Havayolu şirketleri arasında yönetimin en sık değişime uğradığı şirket olan Kıbrıs Türk Havayolları’nda, bir süredir gözle görülür değişimler yaşanıyor.
Kıbrıs Türk Havayolları’nda yaşanan gelişmelerin kahramanı Genel Müdür Ahmet Akpınar ile AirporHaber okuyucuları için bir araya geldik.
İşte Akpınar’ın anlatımıyla yepyeni bir vizyona kavuşan KTHY…
AirportHaber: 25 Ağustos 2007’de göreve geldiğinizden bu yana ne gibi çalışmalara imza attınız? O günden bu yana geçen 11 aylık sürede ne gibi sıkıntılarla karşılaştınız?
Ahmet Akpınar: Kıbrıs Türk Havayolları’nda yapılması gerekenlerle ilgili bir harita çıkarttık. Bütün departmanlarda, uçuş işletme başkanlığından, kalite başkanlığına, ticaret başkanlığından bilişim departmanına kadar yeniden yapılanmaya gidildi. Müşteri anlayışına yönelik ilkleri sağlayacak yeniliklere gittik. Bunların başında tabii ki call center ve duty free uygulaması geliyor. Bu ay içinde uçaklarımızda Duty Free uygulaması başlayacak. 13 inç’lik cihazlarla uçakta eğlenceyi sağlayacak yeni operasyonlara başlıyoruz. Tabi ki rekabet koşulları ağır, bütün operasyonları elimizden geldiği kadar yenilemeye çalışıyoruz. KTHY oldukça eski bir kuruluş ve tecrübeli olduğu çok fazla konu var. Kendi gücümüzü emeğimizi katarak başarılı bir şekilde uçuş operasyonlarımızı gerçekleştirmeye çalışıyoruz.
AirportHaber: Şu anda filonuzda kaç uçak var ve kaç personelle hizmet veriyorsunuz?
Ahmet Akpınar: KTHY’nin elinde 5 uçak var. 2 tane uçağın yılsonuna kadar filoya katılması bekleniyor. 1 adet de Boeing 737-800 yeni olarak 2009 Şubat ayında filoya katılacak. 2009 yılı operasyonlarında 8 uçak hedefliyoruz. Şirketin 700’ e yakın personeli var. Bunların 600’ü Kıbrıs’ta, 75’i Türkiye ve 25’i de İngiltere’de bulunuyor.
AirportHaber: Türkiye ve İngiltere’deki uçuş destinasyonları nereler?
Ahmet Akpınar: Tabi ki KTHY’nin destinasyonları ağırlıklı olarak Türkiye’yi içeriyor. Başta İstanbul olmak üzere Ankara, İzmir, Adana, Trabzon ve bağlantılı seferlerde Gaziantep, Antalya, Dalaman ve Bodrum. Biliyorsunuz ki biz KKTC’nin statüsü gereği yurt dışına yapılan bütün uçuşları bağlantılı yapmak durumundayız. Bu verilen bağlantılı seferler bahsettiğim gibi ağırlıklı olarak Gaziantep, Adana, Antalya, Dalaman, Bodrum ve İzmir üzerinden İngiltere’ye gerçekleşiyor. Ağırlıklı yolcu potansiyeli KTHY’nin İngiltere’de. Ortalama 1.2 milyon yolcu taşıyoruz. İngiltere’de ise başta Londra olmak üzere Stansted, Manchester, Gatwick, Birmingham, Heatraw uçuyoruz ve yeni planlayacağımız hatlar arasında İrlanda’nın Dublin kenti de bulunuyor.
Airport Haber: İsrail de olacak galiba…
Ahmet Akpınar: Proje olarak bakarsak yeni hedeflerde Kuzey İskandinav ülkeleri var ve bu ülkelerin dışında Almanya’da birkaç meydan ağırlıklı olarak Stuttgart, Köln, Benguryan meydanı olmak üzere planlanan meydanlar var. İsrail de uçmak niyetinde olduğumuz bir nokta.
Airport Haber: Statü gereği uçuşlarda ne gibi sıkıntılar yaşıyorsunuz? Sizinle rekabet eden Rum kesiminden kalkan bir uçak direkt uçabilirken siz ‘dokundurmalı’(touch down) şeklinde sefer yapıyorsunuz. Bu durum size ne gibi dezavantajlar yaratıyor?
