09 Mayıs 2016, Pazartesi
Çetin ÖZBEY
Çetin ÖZBEY [email protected]
  • Linki okuyup görüşünüzü almak isterim, yazınızda sistem'den bahsettiniz, belki bir sonraki yazınızda sistem hakkında daha derin yazarsınız. /Saygılar http://www.dusunbil.com/haberler/felsefe/bertrand-russell-calismak-abartilmis-bir-erdemdir.html
  • Kendimize gelişmiş,ileri gitmiş ülkeleri örnek almalıyız bir bakan'ın cephanelikte meydana gelen patlama için (onlarca askerimiz şehit olmuştu) ''böyle şeyler afganistan'da,pakistan'da da oluyor'' diye beyan ettiği yerleri değil. Dolayısıyla adamlar eğitime,teknolojiye,sanayiye,bilime,spora,sanata,insana,adalete,hukuka nasıl yatırım yapıp,uyguluyorlar bunları incelememiz,örnek almamız lazım ama işimize gelmiyor. Geçmişten günümüze ülkemizde, olması gerekenler değil olmaması gerekenler yönetici oluyorlar sonuçta biat,şükür,sömürü,hak yeme,adaletsizlik ortada. THY'nin eski fırıncı ykb'si, havacılığı 6 ayda öğrenci gibi ders çalışarak, hemşehrisi fındıkçı ceo'da işe yeni aldığı genç arkadaşlarıyla internetten öğrendiğini açıklamıştı. Özel kalem müdürünü güvenlik başkanı yapanlar,thy'nin uçuş güvenliğinde 60 büyük firma içinde 49. sırada olmasını dış mihraklara bağlıyorlardır her zamanki gibi. Dediğiniz gibi tübitak'ın başına hayvanat bahçesi müdürünü getiren kafa heryerde sonuçta ortada.
  • Yanlış adamları yanlış pozisyonlara getirdiğiniz zaman sonuç World Focus Havayolları olur. Bakıyorum da hala, inatla bu şirketten atılan ve hiç bir düzeyde yabancı dil bilgisi olmayanlar kaptı kaçtı usulü ile çalışan havayollarında işe alınırlarken; ipliği iyice pazara çıkanlar ise kapağı Arap ülkelerine veya Afrika'ya atıyorlar. WF Havayollarında bu tür beceriksizlik örnekleri iel meşhurdur. Özellikle de sokakta iş arayan ve körlerin bulunduğu yerlerde tek gözlü olanlar. Aslında tek gözleri de bozuktur ama, burası Türkiye. İdare edin işte.
  • Ülkemizdeki kurumlara,şirketlere büyük çoğunlukla kaliteli,bilgili,tecrübeli,işin içinden gelenler yönetici yapılmıyorlar ya da olamıyorlar maalesef. Geçerli akçeler hemşehricilik,partidaşlık,eş,dost,akraba olmak vs.Hiçbir bilgisi,tecrübesi vs olmayan adam birinin yeğeni,oğlu vs diye bir şirkete girip de direk ya da 3-5 ayda yönetici olabiliyorsa o şirketten ve çalışanlardan hayır gelir mi? Çalışan hangi motivasyonla çalışabilir ve böyle yöneticilerin sisteme ne gibi faydaları olabilir? Gelişmiş ülkelerde yöneticiler çoğunlukla aynı sektörden yetişmedirler. Yani havacılık sektöründe yöneticiyse sonrasında gidip komünikasyon şirketine yönetici olması zordur. Şirketler yöneticilerini kendileri yetiştirirler yani bizdeki gibi torpil vs yoktur o yüzden de ileridedirler biz de geride! Profesyonellik ülkemizde yoktur! Mesela lufthansa ceo'su işe girdikten 24 sene sonra çeşitli bölümlerde yöneticilik yaparak,işe girdiğinde iktidar olan parti iktidar değilken ceo olmuştur aynı bizdeki gibi !
  • bizim sevgili ve değerli yöneticilerimize ayıp ediyorsunuz. onlar bizim yol gösterenlerimiz. sahi bizi bu çukura kim itiyor.

