’de bugünkü gerçek bu ve THY’nin de olumlu çalışma ve matematiğini bu yöne kanalize etme zamanı geldi sanki. Yani mega havayolu olmaya. NEDEN OLMASIN?
VIRGIN, BRITISH AIRWAYS DÜELLOSU
Virgin Atlantik’in sansasyonel ve karizmatik patronu Sir Richard Branson, bugünlerde British Airways’in transatlantik uçuşlarda American Airlines ile birleşmesini engellemeye çalışıyor. Şayet BA ve American bu işbirliğine giderse Londra Heathrow’da slotların (uçuş hakkı) Yüzde 46’sı ve yolcularında yüzde 62’sini alabilecek potansiyele erişiyorlar.
80’lerin sonunda, uçaklarının kuyruklarına elinde bayrak taşıyan alımlı bir İngiliz kızı figürü çizdirmek, yaklaşık 10 yıl süren lobi ve hukuk mücadelesi sayesinde BA’in tek bayrak taşıyıcılığına son veren Branson’u bu sefer daha zor günler bekliyor. Zira bugünlerde konjonktür çok farklı. Artan petrol fiyatları ve ekonomik daralmadan dolayı ABD yetkilileri de İngilizler gibi bu birleşmeye yeşil ışık yakmak üzereler. Branson şu sıralar 3milyon sterlinlik agresif bir reklam ve lobi faaliyetine girişiyor. Bu sefer daha önceki gibi başarılı olamayabilir, çünkü BA’in başında Ryanair rekabetinde Airlingus’u bile kâra geçirmiş Willie Walsh gibi genç ve heyecanı yüksek bir yönetici var. Havacılık uzmanları benzer bir çalışma yapmasını önerirken Branson, British-American birleşmesinin rekabetçiliği engelleyeceği tezini savunuyor. British Airways öte yandan İspanyol Iberia’yı satın almak için yoğun çaba sarf ediyor.
2008 yılı havacılık sektöründe yeni bir milat olabilir, ancak öyle olmasa bile bu kadar çok muhtemel birleşmenin beklendiği tablo insana ister istemez ‘havacılık sektörü hiçbir zaman aynı olmayacak’ dedirtiyor.
Tolga Turgut / Akşam
Yorumlar