"RAHATSIZSAN REKABETE GİDECEKSİN!"

Arıduru, "Bizim genel müdürlük olarak, 'Sen şu fiyata uçacaksın, sen sadece bu parkurdan uçacaksın ya da sen buradan kesinlikle uçmayacaksın' deme görevimiz yok" dedi.

Bu konuda rahatsız olan işletmelerin Rekabet Kurumu’na müracaat edip haklarını arayabileceklerini belirten Arıduru, iki nokta arasındaki uçuşlar için ince eleyip sık dokuduklarını, talepten daha fazla arz gelmesi durumunda yeni işleticiye tabii ki izin vermediklerini söyledi. Rekabet Kurumu'nun bunun için var olduğunun altını çizen Arıduru, "Ama zaman zaman arz-talep dengesini göz önünde bulunduruyoruz. İki nokta arasındaki uçak sefer sayılarına bakıyoruz. Uçakların doluluk oranlarına bakıyoruz, inceliyoruz. Eğer talepten daha fazla arz varsa yeni bir işleticinin oraya girmesine gerek yok diyoruz. Burayı gözetiyoruz. Ancak bunu derken bir tek işletmecinin tekel olmasını istemiyoruz orada. Üç tane aktör var, dördüncünün girmesine gerek yok diyoruz" dedi. Son olarak temmuz ayında çoğunluk hissesi kamunun elinde bulunan Türk Hava Yolları (THY) İstanbul çıkışlı iç ve dış hatlarda rakip firmaları dışlayıcı eylemler bulunduğu' suçlamasıyla diğer özel havayolu şirketleri tarafından Rekabet Kurumu'na şikâyet edilmiş ve Kurum tarafından konuyla ilgili soruşturma açılmasına karar verilmişti.

THY ÖNCE ENDİŞE DUYDU
2000'li yılların başında 110 büyük gövdeli uçağı bulunan sektörün 2010 yılında 346 uçağa ulaştığını kaydeden Arıduru, "Türk taşımacılığı 17 havayolu şirketine ulaştı. Bunların 8 tanesi tarifeli taşıma yapma iznine sahip. Tarifeli taşıma rekabete açılınca THY çok endişe duydu. Bizden çok şikâyet ettiler. 'Bizi batırmaya çalışıyorsunuz. Biz Türkiye'nin milli bayrak taşıyıcısıyız. Biz 75 yıllık kuruluşuz' diye ama bugün geldiğimiz noktada THY'de 4 kat kendi içinde büyüdü" diye konuştu.

HAVALİMANLARI GÜN GEÇTİKÇE SİVİLLEŞECEK
Yıllar geçtikçe özel sektörün de kendi müşteri portföyünü oluşturduğuna dikkat çeken Arıduru, 346 uçağın yarısından fazlasının özel sektör taşıyıcılarına ait olduğunu belirtti. Türkiye'de 67 tane havalimanı olduğuna dikkat çeken Arıduru, bugün 46 tanesinin tarifeli olarak kullanıldığını söyledi. Havalimanlarının daha önce 'benim şehrimde de olsun' mantığıyla yapıldığına dikkat çeken Arıduru, "Oysa ekonomiye faydalı olması için önce analiz yapılmalıydı. Diyarbakır, Konya ve Batman gibi askeri havalimanlarını sivil olarak ortak kullanmak için çalışmalar yürütülüyor. 67 havalimanına ulaşma konusunda imkânları zorlayacağız" diye konuştu. Daha önceleri Nevşehir'e direkt tarifeli uçuşların olmadığını anlatan Arıduru, "Charter bazda müşteri bulunduğu zaman uçak kaldırılıyordu. Ancak bugün Nevşehir'e her gün İstanbul'dan Nevşehir'e gidiş ve dönüş var. Şimdi bu yetmiyor ikincisini koymak için çalışmalara başladık. Bölgesel çalışma kapsamında Antalya veya Alanya'dan Nevşehir'e bağlantı koymaya çalışıyoruz" dedi. Arıduru, Dünya Taşıyıcılar Birliği IATA'nın 55 milyon yolcuyu 2015 yılında yakalayacağını öngördüğünü, ancak kendilerinin baş döndürücü bir hızla bu tahmini yıllar önce geçtiklerini söyledi.

DENETİMDE İLK ÜÇE GİRDİK
Arıduru, özellikle denetimlere verdikleri önemin altını çiziyor. 2003 yılında havacılığın bütün kolları dahil toplam 528 gibi denetim sayısı olduğunu anımsatan Arıduru, "Ancak bize gelen yabancı menşeili uçaklara hiç denetim yapılmamış. Bizden yurtdışına giden 10 uçağın 9 tanesi denetlenmiş. Mesela Almanya'ya gidiyorsunuz, oranın sivil havacılık görevlileri köpeğiyle zaman zaman uçakların içine girerek denetleme yapıyorlardı. 2005 yılından sonra bu uçakları denetlemeye başladık. Geçen yıl 1140 yabancı taşıyıcının uçağına denetim yaptık. 2005 yılına kadar 44 üyeli Avrupa Sivil Havacılık Örgütü'nde yabancı taşıyıcılara denetim anlamında Türkiye son sırada bulunurken, geçen yıl Fransa ve Almanya'dan sonra üçüncü sıraya yükseldi" dedi. Burada milat olarak 2005 yılını gösteren Arıduru, o tarihte Brüksel ' de bir toplantıya katıldığına vurgu yaparak sözlerine şöyle devam etti:

"Onur Havayolları'nı Hollanda'da yapılan denetimlerde eksiklerinden dolayı kara listeye aldıklarını ifade etmişlerdi. Ben de burada göreve daha yeni geldiğim için yabancı uçaklara yapmadığımızı öğrendim. Bu tarihten itibaren biz de yabancı taşıyıcıların uçaklarına denetim yapmaya başladık. Sonra baktık ki bu uluslararası kredi ve prestij açısından çok önemli bir mesele. Bunu ciddi manada bir politika koyduk. En son 1140'ı yabancı olmak üzere 2009 denetimi bulduk. Denetim artışını yüzde 300 artırdık. Bu bir itibar meselesi. Bu da ekonomiye olumlu konuda etki yapıyor."

'Çorlu kargo merkezi olunca para basacak’
Doğu'da Türkiye'ye en yakın kargo merkezinin Dubai, Batı'da ise Hamburg olduğuna dikkat çeken Ali Arıduru, "Uzun mesafeli bir alanda başka bir merkez bulunmuyor, İstanbul'u bu anlamda bir merkez yapmak istiyoruz" dedi. Yolcu konusunda Türkiye'nin artık transit bir merkez olduğunu belirten Arıduru, "Kargo konusunda da aynısı olmasını istiyoruz. Atatürk ya da Sabiha Gökçen Havalimanı değil ama Çorlu'daki askeri havalimanı bu iş için çok büyük bir potansiyel taşıyor. Görüşmelerimize devam ediyoruz. Çorlu'yu diğer metodlarla destekleyecek projede ise hızlı trenlerle İstanbul'un 2 havalimanını birbirine bağlayacağız. Çok ciddi ekonomik geliri olan yatırım olacak. Şu anda mevcut alan var. Özelleştirmesi de gündeme gelebilir" diye konuştu.

(Habertürk)