“Elbirliği ile KTHY’larını batırdık” demek de “KTHY’larını peşkeş çekiyorlar, satıyorlar” diyerek timsah gözyaşları dökmek de nafiledir.
Birisi 1974’den beridir ganimetle, rant ekonomisiyle, Rum’un mülkünü yağmayla, TC’den kaydırılan nüfusu rehabilite edeceğiz diyerek memleketin yapısal karakterini rezil etmekle, popülizm partizanlıkla hayır yüzü gösterilmeyen devlet gerçeğini çakar; diğeri “o mahiler ki deryadadır deryayı bilmezler” dediklerince haddini bilmeyip lafazanlık etmeyi vurgular!
Tabi ki eğer hiç iktidara gelmediği için “ben iktidar olursam bakın memleketi nasıl kurtaracağım” diyebilme hakkında olan bir siyasi partinin muhalefetine saygı duyacağız da var mı mevcutlar içinde öylesi?
Mesela sonuncusu “UBP’den enkaz devraldık diyordu. Giderken UBP’nin kucağına iflas etmiş bir hazine ile KTHY’nı ve ötesi “batırdıklarını” bıraktıydı!
Eee, şimdi nedir bu “KTHY”nı peşkeş çekiyorlar” dövünmeleri? Otuz altı yıldır memleketi peringa balıkları gibi kemirip kadavra haline getirirken sızlamayan yüreklerimize ateş mi düştü?
KİM NE YAPABİLİRDİ Kİ: Vakti zamanında “havayollarımız bizim olmalı” diyerek deli divane olduktu. Hatta iki yeni uçak alımı söz konusu olduğunda biz bir grup gazeteciyi tanıtım amacı ile o uçaklardan birine koyup Antalya’lara uçurdulardı da havaalanına varana kadar Ümit Utku’nun “bizim Havayollarımız olmalı” diyerek kafasını yedikti!
“Bizim” olduğunda da sorduktu. “Be ağalar acaba bu ulusal dediğimiz havayolumuzun kahrını çekebilecek miyiz?”
Ötesi tüm devlet sektörlerinde ve bizatihi devletin kendisinde olduğu gibi çekemedik! Gelenleri de gidenleri DAÜ’ye ne yaptılarsa, devlet kademelerinde nasıl istihdam yığını yarattılarsa KTHY’na da onu yaptılar. Şimdilerde ise artık çare yok. Ya “Ulusal Havayolu” dediklerini lağvedeceklerdi yahut işte böylesi bir ortak bulup yeniden “uçurtacaklardı.” Her halde bunun adı da “sattılar, peşkeş çektiler” yakıştırması olmazdı! Ha, “hep bizim olmalı” merakında “ulusal” nitelik mi isteniyordu?
PEKALA NEREDE KKTC’NİN ZENGİNLERİ: Bırakın iki üç kişisini, istese bir teki bile KTHY’larına ortak olabilirdi. Fakat bu da ayrı bir sorundur: Ki otuz beş yıldır halâ sermaye birikimi yapıp büyük işlere imza atmalarını bekliyoruz! Yapmıyor da değiller. Kimileri süpermarketçilikle iştigal edip ithalatçılıkla yetiniyor kimileri inşaat sektörüyle oyalanıyor. Artık Allah ne verdiyse tevekkül ederek! Fakat doğrusu ya para da gani gani! Bir ikisi bir yere gelip “gitti ulusal havayolumuz” diyerek dövüneceklerine sahip çıkamazlar mıydı? Ha, arada çıkanlar oldu da “değil mi ki bizim insanımızdı!” Her zamanki gibi destek değil köstek olundu ki devlet misali hayır yüzü görmesinler! Bu da bir başka enterasan hastalığımızdır ki Allah şifalar bahşede! Sonuçta yine TC patentlisi yetişti. Bu kez de biz söylenelim: “Hadi Allah rast getire!”
Eşref ÇETİNEL
KIBRIS POSTASI
Yorumlar