Sektörümüzün Şövalye Ruhlu Yöneticileri (?)

“ PIN Araştırma ve Adisa Danışmanlık ” bürosu tarafından toplam 15.635 çalışan ile yapılan anket çalışması sonuçlarına göre yöneticilerin % 40’ ı çalıştıkları şirketlere bağlı ve de motive değiller. Araştırma sonucu böyle diyor. Bu durumda denek olan yöneticilerin yanında görev yapan diğer çalışanların da kuruma bağlılıklarından bahsetmek tabii ki çok zor. Hem şirkete bağlı hem de yüksek motivasyonla çalışan ve “ Şövalye “ tabir edilen yöneticilerin oranı % 60 çıkmış bu araştırmada. Uzmanlar bu oranının gemiyi yüzdürmek için yeterli olmadığını söylüyorlarmış. Tabii ki bu yaklaşımda çok önemli diğer bir sorun ise, çalıştığı şirkete kendisi bağlı olmayan ve düşük motivasyonla görev yapan yöneticinin çalışanını nasıl yüreklendireceği? İşverenin tutumundan ötürü yöneticilerin kendilerini özel hissetmedikleri bir hakikat. Yapılan araştırma dışında iş yaşamında edindiğimiz kanaat de bu yönde. Üst yönetimin bizzat terfii ettirdiği ve üst kademelere yönetici olarak taşıdığı bu insanları adeta kıdemli uzman olarak gördükleri ve onlara da bunu hissettirdikleri bir hakikat. Zira yöneticilerimizin büyük bir bölümü bilfiil günlük iş yapıyor. İnsan Yönetimi, şirket stratejilerinin geliştirilmesine katkı sağlamak gibi yöneticiliğin asıl görevleri onların ilgisini çekmiyor deniliyor yazıda. ( Konu Hürriyet Gazetesi. İnsan Kaynakları ekinde Sn. Burcu Ökçelik Sözer tarafından işlenmiş ve bu yazı)

Her ne kadar söz konusu araştırma 15.635 çalışanın bilgisine başvurarak yapılmış ise de bu tür araştırma sonuçları denek olarak seçilen sektöre, şirkete ve asıl denek olan çalışanlara göre büyük değişkenlik arz ediyor.  “ PIN Araştırma ve Adisa Danışmanlık ” tarafından yapılan araştırma sonuçlarını, daha önceki değerlendirmelerden elde edilen bulgularla karşılaştırabilmek fikir / görüş üretebilmek amacı ile internet bazında araştırdımsa da maalesef bu bilgilere ulaşamadım. Bir konuda kesin görüşüm var ki, bu araştırma yapılırken anketör şirket bizim sektöre uğramamış ve hatta yakınından bile geçmemiş. Zira bizim sektörde toplam yöneticilerin % 60’ nın “ Şövalye Ruhlu  “ olabileceğini düşünemiyorum veya “Şövalye Yönetici “ kelimesinin anlamını doğru bilmiyorum. Yöneticiliğin asıl görevlerinin onların ilgisini çekmediği de bir hakikat. Bu resme diğer bir zaviyeden de bakmak gerekmez mi? Bir yöneticinin terfiine, maaş artımına, şirketteki işinin devamlılığına karar veremediği bir çalışanın üzerindeki etkisi ne kadar olabilir ki? Sektördeki ana sorun bu. Bu hakikatin yaşandığı şirketlerin yönetici ve çalışanları bu hususun doğruluğunu yakından bilirler. Bilirler ama daha iyi bir iş bulmadan bunları ifade edemeyecekleri de bir hakikat. Sonuç olarak benim yakından tanıdığım Şövalye ruhlu Yöneticilerin ellerinde patronların mızrağı ve kalkanı var. Mızrağı kimlere karşı kullandıklarını / kullanacaklarını ise varın siz düşünün. Başka bir deyişle bizim yöneticilerdeki bu  mızraklar değişik. Hepsi, teknolojinin son ürünü.  Uzaktan kumandalılar.