Ahmet Akpınar: KTHY biliyorsunuz izolasyon gereği ve bahsettiğiniz sebeplerden dolayı uçuşlarını direkt olarak gerçekleştiremiyor. Tabi ki uçuşların direkt olarak gerçekleştirilememesi sebebiyle uçakların günlük kullanım saatleri oldukça düşmektedir. Rum kesimine ait Cyprus Airways’in uçuşları da ağırlıklı olarak İngiltere’ye yapılıyor. İngiltere’de 21 meydana uçuş gerçekleştiriyorlar. Yolcu portföyü bize göre çok daha geniş. En önemlisi uçaklarının havada kalma oranları çok yüksek. Örnek verecek olursam, sabah Kuzey Kıbrıs’tan kalkan bir uçağın geri dönmesi akşam saat 21.00’ i buluyor. . Tabi ki saat 21.00’ den sonra bir gece uçuşu planlamak zor. Dolayısıyla uçak günlük 9 ila 10 saat havada kalıyor. Ancak diğer tarafta öyle değil. Güney Kıbrıs’tan sabah kalkan bir uçak en geç öğleden sonra saat 15:00’te Güney Kıbrıs’a dönüyor ve o saatten sonra bir sefer daha gerçekleştirebiliyor. Biz ise Türkiye üzerinden yaptığımız seferlere örneğin; Ercan-Antalya-Londra seferini araya tekrar Londra-Antalya-Londra koyarak double dediğimiz seferleri gerçekleştirerek uçaklarımızı geri döndürüyoruz. O zamanda bizim uçaklarımızın havada kalma oranı oldukça yükseliyor ama bunu yapabildiğimiz aylar sınırlı. Özellikle turist yoğunluğu olan bu aylar hazirandan başlamak üzere eylüle kadar yapılması çok mümkün.
AirportHaber: AtlasJet, Pegasus ve Türk Hava Yolları ile rekabet halindesiniz. Bunlara karşı sizi öne çıkaran özellikleriniz nelerdir? Rekabette durumunuz, pozisyonunuz nedir?
Ahmet Akpınar: KTHY şu an pazarın yüzde 50’ lik bir kısmına hâkim. Tabi ki serbest rekabet koşulları geçerlidir. Başta THY, Pegasus ve AtlasJet’in ağırlıklı olarak tarifeli seferleri vardır Kuzey Kıbrıs’a. THY için destinasyon olarak baktığımızda okyanusta bir nokta gibidir Kıbrıs. Ancak Pegasus ve Atlas ikisi de düşük maliyetli operasyonlar yapar. KTHY milli bir havayoludur, bayrak taşıyıcıdır. Dolayısıyla başta bu ayrım vardır. Yani elmayla armut örneğindedir. Eğer rekabet olarak adlandırılırsa ağır rekabet koşulları vardır. Tabi ki haksız olan kısımları da maalesef mevcuttur. Ancak iyi olan tarafları da var. Dediğim gibi serbest rekabet. 2005 yılında kurumsal olarak KTHY piyasanın yüzde 85’ine hâkimken, özelleştirildiği andan itibaren diğer havayollarının da Kuzey Kıbrıs’a girmesiyle pazardaki payı şu an yüzde 47’dir.Tabi pazardaki payının yüzde 47 olması pastanın büyümesinden kaynaklanmaktadır. 2005’te 1 milyon yolcu uçarken, bugün 1.8 milyon yolcu uçmaktadır. Dolayısıyla yolcu olarak bir kaybı yoktur havayollarının. Ancak havayolları filo yapısını büyütürse yine yüzde 50’nin üzerine, yüzde 60-70’lere ulaşabilir. Bahsettiğim gibi haksız rekabet koşulları muhakkak olmuştur. Diğer havayolu şirketlerinin slot uygulamalarında KTHY’nin kalkış saatlerinin 15dakika öncesine ve 15 dakika sonrasına konan seferlerle ciddi bir darbe almıştır havayolları ki dünyanın başka bir yerinde bu tip uygulamalar olmaz. Kaldı ki Ercan Havalimanı bu potansiyeli kaldırabilecek güçte değil. Uçuşlar üst üste olduğu için meydan sıkışıyor, tek pist var, tek pist operasyonu olduğu için yakıt sarfiyatı dâhil olmak üzere bütün operasyonlar sıkışıyor. Gönül isterdi ki mantıken bu operasyonları planlarken günün farklı saatlerine yayarak bu operasyon yapılabilseydi. Tabi ki kötü niyetli olarak düşünmüyorum ama bu başka bir yerde olsa veya art niyetli düşünseniz havayollarına darbe vurmak için yapılan bir operasyondan farklı bir şey olmazdı. Çünkü Kıbrıs Havayolları’nın gerçekleştirdiği Türkiye’ye her seferin önüne ve arkasına sefer konarak acımasızca bu operasyon yapılıyor.
