Memur, öğretmen ve bazı işçi sendikalarının yetkilileri, KKTC’nin bayrak taşıyıcısı Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın (KTHY) bugün içinde bulunduğu duruma, kötü yönetim ve siyasilerin şirketi “oy arpalığı” olarak gören yanlış politikaları sonucu geldiğini belirterek, “Bir bedel ödenecekse onlar ödesin” dedi. Sendikacılar, özelleştirmeye de karşı çıkarak KTHY’nin mutlaka kurtarılması gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen), Emek-İş ve Hür İş Federasyonu yöneticileri, şirketin batma noktasına gelmesindeki bir diğer önemli faktörün KTHY ile aynı saatlerde verilen uçuş izinleri olduğuna işaret etti. KTHY’nin özelleştirilmesi ve elden çıkarılması için son yıllarda bilerek yanlış icraatlar yapıldığını öne süren sendika başkanları, hükümet, KTHY yönetimi ve sendikasının bir masa etrafında toplanıp şirketin kurtarılması için kararlar üretebileceğini söyledi.
“İlerisi düşünülmedi”
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, devlete ait bir kurum olan KTHY’nin bir zamanlar ülkede tekel durumunda ve kar eden bir kurum olduğunu, ancak ileriyi düşünerek hareket edilmemesinden dolayı bu duruma düşürüldüğünü söyledi.
Hükümetin bugün yapmaya çalıştığının, şirketin zarar ettiği gösterilerek birilerine satılması olduğunu ifade eden Şener Elcil, milli hava yolunun kapatılıp devredilmesini kesinlikle istemediklerini söyledi.
Siyasilerin şirkete aşırı istirham yaptığını, bugüne kadar şirketin yönetimine atananlara yüksek maaşlar verildiğini ve değişen dünyaya göre yenileme yapılmadığını anlatan Elcil, KTHY’nin bugün ciddi bir kriz içerisine girdiğini belirtti.
Elcil, krizin önlenmesi için zamanında tedbir alınmadığını ve hükümete gelenlerin tümünün Türkiye’den döviz bazında alınan yardımları repoya yatırarak buradan elde etikleri karlarla şirketi idare etmeye çalıştıklarını ifade etti.
Türkiye’deki özel hava yolu şirketlerine ülkemize ve ülkemizden de dış ülkelere KTHY’nin uçtuğu saatlerde uçuş izni verilmesinin şirketin sonunun gelmesinde en önemli faktörü oluşturduğunu da işaret eden Elcil, “Bu KTHY’de rekabet şansını azalttı. Şirket daha fazla zarar etmeye başladı.” dedi.
“Günübirlik kararlar aldılar”
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Adnan Eraslan, KTHY’nin bugünlere gelmesindeki en önemli etkenlerin siyasetçilerin günü birlik aldığı kararlar ve yönetime atanan tecrübesiz kişiler olduğunu söyledi.
KTHY’nin zarar etmesinde çalışanlarının hiç bir suçu olmadığı halde zararın diyetinin çalışana çıkarılmaya çalışıldığını ifade eden Eraslan, “KTHY ile diğer özel şirketlere aynı saatte uçuş izini verilmesiyle şirket yolcuları diğer uçaklara kaymış ve mali zarar tablosu çok yükseltmiştir. Bize göre siyasetin atamış olduğu kişilerin beceriksizliği ve siyasetin özel şirketlere vermiş olduğu özel uçuş izinleri ve gereksiz dönemlerde uçakların belirli noktalara kaldırılması şirketin batmasına neden olmuştur” diye konuştu.
Şirketin kapatılmasının asla doğru olmadığını, siyasetçilerin kendi yanlışlarının faturasını bugün çalışana ödettirilmemesi gerektiğini belirten Eraslan, “Burası devlet ise ve bunu iddia ediyorlarsa, bu devletin milli hava yolu olur. Bu gibi yapıların iyi incelenmesi gerekir. İngiltere’de British Hava Yolları bir dönemde büyük sıkıntı yaşadı ve İngiltere hükümeti hava yoluna değişik yöntemlerle katkı koydu ve hava yolunu kurtardı” diye konuştu.
“KTHY kapatılamaz”
Kamu – Sen Başkanı Mehmet Özkardaş, KTHY’nin ülkemizin dışa açılan bir penceresi ve milli hava yolumuz olduğunu söyledi.
KTHY’nin rekabet ve kalite açısından da bir denge unsuru olduğunu, ülkeye yaptığı katma değer dışında istihdam yaratan bir değer konumunda bulunduğunu ancak iyi yönetilemediğini ve siyasilerin “oy arpalığı” olduğunu ifade eden Özkardaş, son 5-6 yılın CTP döneminde şirketin çok kötü yönetildiğini, uçakların bakımı için Türkiye yerine Singapur ile anlaşma imzalandığını ve milyonlarca doların havalara atıldığını ifade etti. Özkardaş, “Bir uçak motoru bakım için başka bir uçağa yüklenip gidecek. Onun yanında ekibi de gidecek ve uçuş da yapamayacaklar. Dünyanın parası da boşa harcanacak. İzaz ikramlar ise ‘ahbap- çavuş’ ilişkileriyle idare edildi” diye konuştu.