Evet, ben gazetelerin IK sayfalarının ve de İnsan Kaynakları konulu neşriyatların kendi çapımda iyi bir takipçisiyim.  Çalışanların büyük sorunları var. Sadık bir bir okur olarak sorunlu olan sektörlerin özellikle sorunlu olan şirketlerinin çalışanlarının denek olacağı araştırmalar ve anketler organize edilmesini bu sayfaların ve neşriyatların yöneticilerinden beklemenin hakkım olduğuna inanıyorum. Tabii iki her şirket için ayrı bir çalışma yapılması mümkün değil. Bu araştırmalar sektör bazında yapılabilir. Örneğin  “ Sivil Havacılık Sektörü “.  Çalışmanın gizliliğinin garantisi de verilirse % 60 oranındaki “ Şövalye Ruhlu Yönetici “ varlığının bazı sektörler için hayal olduğu görülecektir. Tabii ki sektörde İnsan Kaynakları ile ilgili müspet uygulamaları olan kuruluşlarda mevcut.  Pek ümitlenmek istemiyorum ama belki konuların yüksek tirajlı neşriyatlarda yalnız sektör belirtilerek, şirket ismi verilmeden yayınlanması bile konuların bir şekilde ayyuka çıkacağını düşündürür ve belki de küçük bir şeylerin düzeltilmesine de neden olabilir. Bizler de buna da şükür deriz.

Sistem;  Kendisine Uygun İnsanı Her Zaman Yaratır.

Bu yazı 2004 yılında “ Sistemin Adamları “ başlığı ile yazılmış ve bir mecmuada yayınlanmıştır.. 2016 Mayıs ayı başında İlave edilen cümleler yatık karakterle ve bold olarak şekillendirilmiştir.

Bir Patrona bir de tepedekilere bakın. Ve de en yakınlarına. Aynı malzemeden aynı üretim bandının mamulleri gibi görünüyorlar değil mi?

Bu aralar örnekleri çoğaldığı üzere bazı insanlar var. İçinde bulundukları sistemin adamı gibi görünmek için özel gayret sarf ederlerken etrafı, kimi nasıl zedelediklerine de hiç dikkat etmeyen.. Sistem içindeki mevcudiyetlerinin devamlılığını ve etkinliklerini ancak bu yöntemle sağlayabileceklerini çok iyi bilirler. Onlar için önemli olan yalnız kendileri ve yakın çevreleridir.         

Bazı sistemlerde ise,  yerleşik, ev sahibi görünümünde “ sistem adamları” mevcut. Herkes tarafından çok iyi tanınır, bilinirler. Hareketlerinden tutum ve konuşmalarından bu bilinilirliğin onlar açısından ne büyük bir övünç kaynağı olduğunu hemen anlaşılır. 

Yaşamda ve gazetelerde her gün onlarca örneğini görebilirsiniz, her zaman olduğu üzere sistemlerin kendilerine uygun insan arayışı hiç sonlanmıyor.

Daha çok Politik yaşamda, iş yaşamında her yerde sıkışacak bir yer bir köşe bulurlar kendilerine. Sıkışırken de kendilerine daha geniş yer açmak için etrafındakileri yaralar, belerler. Hani bir sandalyeye iki kişiyi oturtmaya kalkarsanız biri kendine yer açmak için diğerini poposu ite ite yere düşürür ya. İşte o misal.

Sıkışırlar, kendilerine köşe bulurlar dediğime bakmayın, inanılmaz büyük yer kaplarlar sistem içinde. Zira adetsel fazlalıklıkları vardır. Fazladırlar zira sistemin onlar için çalışmaya mecbur olduğunu düşünürler. Sadık görünürler. Değillerdir. Sürekli savunurlar sistemi. Ta ki o sistemin değişeceğini anlamalarına kadar. Bunun en yakın örneğini sektörümüzün bir şirketinde yaşadık. En kuvvetlisiydi. Toz kondurulmuyordu ona. Bir şekilde gitti ve unutuldu.

Bu türler tıpkı dört yol ağzı gibi görürler kendilerini. Her yol, her şey onlardan geçer. Ve de her şey onlarda biter. Hakikat bu değil ama, sistemin işleyişi diğer insanları maalesef böyle düşünmeye iter ve de inanırlar düzenin böyle olduğuna.

