Kazazedelerin Türkiye'deki avukatı Yaşar Öztürk, bugüne kadar benzer kazalarda hiç böyle insani yardım amaçlı bir vakfın kurulduğunu hatırlamadığını, yolcuların ABD'de dava açmaması, tazminat taleplerini THY ve sigorta şirketleriyle Hollanda veya Türkiye'de görüşmeler yoluyla çözmek için iknaya çalıştığını söyledi.
Kaza mahalline 45 dakika geç gelen, uçağın kokpitindeki yaralı pilotlara yardıma gitmeyen kurtarma ve yardım ekibinin, bu davranışıyla tam bir çelişki oluşturduğuna dikkat çeken Öztürk, "Kazadan bir iki gün sonra vakfın kurulması takdire şayan bir durum. İnsanın aklına; bu vakfı kuran Hollandalılar için, 'ne kadar hassas düşünceli, yardım sever insanlar' diyesi geliyor. Halbuki kazın ayağı hiç de öyle görünmüyor. Vakfın, yaralı yolcularla toplantı yapıp, kendilerine yazılar gönderip; ABD'de dava açmamaya, tazminat taleplerini THY ve sigorta şirketleriyle Hollanda veya Türkiye'de görüşmeler yoluyla halletmek için ikna edilmeye çalıştırıldığını görüyoruz. Hatta bununla da yetinmeyip, yolculardan, bu görüşmeleri onların namına yapabilmek için bir vekaletname talep ettiklerini öğreniyoruz. Sonra da bir hesaplama yapıp, ABD'de Amerikalı avukatlar vasıtasıyla açacakları davalarda alınacak tazminatın büyük bir kısmının avukatlara ücret olarak ödeneceğini hatırlatıp, olayın Hollanda'da Hollandalı avukatlar vasıtasıyla daha düşük ücretler karşılığında çözüme kavuşturulabileceği şeklinde baskı yaptıklarına tanık oluyoruz." diye konuştu.
Yolcuları bu tür görüşmelerde vekil sıfatıyla temsil etmeyi sadece avukatların yapabileceğine dikkat çeken Öztürk, vakfın bu şekilde vekalet istemesinin, Türkiye'ye gelip kazazedelerden vekalet isteyen Amerikalı avukatlardan bir farkı olmadığını, durumun hiç de etik olmadığını savundu.
Yaşar Öztürk, kazanın halen şokunu atlatamayan yolcuların bulunduğunu, çoğunun da psikolojik durumunun normale dönmediğini söyledi.
Öztürk, "Psikolojik tedavi görenler, ilaç yardımıyla uyuyanlar, fizik tedavisi sürenler var. Yoğun bakımdan yeni çıkabilmiş olanı var. 6-7 ameliyat geçirdikten sonra başka tamamlayıcı ameliyat bekleyenler var. Bu insanların rahat bırakılmaları ve sürekli rahatsız edilmemesi gerekir. Vakfın tazminat konusunda ısrarla kazazede yolculara, telkinde bulunmaya çalışması ister istemez insanı şüphelendiriyor. Zira ABD'de açılacak davanın davalısı belli, alınacak tazminatın çok yüksek olacağı da belli. Acaba oraya giden yollar, başka yöne mi çevrilmek isteniyor? Vakfın; kazazedeleri, kendi seçimleri için daha fazla etkilemekten kaçınması gerekir. Kazazede; avukatına talimatı verir ve gelişmeleri bekler." şeklinde konuştu.
Uçak kazasından hemen sonra kurulan vakfın, kaza yerindeki kurtarma çalışmasından sorumlu olan Haarlemmeer Belediyesi'den 30 bin Euro bağış aldığı öğrenildi.
Vakfın, belediyeden aldığı bağışı internet sitesinde açıklamasının dikkat çekici ve kafalarda soru işareti bırakan bir durum olduğunu kaydeden Öztürk, "Vakfın bir yöneticisi; isminin açıklanmasını istemeyen bir kazazedenin ifadesine göre, THY'nin sigorta şirketi Allianz'dan da 50 bin Euro bağış aldıklarını söylemiş. Bunun doğruluk derecesini bilmiyoruz. Belediyeden aldığı bağışı kendi internet sitesinden duyuran vakfın, THY'den de alıp almadığını, kafalardaki soru işaretlerinin giderilmesi adına kamuoyuna açıklaması gerekir." ifadesini kullandı.
Kazada ölenlerin yakınları ile kazazedelerden bir grup, geçtiğimiz günlerde Boeing firması aleyhine dava açmış, imal ettikleri üründeki hata nedeniyle, 'ölüme sebebiyet verme' suçundan Amerikalı ünlü bir avukatı görevlendirmişti.
Yorumlar