Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, geçen perşembe gecesi Paris dönüşünde Atatürk Havalimanı’nda uçaktan inip VIP otobüsüne bindiğinde Türk Hava Yolları’nın (THY) başarısını ortaya koyan izlenimini paylaştı:
- İstanbul-Paris seferlerine artık bizim birlikte uçtuğumuz büyük uçakları (Airbus A330) koymaya başlamışlar. İstanbul-Paris arasında günde 10 sefer varmış. Bu iş müthiş gelişiyor.
- THY’nin bölgenin transit geçişindeki rolü çok yükseliyor. Bunu biz de farklı uçuşlarımızda görüyoruz. Ancak, Atatürk Havalimanı’nın mevcut kapasitesi bu gelişmenin önündeki en büyük engel. Rötarların çoğu Atatürk Havalimanı’ndaki pist sıkıntısından kaynaklanıyor. Buna bir an önce çözüm üretmeniz gerekiyor.
- Bu konu üzerinde çok duruyoruz. Atatürk Havalimanı’nı büyütmeye dönük alternatif çözümlerden biri Dünya Ticaret Merkezi’ni yıkıp, o tarafa doğru yeni bir pist yapmak.
Bu çözümün zor yanına değindi:
- Yalnız o bölüm, Atatürk Havalimanı’na göre çukurda kalıyor. Önemli ölçüde dolgu yapılması
gerekiyor.
Dünya Ticaret Merkezi arazisinin yasal durumunun uygunluğuna vurgu yaptı:
- Arazi zaten Hazine’nin. Dünya Ticaret Merkezi’ne uzun süreli kiralama yöntemiyle verilmiş.
- Bir de askeri havaalanının devri konusu vardı...
- Eğer Dünya Ticaret Merkezi’nin olduğu tarafa doğru bir pist yapılırsa, askeri havaalanının bulunduğu noktaya da ek terminal binası ve park yeri yapılabilecek.
Bu çözüme kabinede karşı çıkanlar olduğunu kaydetti:
- Bazı arkadaşlarımız Atatürk Havalimanı’nı büyütmekle uğraşmak yerine 3’üncü havalimanını bir an önce yapmayı öneriyor, “3’üncü havalimanını nasıl olsa yapacağız. 3-4 yılda orası bitirilebilir.
Bu durumda Atatürk Havalimanı’nın büyütülmesine zaman ve para harcamaya gerek yok” diyorlar.
- Sayın Bakan, bu tartışmalarla hem THY için, hem de İstanbul’un bölgenin transit merkezi olma yolunda daha hızlı ilerlemesi konusunda zaman daralıyor.
- Aslında Dünya Ticaret Merkezi’nin yerine bir pist yapmak en hızlı çözüm olabilir ama bizi ayrıca bölgenin trafiği de düşündürüyor.
- Neden?
- Atatürk Havalimanı daha fazla büyürse, İstanbul’un bu bölgesindeki şehiriçi trafik iyice içinden
çıkılmaz hale gelebilir.
Bu noktada Başbakan Tayyip Erdoğan’ın talimatını anımsadı:
- Sayın Başbakanımız Atatürk Havalimanı ile Sabiha Gökçen arasında en seri ulaşım bağlantısının nasıl kurulabileceği konusunda çalışılmasını istedi. Bu konu üzerinde de çalışmalar başladı.
- Öyle bir bağlantı arayışı işin en zor yanı değil mi?
- Çalışmalardan ne çıkacak bilmiyoruz. Hep birlikte göreceğiz...
Atatürk Havalimanı’nda bırakın işin zor olan yeni pist yanını, uçak park alanlarını artırmak bile epey zaman alıyor...
Askeri havaalanının bu amaçla DHMİ’ye devri uzun süredir gündemdeyken, bir türlü gerçekleşemiyor.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’a ne zaman bu konuyu sorsak, “Bazı pürüzler var, çözülmesini bekliyoruz” türünden yanıtlar alıyoruz...
Atatürk Havalimanı’nın kapasitesinin büyütülmesi en yakın çözüm olarak önümüzde duruyor...
(Vahap Munyar / Hürriyet)
Yorumlar Tüm Yorumlar (8)