Sistemin adamı olmak kötü bir şey mi? Varlığı sisteme bir şeyler katıyorsa tabii ki hayır. Sistemin yolunu aydınlatıyorsa, sistem onunla gelişiyorsa yine hayır. Ama bizdeki sistemin adamlarını anlamak istiyorsanız Airporthaber’deki bazı yorumları okumanız yeterlidir. Sitede eski yazılar da mevcut. Yorumları da altında duruyor. İki sene önceden bir kaç yazıya bakmanız yeterlidir.

Bizdeki sistem adamları kendilerini her konuda, her uygulamada ayrıcalıklı görür ve sistemin kurallarını kendileri uygulamaz. Her şeyi kendilerine yontar. Tabii yakın çevreleri de bu ayrıcalıktan olabildiğince azami istifade eder. Bundan ötürüde ona kusursuz itaat hatta biat ederler. Geleceğin sistem adamları da işte bu kara görgü ile yetişir.

Ve de en kötüsü bu tutumlarından ötürü etrafın müstehzi ve hatta nefret dolu bakışlarınızda farkında da değillerdir. Adeta kördürler, Esasen kör olmaları bile hoş görülebilir. Daha da kötüsü hiç umursamazlar etrafı. Zira sistem dediğimiz işlev ve onun başındakiler  nedeni anlaşılmaz ama genetikleri ile oynandığına inandığım bu çirkin organizmalara kalkan olmuşlardır adeta..

Evet, herkes, Devletin başındakiler, İşyerlerini yönetenler kuruluşların başındakiler şunu anlayacaklar bir gün. Sistemin adamları " düzgün " olsalar, sistemin adamları " düzgün hareket etseler " sistem tümü ile daha düzgün çalışacak ve insanlar kendilerini yönetenlere, sisteme daha fazla inanacaklar ve belki de daha fazla güvenecekler. Aslında bu çok şeyi de değiştirecektir.

Ancak bir gün gelir;  bir anda kendilerini çöpte bulur bu çirkin zihniyetin temsilcisi.  Kırıştırılmış ve buruşturulmuş, arkalı önlü kullanılmış bir kağıt parçası gibi.. Bu son kaçınılmazdır. Herkes bu dünyadan geldiği gibi gider derler ya. İşte o hesap. Bu genelde geç olur ama illaki olur ve türün her örneğinin başına bir gün gelir. Kırıştırıp onları çöpe atacak olan da, sistemin içinde bu zihniyete hayat verenler olacaktır. Etrafınıza iyi bakın. Şirketlerden buruşturulup kırıştırılarak uzaklaştırılmış olanları düşünün. Onlar sisteme sadık değiller miydi? Onlar sistemin adamı değiller miydi? 

Yanlış adam seçiminin  ülke ve kurumlar açısından bedelinin ne denli büyük olduğunu bir gün anlayacak tüm kural koyucular diye düşünürüz hep.  Umutsuzluğa kapılmayalım sakın. Hatta hiç ses çıkartmadan seyredelim.  Tıpkı bu güne kadar yaptığımız gibi.

Sektörümüzün Şövalye Ruhlu Yöneticileri (?)

Yorumlar Tüm Yorumlar (16)

Bertrand Russel ~ 8 yıl önce
Linki okuyup görüşünüzü almak isterim, yazınızda sistem'den bahsettiniz, belki bir sonraki yazınızda sistem hakkında daha derin yazarsınız. /Saygılar http://www.dusunbil.com/haberler/felsefe/bertrand-russell-calismak-abartilmis-bir-erdemdir.html

