İşte Gökkuşağı Hareketi’nden gelen o açıklama:
“THY yönetimi Hava İş sendikasının yetkisine itiraz edip toplu sözleşmeden kaçarak her zamanki emek düşmanı tavrını tekrarlamıştır. Bu tavır işçilere ve onların haklarına karşı, hukuki zemini kötüye kullanmaktan başka birşey değildir. Teknik A.Ş. ve THY A.O. TİS görüşmelerinin uzamasında, çıkmaza sokulmasında, yargı kapısında bekletilmesinde ne ulusal havayolumuz, nede onu bu günlere getiren çalışanlar açısından bir yarar olmadığı açıktır.
Yasal yetkili tek kurum şüphe götürmeyecek kadar net Hava İş tir. Hava İş sendikasının gerçek sahibi ise biz işçileriz. Yönetiminde işçilere yabancılaşmış bir kadro bulunsa da bu, sendikanın ve işçilerin iç meselesidir. Bütün işçilerin, sendikanın kurumsal varlığına sahip çıkarak, patronların saldırılarına karşı onu savunmaya devam edecekleri açıktır. Sendika içi demokrasi mücadelesi ise bütün bunlardan bağımsız olarak kuşkusuz sürecektir. THY patronlarının, sendikanın mücadeleyi tatil eden bu anlayışından yararlanarak, bizlere yönelik çirkin oyunlara kalkışması en basit tabiriyle "köpeksiz köyde değneksiz gezme" peşinde fırsatçılıktır.
Esas niyetleri şirketin büyümesine karşın, seçim amaçlı işçi kıyımı ile kadrolaşmanın önünü açmak, özelleştirme ve taşeronlaşmaya hız vererek hamilerine şirin görünmektir. Milyonlarca dolarlık reklamlarla, kamuoyunu yanıltıcı beyanlarla, yandaş kalemlerle gerçeği saklayarak iktidara yaranmaya çalışan THY yöneticileri ulusal hava yolumuzun geleceğini de hiçe sayan bu tutumdan vazgeçmelidir. Bunu sağlayacak tek güç ise, çalışanların birliği ve örgütlü mücadelesidir.
Değerli havacılık çalışanları, işten atılmalara, sürgünlere karşı meşru eylemlilik süreclerini işletmeyen sendika yönetimi, aynı anlayışla sadece kendi koltuklarının derdindedir. Delegelerin tam da bu nedenle yaptığı yasal ve domokratik olağan üstü genel kurul talebini kabul etmeyip mahkeme yolunu gösteren anlayışla, THY yönetiminin izlediği, TİS sürecini mahkemelere havale etme yolu aynıdır. Böyle bir hukuksuzluğa karşı THY yönetimiyle mücadele edeceğine muhalefete basitçe saldırmak da ancak sendikacılığı meslek edinmiş bu bürokra tlara yaraşır bir davranıştır. Özetle birbirlerinden farkları yoktur. Üzerimizde oynanan oyun da yöntem de aynıdır.
Hava İş yönetimine çağrımız şudur: Gökkuşağı Hareketi, patronların bu manevraları karşısında daha önce yaptığı gibi bütün işçilerle birlikte karşı koymaya sendikal örgütlülüğe sahip çıkmaya devam edecektir. Olağanüstü Genel Kurul süreci, yargı aşamasında ve sendika hukuk danışmanı bu süreci takip etmektedir. Buna sarılmaktan, bunu bahane etmekten vaz geçip kurumsal yapının (en azından şimdilik) başında olduğunuzu hatırlayın ve işinizi yapın.
Değerli Teknisyen kardeşlerimiz, TİS görüşmeleri en kritik aşamasına gelmiştir. Bundan sonra çok dikkatli olmak ve süreci yakından izlemek gerekiyor. Çünkü bu güne kadar sözde "işçilere açık" yapılan görüşmeler bundan sonra kapalı kapılar ardında ve gizli pazarlıklarla sürecektir. Bizleri birbirimizden ayırma amaçlı yalanlara kanmayınız. THY ve Sendika yönetimi, kazanılmış haklarımız ve örgütlülüğümüz üzerinde karşılıklı oyunlar oynuyor. Bu oyunları boşa çıkarmak için kenetlenmemiz şarttır. Grev kararı asılması halinde diğer birimlerdeki kardeşleriniz de yanınızdadır. Ne yaparlarsa yapsınlar çalışanların birlik ve kardeşliğini bozamazlar.
Bizler pilotu, teknisyeni, kabin memuru, apron ve yer çalışanıyla; farklı inanç, siyasal görüşleriyle ayrılmaz bir zincir oluşturan emekçileriz. Toplu sözleşme hakkımız, sendikal örgütlülüğümüz bu iki anti demokrat, kirli iktidar odağına bırakılmayacak kadar değerlidir. Bu bilinçle hareket ederek, işçileri meslek gruplarına, farklı kamplara ayrıştırıp, alınterimiz üzerinden nemalanma oyunlarına karşı sizleri birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
Yaşasın sınıf ve alın aklığı kardeşliğimiz.”
Yorumlar Tüm Yorumlar (6)