Başkanlığını Yılmaz’ın yaptığı değerlendirme toplantısına Erman Bolatlı, Ünsal Seçkin, Levent Hüryol, Ayhan Söylemez, Avukat Yaşar Öztürk de katıldı.
Toplantının amacının kimseyi suçlamak olmadığını belirten TALPA, kaza raporunun ardından değerlendirmelerde bulundu.
TALPA Başkanı Ali Ziya Yılmaz’ın konuşmasıyla başlayan değerlendirme toplantısında Yaşar Öztürk ve Levent Hüryol da açıklamalarda bulundu.
TALPA Başkanı Ali Ziya Yılmaz:
“Bu zamana kadar herhangi bir açıklama ve yorum yapmadık. Tek amacımız yanlış bilgilendirilme yönlendirilmeye engel olmak ve ölümlü kaza ve için adli vaka olduğu için tarafların kişisel haklarına saygılı olmaktı..
Gelecekteki kazaları önlemek için gerekli adımlarını sağlamak amacıyla toplandık.
Amacımız kimseyi suçlamak ve iddia ortaya atıp zan altında bırakmak değil.
Şeffaf ve tarafsız rapor hazırlayan Ulaştırma Bakanlığına teşekkür etmek gerekir.
Burada bir ilk yaşanıyor. ilk defa bir kaza raporu şeffaf hazırlanarak kamuoyuna sunulmuştur.
Kendimiz dışındaki unsurların değerlendirmesine katılmayacağız.
Uçuş emniyetinin sağlanması için her kesime eşit mesafedeyiz” dedi ve sözlerini şöyle noktaladı, “"EGPWS faal olsaydı, bu uçak bu kazayı yapmayacaktı. Bunun çalışmaması bu kazanın bu şekilde sonuçlanmasına sebep olmuştur."
Ardından söz alan TALPA hukuk danışmanı Yaşar Öztürk ise:
“Çalkantılı günler yaşadık herkes merak etti. 7 Aralık 1944 uluslar arası Sivil Havcılık anlaşması ICAO Anex 13’te uçak kazalarıyla ilgili rapor nasıl hazırlanır çalışma usulleri ve standartlar bellidir.
2920 sayılı Türk Sivil Havacılık kanununa göre 11. maddede kazalar düzenlenmiştir. SHY 13 yönetmeliğinde de uluslar arası ICAO’nun 13 numaralı ekindeki hükümler vardır.
Sivil hava araçları kaza yönetmeliğinde ilgili hüküm, kazanın nedenleri ve oluş sekilerlini açıklığa kavuşturmak can ve mal güvenliğini sağlamak tekrarını önlemek, olayı teknik bakımdan araştırma ve incelenmesini hükmeder.
Kusur araştırmak Anex ve SHY 13’ün konusu arasında yoktur.
Rapor yönetmelikteki amaca göre hazırlanmıştır. Bu olayın sorumlusu pilotlar mı bakım personeli mi otorite mi kötü hava mı…
Araştırmayı yapan, bağımsız ve sınırsız yetkili olacaktır.
Ulaştırma Bakanlığı’ndaki yetkililer de uzman kişilerden oluşur ve rapor sadece Ulaştırma Bakanına verilir.
Açıklanmayan özel bilgiler vardır. Kazayla ilgili kimseye bilgi aktarılamaz. Anex 13’e göre kazayla ilgili yönetmelikte bu kişiler belirleniyor. 11 kişiye kadar uzman görevlendirilebiliyor.
Bu rapor kazanın nedenlerini bulup başka kazaları önlemek için kullanılabilir.
Olayla ilgili delil olarak da kullanılabilir ama mahkemede delil olarak kullanılamaz
Kazalardan pilotlar sorumlu tutulmamalı. Çünkü o bütün yeteneğini kullanarak o uçağı uçurur ve kendi canı da olduğu için pilotların kazalardan soyutlanması üzerinde çalışmalar yapar.
Bir hava kazasında tek değil birçok unsur var. Bunlardan sadece bir tanesi pilot. O kişi orada uçarken her tür sorundan uzak olması gerekiyor. FAA’da bununla ilgili hüküm var. Pilot evdeki, işteki sorununu halletmemişse uçmamalıdır. Ben uçuşa elverişli değilim diyerek uçmayabilmelidir.
İşe girerken tek yanlı ağır şartnameler de pilotların akıllarında soru işareti oluşturur. Ve uçmaya mecbur kalır. Arızalı uçağa binmem diyemiyor.
Serhat kaptan FDR çalışmadığı için yıllar önce ben uçmam demiş ve uçmamış. Çünkü o zaman ağır sözleşmeye imza atmamıştı. Bunun düzeltilmesi gerekir. Sağlam beyinle düşüncesiz uçmayan pilotlara çoluk çocuğumuzu teslim ediyoruz. Bu herkesi ilgilendiren bir konu.
Levent Hüryol ise görüşlerini şöyle aktardı:
Zaman baskısı olabileceği göz önünde alınarak sunum eşliğinde kısa bir açıklama yaptı.
22 lokal iniş saati olmasına rağmen 23.40’a ertelendiği daha sonra da 00.55 e ertelendiği biliniyor. Bu zaman baskısını vurgulamak için bir gösterim.
Zaman baskısı insan hatasını 11 kat artırıyor. Isparta kazasına baktığımızda bunu da görebiliriz.
Yoğun program yüzde 53 yavaş yer hizmeti geciken yolcu sorunları ile ilgilenme gecikme hava trafik kontrol yoğunluğu arızalı alet hava durumu yüzünden artan is yükü…”
Yorumlar Tüm Yorumlar (11)