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP B.RUSSEL ~ 8 yıl önce
YAZIYI OKUYAMADIM. BU GÜN BAKACAĞIM.EĞER İNGİLTERENİN ÖNDE GELEN ARİSTOKRAT AİLELERİNDEN BİRİNİN FERDİ OLARAK DOĞSAYDIM HERHALDE BENDE BÖYLE DÜŞÜNÜRDÜM.YAZIYI OKUYUNCA SİZİ CEVAPLAYACAĞIM.TEŞEKKÜR EDİYORUM.
CVP BERTRAND.. ~ 8 yıl önce
EĞER BU KİŞİNİN GÖRÜŞLERİNİ BENİMSİYORSANIZ BENİM DÜŞÜNCEM SİZİ MUTLU ETMEYECEKTİR. HER KONUDA AYNI ŞEKİLDE DÜŞÜNMEMİZ ŞART DEĞİL YA.ÇALIŞKANLIĞIN ABARTILMIŞ BİR ERDEM OLDUĞUNA İNANAN RUSSEL " AYLAKLIĞA ÖVGÜ" YÜ 1932 DE YAZMIŞLAR. BUNDAN 84 YIL ÖNCE. ZENGİN BİR ARİSTORAT AİLENİN ÇOCUĞUNUN O DÖNEMLERDE BÖYLE DÜŞÜNMESİ BELKİ NORMALDİR. ONU BİLEMEM. BU GÜNKÜ YAŞAMDA BOŞ ZAMANIN İYİ DEĞERLENDİRİLMESİNİN YOLLARINI ANLATAN BİR ÇALIŞMA OKUMAYI HEM TERCİH EDER, HEMDE REALİST BULURUM. TAKİBİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM.
Bertrand Russel ~ 8 yıl önce
Çetin bey, çalışma saatlerinizin dışında kalan boş vaktiniz ve bu vaktin efektif kullanabilmek için ne kadar uygun olduğu ile ilgili doğru orantılı olarak boş zamanınızı nasıl daha iyi değerlendireceğinize dair bir şeyler okumak daha realistik olurdu! Apronda günde 8-10 saat vardiyalı çalışan emekçiler için ve bu çalışma için işe giderken harcadığınız zamanı da düştüğünüzde (ortalama 10-12 saat varayalım) geriye kalan temel ihtiyaç (uyku vb.7-9 saat) düştüğünüzde geriye kalan 3-4 saatin (halen enerji kaldı ise) nasıl efektif ve değer katacak şekilde değerlendirilmesi için bir şeyler okuyup paylaşırsanız sevinirim. Sistemden bahsediyorsanız uzun yıllar şirketlerde yönetiilik yapmış biri olarak değil, Russell gibi aristokrat bir felsefi düşünce ile olmasa da belki endustri dışındaa da bir perspektiften düşünülmesi farklı bakış açıları geliştirebilir. Günümüz sistem modern bir kölelik sistemi olabilir mi? Saygılar.
CVP BERTRAND ~ 8 yıl önce
BR İLE İLGİLİ GÖRÜŞ İSTEDİNİZ. VERDİM ELİMDEN GELDİĞİ KADAR. SON YORUMUNUZ YAŞAMINIZLA İLGİLİ. MODERN KÖLELİĞE TABİİ Kİ HAYIR. ANCAK ÇALIŞMANIN DA HAFTADA 20 SAATE İNDİRİLMESİ BANA GÖRE HAYAL. SİZİ SEVİNDİRMEK İSTERİM TABİİ Kİ ANCAK SİPARİŞ ÜZERİNE OKUMAK PEK ZEVKLİ OLMAYABİLİR. BUNU SİZDE YAPABİLİRSİNİZ.BENİM ANLATIMIMDAN DAHA İYİ OLACAĞINA EMİNİM. İSTERİM Kİ ÇALIŞMA SAATLERİ İNDİRİLMESİN. AMA ÇALIŞANA HAKKI TAM OLARAK ÖDENSİN. BENİM TERCİHİM BU OLUR. TAKİBİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM.
bu kafaya oy'a devam ~ 8 yıl önce
Kendimize gelişmiş,ileri gitmiş ülkeleri örnek almalıyız bir bakan'ın cephanelikte meydana gelen patlama için (onlarca askerimiz şehit olmuştu) ''böyle şeyler afganistan'da,pakistan'da da oluyor'' diye beyan ettiği yerleri değil. Dolayısıyla adamlar eğitime,teknolojiye,sanayiye,bilime,spora,sanata,insana,adalete,hukuka nasıl yatırım yapıp,uyguluyorlar bunları incelememiz,örnek almamız lazım ama işimize gelmiyor. Geçmişten günümüze ülkemizde, olması gerekenler değil olmaması gerekenler yönetici oluyorlar sonuçta biat,şükür,sömürü,hak yeme,adaletsizlik ortada. THY'nin eski fırıncı ykb'si, havacılığı 6 ayda öğrenci gibi ders çalışarak, hemşehrisi fındıkçı ceo'da işe yeni aldığı genç arkadaşlarıyla internetten öğrendiğini açıklamıştı. Özel kalem müdürünü güvenlik başkanı yapanlar,thy'nin uçuş güvenliğinde 60 büyük firma içinde 49. sırada olmasını dış mihraklara bağlıyorlardır her zamanki gibi. Dediğiniz gibi tübitak'ın başına hayvanat bahçesi müdürünü getiren kafa heryerde sonuçta ortada.