16 Şubat 2015, Pazartesi

Ali bey öncelikle çok teşekkür ederiz bu konu için. Şirketlerdeki planlama ve yasal olmayan değiştirilem kağıt üzerinde usulsüzlük yapılan o kadar emniyetsiz uçuş var ki. Ama dünyanın en vasıfsız ve aciz shgm biz de olduğu için bunlar göz ardı ediliyor. Pegasusu bir incelese görücek ki bı şirketin uçuş yapmaya bile hakkı yok!
Kaptansın diye f/o yu neden kanser riskine sürüklüyorsun? "Sağlığı elvermiyorsa o işi yapmasın" diyen şahıs.. Hatta densiz.. Sen bir pilotun ne gibi sağlık sorunlarıyla başbaşa mesleğini yaptıgını bilir misin? 50 çeşit kanser riskiyle o işi yapar. Ve hiçbir kaptan kokpitte sigara içme lüksüne sahip değildir f/o nun rızası olmadan. Oldu o zaman kendin kullan uçağı madem bu kadar bencilsen..
FO rumuzlu arkadas mimlenme konusunda gayet guzel yazmis.. Evet hakli ne yazik ki !! Eger sigara icmeyen bir FO san ve tiryaki olup da kokpitte sigara icmeyi her bir 10 dk da yak bi cigara ya donusturmus kpt larla ucmaya mecbursan ve bu sigara konusunda hakli olarak sikayetci oluyorsan mimlenirsin kardesim!! Sana eziyet ederler .. Hic birsey yapmasalar , kabin ekibini , ucakta seyahat eden tur yetkilisini , istasyon mudurunu vs vs kokpite sigara icmeye cagirip yine sana eziyet ederler.. Bunun stresi mtresi olmaz beyler !! Kot olmak ben herseyi yaparim demek degildir !! Medeni degilsen kurallara uymuyorsan ök.. zûn tekiysen yapacak birsey yok tabiki ..bu bir saglik problemidir . Zevk aliskanlik stres vs soz konusu olamaz. Biri zevk alacak diye digeri mecburi ve metazori olarak SAGLIGI RISK aliyorsa bunun daha tartisilacak bir yeri yoktur .
Yegenim gibi yazan beyefendi.Yegeniniz uçak kullanacak kadar olgun bir yaştada, uçuşta yaşanılanları gelip aile meclislerinde anlatacak kadar ufalmışmı.Arkadaş sağlığının elvereceği mesleğe yönelsin hafiften.Zira bu davranışıyla bu mesleği yapacak kadar olgunlaşamadığını gosteriyor.
"Dilimiz varmıyor ama maalesef adalet sisteminde uzaktan kumandalı işler dönüyor havası esiyor." zaten oyle olmasaydı düşen ısparta uçağı olayında üç kuruş ucuz olsun diye yetersiz olduğu herkesce bilinen world focus uçağını kiralayan ne atlasjet sahibi, yönetimi vs, ne shgm yöneticileri ve world focusa izin veren imza sahibi hiç kimse kalabilirmiydi? maasallah siz o dönemde hangi tarafta olduğunuz herkesin gözü önündeyken şimdi bunları yazabiliyorsunuz. onlarca kişi ölmüş, ortada suçlu yok. hatta şu kadarını yazayım, o kazada WF un yetersizliklerinden korkup atlasjete gecen kabin ekibinden bir arkadaş, şans eseri yine o günkü uçuşa atanıyor ve korkup kaçtığı kaçınılmaz sona yakalanıyor. bir kabin memurunun bile haberdar olduğu eksiklik ve yetersizliklerden atlasjet sahibi, yöneticisi teknik ekibinin habersiz olması mümkün mü??? ya shgm yetkililerinin?? hepsi dışarıda geziyor, kızcağız toprağın altında... siz bunlara ses çıkarabildiniz mi ki şimdi adalet sistemini sorguluyorsunuz??
Mahkeme sonucu cikmadan her firma teminat mektubu hazirlayabilir bunda herhangi bir gariplik yok ki. Sonuc lehte cikarsa mektubu teslim eder, aleyhte cikarsa mektubu bankaya iade eder.
Shgm'yi pervasızca eleştireceğinize biraz da kendi yaptığınız usulsüzlüklere baķın. Konu Shgm olunca ağzınızın dolusu yazıyorsunuz.
Ali bey, MyJet ile gelişme var mı??
Ali bey biz çok dik duran SHGM yönetimi biliriz ve onlarla birlikte çalışma onuruna da nail olduk. Şimdiki yönetimin bu tür olaylara karşı geçmişte SHGM yönetimlerinin neler yaptığına bakması yeterlidir.
Sana hep söylüyorum kaynakların sağlam değil. Senin havacılık sektöründeki haber kaynakların hep kendilerine çalışır. Çünkü o kaynaklarının tek derdi var ne yapıp edip illaki bir makama gelmek yada şu andaki makamlarını garantiye almak. Onların işi gücü iş üretme değil laf üretme ve dedikodu üzerine gelecek kurmaktır. Gelelim Orhan Birdalın vekillik adaylığına...bence Sayın Birdalın konumu ve makamı 20 tane vekillikten daha değerli. Ayrıca Sayın Birdalın şu anki konumu ile Ülkemize çok faydaları olacaktır. Kendisi tam bir vatan evladı. Çalışma ahlakı o kadar düzgünki zırh bürünmesine gerek yok. Ayrıca DHMİ camiasında ellerini ovuşturup biran önce gitsede istediğimiz gibi at oynatıp istediğimiz kadroyu kurarız diye bekleyenler hayal kırıklığına uğradılar. Hevesleri kursaklarında kaldı. Özellikle bir iki kişi varki sanırım mide spazmı geçirmişlerdir. (Unutmayın İsteyen Değil İstenilen Adam Olacaksın.)