Airport haber: Bu konuda sizin bir girişiminiz, talebiniz oldu mu?
Ahmet Akpınar: Bu konuda yapılabilecek hiç bir şey yok. Bu slotlar alınmış, verilmiş şirket yönetimine geldiğimizde bu operasyon bu şekilde yürütülüyordu. Önümüzde olan budur. Biz de tabi ki rekabet koşullarını low cost carrier (LCC) mantığında taşıyamıyoruz. Çok faktör var, çok farklıyız. Biz hiçbir zaman uçaktaki suyu satamayız, bir kek dilimini satamayız, ambulans hizmeti verdiğinde bunun parasını alamayız. Kıbrıs Hava Yolları’nın kuruluş misyonu adadaki bütün halkı olabildiğince, yaşayabileceği en büyük özgürlük ki bu da uçarak bir yere taşınmaktır.
AirportHaber: Yıl sonuna doğru Business Class uygulamasını başlatacaksınız…
Ahmet Akpınar: Evet. Yeni gelecek uçakların 20 koltuğu Business Class olacak. 2010 yılında yeni gelecek uçakların iç dizaynlarının tamamını gerek Boeing gerek Airbus uçaklarını 2010 yılı sonuna kadar Business Class uygulaması için hazırlayacağız. Bayrak taşıyıcı olarak bu hizmeti vermek zorundayız. Bu hizmeti halka para için yapmıyoruz. KTHY, Kıbrıs’ta yolcu değil hancıdır.
AirportHaber: Son olarak havacılık gündeminin en önemli maddesi olan yakıt kriziyle ilgili neler söylemek istersiniz?
Ahmet Akpınar: Havacılık endüstrisinin gündemi, piyasaya çıkacak uçaklar, leasing süreleri, sigorta ve farklı destinasyonlar yaratmakken gündeme bir anda yakıt krizi oturdu. Şu an güncel borsa gibi takip ediyoruz. Geçen yıla göre yakıt fiyatları şu an yüzde 96 artmış durumda. Orta vadede planlandığı gibi olmadı. Havayolları hedeflerini şaşırmış durumda. Yakıtın yüzde 45 ile 48 arasında gider kalemini oluşturuyor. Bu oran yüzde 20’ler civarındaydı. Türkiye Cumhuriyeti dünyadaki toplam yakıt miktarının yüzde 1’ni kullanıyor. Bu yıl yakıtın sektöre toplam zararı dünya genelinde, 99 milyar dolar. Türkiye’de bunun yüzde 1’lik bölümünü kapsadığı için yaklaşık 1 milyar dolar zarar ortaya çıkıyor. KTHY geçen yılın ilk dört ayında 7 milyon dolar yakıt bedeli öderken bu yıl aynı dönem için 10 milyon dolar ödedi. 2008’de KTHY’nin 15 milyon dolar yakıttan kaybı vardır.
RAKAMLARLA KIBRIS TÜRK HAVA YOLLARI
- Yılda 6 bin 500 sefer yapılıyor.
- Türkiye, Kıbrıs ve İngiltere’de toplam 700 çalışan bulunuyor.
- Uçakların yıllık kullanımının 4 bin saate, doluluk oranının ise yüzde 75’e çıkarılması hedefleniyor.
- Şirkette 50 pilot ve 100 kabin memuru görev yapıyor.
- 2008 yılının ilk 6 ayında 450 bin yolcu taşındı.
Yorumlar Tüm Yorumlar (18)