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP BU KAFAYA... ~ 8 yıl önce
BU GÜN SOMADA YAŞANAN FACİANIN YIL DÖNÜMÜ. ÜZÜNTÜLÜYÜZ. AKŞAM HABERLERDE SOMALILARIN FERYATLARI VARDI.UNUTULDUK, KAYMAKAMDAN BAŞKA KİMSE GELMİYOR VB..ÇOK YÜKSEK PERDEDEN HAYKIRIŞLARDI. EN ACI GÜNLERİNDE TEKMELENEN, TARTAKLANAN SOMADA SON SEÇİMİ % 40' A ÇOK YAKIN BİR OY ORANI İLE BU GÜN İKTİDARDA OLAN PARTİ KAZANMIŞTI. BİZ MİLLET OLARAK BÖYLEYİZ DESEM YANLIŞ MI OLUR. AYIPLAR MISINIZ BENİ? TAKİBİNİZ İÇİN SAĞOLUN.
cvp ~ 8 yıl önce
Neden sizi ayıplayayım üstat?Ağlamak,ezilmek,tartaklanmak,sömürülmek, biat,hakların yenilmesi milletimizin hoşlarına gidiyorsa,hesap sormamaya ve bu kafaya oy vermeye devam etsinler ne diyelim. Ben sandım ki % 60-70 oy verirler vermemişler bu da birşey belki. Bizim milletimiz bunları hak ediyor maalesef...Saygılarımla...
B-52 ~ 8 yıl önce
Yanlış adamları yanlış pozisyonlara getirdiğiniz zaman sonuç World Focus Havayolları olur. Bakıyorum da hala, inatla bu şirketten atılan ve hiç bir düzeyde yabancı dil bilgisi olmayanlar kaptı kaçtı usulü ile çalışan havayollarında işe alınırlarken; ipliği iyice pazara çıkanlar ise kapağı Arap ülkelerine veya Afrika'ya atıyorlar. WF Havayollarında bu tür beceriksizlik örnekleri iel meşhurdur. Özellikle de sokakta iş arayan ve körlerin bulunduğu yerlerde tek gözlü olanlar. Aslında tek gözleri de bozuktur ama, burası Türkiye. İdare edin işte.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP B-52 ~ 8 yıl önce
MAALESEF Kİ DOĞRU SÖYLÜYORSUNUZ. WF İLE İLGİLİ BİLGİM YOK. BUNA RAĞMEN ANLATIMINIZ GENEL ŞARTLARA UYUYOR. TEŞEKKÜRLERİMLE.
zihniyet farklı ~ 8 yıl önce
Ülkemizdeki kurumlara,şirketlere büyük çoğunlukla kaliteli,bilgili,tecrübeli,işin içinden gelenler yönetici yapılmıyorlar ya da olamıyorlar maalesef. Geçerli akçeler hemşehricilik,partidaşlık,eş,dost,akraba olmak vs.Hiçbir bilgisi,tecrübesi vs olmayan adam birinin yeğeni,oğlu vs diye bir şirkete girip de direk ya da 3-5 ayda yönetici olabiliyorsa o şirketten ve çalışanlardan hayır gelir mi? Çalışan hangi motivasyonla çalışabilir ve böyle yöneticilerin sisteme ne gibi faydaları olabilir? Gelişmiş ülkelerde yöneticiler çoğunlukla aynı sektörden yetişmedirler. Yani havacılık sektöründe yöneticiyse sonrasında gidip komünikasyon şirketine yönetici olması zordur. Şirketler yöneticilerini kendileri yetiştirirler yani bizdeki gibi torpil vs yoktur o yüzden de ileridedirler biz de geride! Profesyonellik ülkemizde yoktur! Mesela lufthansa ceo'su işe girdikten 24 sene sonra çeşitli bölümlerde yöneticilik yaparak,işe girdiğinde iktidar olan parti iktidar değilken ceo olmuştur aynı bizdeki gibi !