YENİ TÜRKİYE'DE YENİ SHGM OLACAK MI?

Özellikle son aylarda popüler söylem haline getirilen "YENİ TÜRKİYE" sloganına "YENİ SHGM" olacak mı diye sormak istiyorum. Nedenlerini izah edeceğim. Bu hafta, geçen hafta yazmış olduğum yazıya yorum gönderen bazı fanatiklere de kendi dillerinde cevap vereceğim.

Haftalar önce "Türk Sivil Havacılığını Kim Koruyacak" başlığı altında bir yazı yazarak, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün, havacılık sektörümüzün haklarını koruması açısından etkisiz ve yetersiz kaldığını ifade etmeye çalışmıştım.

Geldiğimiz noktada görüşlerimin ne kadar da doğru olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.

Atlasjet-Zagrosjet arasıdaki problemi bilmeyeniniz yok. Ama problemle ilgili bilmedikleriniz var maalesef.

Konunun sadece Atlasjet özelinde değerlendirilmesini de istemiyorum. Herhangi bir şirketimizin başına da gelebilirdi bu olay. Keza yıllar önce Onur Air bu tür bir haksızlıkla karşı karşıya gelmiş ve ben o konuda da dik duruşumu göstermiştim. Şahabettin Bolukçu, Topa Bilgetin Toker, Barış Tozar canlı şahitlerimdir.

Atlasjet-ZagrosJet arasındaki soruna SHGM'nin halen sessiz kalmasını, mütekabiliyet çerçevesinde karşılık vermemesini anlayamıyorum. Ve yine soruyorum; Kendine dermanı olmayan bir ülkenin sivil havacılık otoritesi, Zagrosjet gibi bölgesel bir şirket için Türk sivil havacılığını hiçe sayıyorsa, onları alkışlamak istiyorum.