KTHY’nin yapılan yanlışlarla batma noktasına getirilip bugün tasfiye veya özelleştirilmesinin gündeme geldiğini, kötü yönetimin faturasının çalışanlara çıkarılmaya çalışıldığını belirten Özkardaş, KTHY’nin özelleştirilmesine veya birilerine peşkeş çekilmesine karşı olduklarını vurguladı. Özkardaş, şöyle konuştu:
“Eğer, KTHY’yi turizmle uğraşan 6-7 firma devralmak veya ortak olmak istiyorsa onlar da bazı şartlar ortaya koyacaklar. Ama her halükarda KTHY’nin kapatılmaması için hükümet edenler, ilgili sendika ve sivil toplum örgütleri bir araya gelip bir çıkar yol aranmalıdır. Çalışanlar fedakarlık etmeye hazırdır, yapıyorlar da.”.
“Çiftlik olarak kullanıldı”
KTAMS Başkanı Ahmet Kaptan, KTHY’nin Kıbrıs Türkü’nün öz malı olduğunu ve yıllarca siyasilerin bir çiftlik olarak kullanıldığını, bunun faturasının ise bugün çalışandan çıkarılmaya çalışıldığını söyledi.
KTHY ile ilgili bir fatura çıkacaksa yıllarca şirketi yöneten tüm siyasilerin aldıkları kararların yargılanması ve onların cezalandırılması gerektiğini kaydeden Kaptan, “Çalışanlar anayasanın kendilerine vermiş olduğu iş hakkını kullanarak ve ailesini geçindirme adına iş arıyor ve bu imkan da kendilerine verildiği zaman alın terini emeğini ortaya koyarak çalışıyor. Yıllarca parti ocaklarından insanlara sözler verilir ve insanlar işlere alınır, sonra da ‘ne yapalım kapatıyoruz’ denilmek istenir” diye konuştu.
KTHY’nin bugün bu noktaya getirilmesinin planlı ve programlı bir iş olduğunu ifade eden Kaptan, “Sırf özeldeki birkaç sermayeciye peşkeş çekilsin diye şirket bu durumlara getirildi” dedi.
Tasfiye olmaz
Emek- İş Başkanı İsmail Özbarış da, ülkenin milli hava yolu konumundaki KTHY’nin kapatılmasına kesinlikle karşı olduklarını söyledi.
KTHY’yi elden çıkarma, devretme veya kapatmanın devletin kendi kendini inkar etmesi demek olduğunu ifade eden Özbarış, KTHY’nin kendini idame ettirebilmesi için yer, teknik ve ‘catering’ bölümlerini kurması gerektiğine işaret etti.
Özbarış, KTHY’nın 30-40 milyon dolar birikmiş parasının ve yaptığı operasyonlarda kar oranlarının bir birini dengelediğini ifade ederek, “Çünkü borsada bu para duruyor ve faiz getirip gelir elde ediyordu. Bu dönemde şirket başa baş bir durumda idi. KKTC, KTHY’yi devraldığı gün elindeki parayı inkişaf sandığı kanalı ile verdi” dedi.
Ülkemize yolcu getiren özel uçak şirketlerinin sayılarının geçtiğimiz yıllarda artırıldığını belirten Özbarış, “Özel havacılık şirketlerine KTHY ile ayni saatlerde uçuşlar verilmemesi gerekirdi. Verilmeden önce hava yollarının kendini idame ettirmesi yönünde büyük sıkıntı yaşayacak yönündeki uyarılar da dikkate alınmadı. Şirketin daha iyi şartlara gelmesi için önlemler alınması gerekirken bunlar yapılmadı ve sanki hava yollarını batırma operasyonu düzenlendi” diye konuştu.
“Siyasiler bu duruma düşürdü”
Hür İş Federasyonu Başkanı Yakup Latifoğulları, yönetiminde siyasilerin doğrudan doğruya müdahil olmasının KTHY’nin kötü duruma gelmesindeki en önemli neden olduğunu söyledi.
KTHY’nin milli hava yolu ve devletin malı bir şirket olduğunu ifade ederek kesinlikle kapatılmaması gerektiğini kaydeden Latifoğulları, tüm ülkelerde havacılığın sıkıntılı döneme girdiği zaman devletin hava yollarına katkı koyarak idame ettirilmesini sağladığını söyledi.
Latifoğulları, devletin KTHY’ye katkı koyması gerektiğini ancak bu yapılırken haliyle yönetimin profesyonel yöneticilere devredilmesi gerektiğini söyledi.
(Kıbrıs Gazetesi)
Yorumlar Tüm Yorumlar (13)