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP ZİHNİYET F. ~ 8 yıl önce
THY' DE UYGULAMIŞTI. YÖNETİCİ ADAYLARI YETİŞTİRİLECEKTİ. YAHU GENÇLERE BU İSMİ VERMEYİN DEDİK. DİNLETEMEDİK. ÖZEL BİR ŞİRKETTE DE BENZERİ ONLARIN GÖRÜŞLERİNE GÖRE UYGULANDI.SONUÇ YÖNETİCİ ADAYLARI ORTAYA ÇIKTI. İKİ SENE İÇİNDE HEPSİ AYRILDI. KAÇTI GİTTİ. LH CEO'SU BİZDE ÇALIŞSAYDI VE KENDİSİNDE İLERİSİ İÇİN BÖYLE BİR IŞIK GÖRÜLSEYDİ SİNEKLER VE KURTCUKLAR ÜZERLERİNE ÜŞÜŞÜR EN KISA SÜREDE ONU YER BİTİRİRLERDİ. MAALESEF SÖYLEDİKLERİNİZ DOĞRU. GALİBA BİZ HAVACILIĞI ÇOK CİDDİYE ALIYORUZ. İNSANLAR BU İŞİ 6 AYDA İNTERNETTEN ÖĞRENİYOR VE BUNU AÇIK AÇIK SÖYLÜYORLAR. BİZİ BOŞ VERİN TUBİTAKA ATANAN BAŞKANI DÜŞÜNÜN.
örnek olarak ~ 8 yıl önce
Thy'nin yönetici adayları eğitimi sonrasında yapılan sınavda 2.olan arkadaşı yönetici yapmadılar o da işi bıraktı. Torpilinin gücü yetmemiş anlaşılan! Bu adaylardan olmayan yani torpilleri çok çok kuvvetli olup böyle eğitim vs ler ile hiç uğraşmayanlardan biri de sektörel bir toplantıda kargo uçaklarında neden yolcu taşınmıyor gibi muhteşem bir soru soran ve bugun thy kargo başkan yardımcısı olan zat! Kısaca tamamıyle göstermelik,laf olsun diye yapılan bir eğitim ve sınav tıpkı thy'deki diğer işlerde olduğu gibi...
CVP ÖRNEK... ~ 8 yıl önce
TAHMİN EDİYORUM Kİ, ŞİRKETİNİZDEN DAHA ÇOK ÖRNEKLER ÇIKAR. ÖNEMLİ OLAN BU KEŞMEKEŞİN İÇERİSİNDE SOGUK KANLILIĞI MUHAFAZA EDEBİLMEK. MALUM İŞ ASLANIN AĞZINDA.
ayıp oluyor. ~ 8 yıl önce
bizim sevgili ve değerli yöneticilerimize ayıp ediyorsunuz. onlar bizim yol gösterenlerimiz. sahi bizi bu çukura kim itiyor.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP AYIP OLUYOR. ~ 8 yıl önce
BU ARAŞTIRMAYI BEN YAPMADIM. BEN YALNIZ BİZİM YÖNETİCİLERİN MIZRAKLARININ UZAKTAN KUMANDALI OLDUĞUNU SÖYLEDİM. BU DOĞRU DEĞİLSE AYIPTIR. BU AYIPTA BENİMDİR. SİZ DOĞRUMU DEĞİLMİ ONU SÖYLEYİN LÜTFEN.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000