Türkçesi şu; "Türk sivil havacılık otoritesini takmam. İki ülke arasındaki havacılık anlaşmalarını tek taraflı uygularım". Biz buna layık bir ülke miyiz?

Arkadaşlar,

Yazdığım yazıları, eleştirilerimi ağır bulanlar var. Ama "dik dur, hep yanındayız" diyenler diğerlerinden fersah fersah daha fazla. Dolayısıyla sektör adına yazmış olduğumuz yazıların bir dayanağı ve düşünce harmanlaması olduğunu gözden kaçırmamanız gerekir.

Atlasjet-Zagrosjet hadisesinde, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün etkisizliğini yazmak kadar doğal bir durum yoktur.

Türkiye Cumhuriyeti adalet sistemini de anlamak mümkün değil. Bir bakıyorsunuz savcı "kavuşturmaya gerek yok, önce gitsin borcunu ödesin" manasında bir karar veriyor, öte yandan bir başka mahkeme aksi karar veriyor. Üstelik bu kararın verileceği önceden kesinleştirilmiş ki verilen teminat bedeli önceden yatırılmasına rağmen "verilen ihtiyati tedbir kararı" şeklinde ibareli bir işlem göze çarpıyor.

Bu ibare izahata mahkumdur. Dilimiz varmıyor ama maalesef adalet sisteminde uzaktan kumandalı işler dönüyor havası esiyor.

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün derhal misilleme yapması gerekir. Aksi taktirde dünyanın hiçbir yerinde hakkımızı savunamayız ve isteyen istediği gibi hareket etmeye başlar.

Yazımın başlığında belirttiğim gibi yeni Türkiye içeriğinde yeni SHGM olacak mı?

Mesela, teknisyenlere sahte lisanslar verdirmeyecek bir SHGM görecek miyiz?

THY güdümlü bir SHGM'den çıkıp, özel sektörü de koruyup kollayacak bir SHGM yönetimine kavuşacak mıyız?

Atlasjet ve diğer şirketlerimiz gibi, şirketlerin yaşadığı sıkıntıları bertaraf edecek, anında müdahale edecek bir SHGM görecek miyiz?

Dileğimiz, sektörün dilediği gibi bir SHGM'nin olmasından yana.

Şimdi dilerseniz geçen haftaki yazımla ilgili bir iki çift söz söylemek isterim.

THY Genel Müdürü Temel Kotil'in atmış olduğu imzayı eleştirmiştim. Allah aşkına bu imzanın savunulacak neresi var? Belgeye sahte diyen mi ararsın, eleştirimize hazmedemeyen mi dersin, birkaç kendini bilmezin attığı yorumlar kendine insan diyenlere yakışmaz. Belgeye sahte diyen şahıs gidip savcılığa baksaydı keşke. Ve çok merak ediyorsa Temel Kotil'e sorsaydı.

Bu sahte diyen arkadaş çok sahte işler yapmış belli. Bu yüzden biraz doğruluğa dürüstlüğe yönelse kendisi açısından iyi olacaktır.

Temel Kotil'i eleştiriyorsak bildiklerimiz çerçevesinde eleştiriyoruz.

Bir başka konuya da değinip bu hafta da vaktinizi çalmadan yazımı bitirmek istiyorum.

Geçtiğimiz hafta istifalar bekliyorduk. Örneğin Orhan Birdal istifa edecek diye biliyorduk. Ama ne benim beklentim ne de başkalarının beklentisi gerçekleşmedi. Kaynağım beni yanıltmış olmalı ki paylaşımımız doğru çıkmadı. Bu sebeple kendi adıma Orhan Birdal istifa edecek dediğimiz için özür diliyorum.

Lakin şu durumu kendime anlatamıyorum. Acaba Orhan Birdal vekillik için garanti alamadı mı? Böyle ise yerinde olsam bende aynısını yapardım.

Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan'ın istifa etmesi için Orhan Birdal'a baskı yaptığı da dillendirildi.