HAVACILIK BAKANLIĞI KURULMALI

Nereden çıktı bu düşünce demeyin sakın. Birazdan açıklayacağım nereden çıktığını ve gerekçelerini. Geçen hafta Türkiye iki önemli organizasyona ev sahipliği yaptı. 10. Ulaştırma Şurası ve ICAN2009’un İstanbul’da yapılması havacılığımız adına olumlu sonuçlar doğurmuştur.

Ulaştırma Şurası’nın en heyecanlandıran kararı “kendi uçağımızı kendimiz yapalım” kararı idi. İşte beni de en çok heyecanlandıran bu açıklamalar idi.

Yıllardır hayalini kurduğum zaman zaman bazı büyüklerimle paylaştığım düşüncelerimin özüydü bu karar. Geçen yıl 8 Ekim’de Airport TV’nin açılış gecesinde yaptığım konuşmanın “ufkumuz bununla sınırlı değil” demiştim. Şimdi o zaman ne demek istediğimi açıklamak istiyorum.

2002 yılında siyaset denen hizmet yarışında yer almak için Ak Parti’den Milletvekili Aday Adayı olmuştum. Tek projem vardı. Bu proje Türkiye adına, düşündüklerimi gerçekleştirmem halinde bugünkü Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım’ın yaptığı havacılık devriminin önüne geçebilirdi. Projemin başlığı “HAVACILIK BAKANLIĞI KURULMALI” idi.

Neden bunu istiyordum. Havacılık aşığı biri olarak, dışa bağımlı bir ülke olmanın bana vermiş olduğu acıyı hazmedemiyordum. İşte bu yüzden “Havacılık Bakanlığı Kurulmalı” demiştim. Geçtiğimiz aylarda bu düşüncemi TAV CEO’su Sani Şener’le paylaşmıştım ve bana hak vermişti.

Yukarıda da belirttiğim gibi 2002 yılında siyasete heveslendiğimde Dünya Gazetesi’nde yayınlanan röportajımda bu görüşlerimi ayrıntılı bir şekilde açıklamıştım. Havacılık alanında bugüne kadar ilkleri yapmış olan Türkiye, maalesef endüstriyel anlamda hiç ilerleyememişti. Bunları görmek için kahin olmaya gerek yok. MY TECHNİC’in eski Genel Müdürü Mehmet Çeçen’in SKY Havayolları Teknik Müdürlüğü yaptığı sıralarda bazı uçak parçalarını Antalya Sanayisinde yaptırdığını duymuştum. Bir açılış sırasında kendisine bunu sorduğumda doğrulamıştı. Demek ki, istedikten sonra her şeyi yapabilirsiniz.

Türkiye olarak biz, her şeyi yapabiliriz. Ben o inancı taşıyorum. Uçak yapabilecek gücümüz de var, beyin gücümüz de var. Yeter ki inanalım. Hatta kaynak bile var.

Bugün baktığınızda havacılığımız son altı yıl içinde baş döndürücü bir hızla ilerledi. Diğer sektörlerde daralma yaşanmasına rağmen havacılık hep büyüdü ve büyümeye de devam edecek. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın bu anlamda yaptıkları her zaman taktirle anılacak ve alkışlanacak. Ancak sektörün önünü açan bu çalışmalarla birlikte devletin de endüstriyel anlamda çalışmalar yapması gerektiğine inanıyorum.

Bu ülke kimleri yetiştirmedi ki. İmam Cevheri, Hezarfen Ahmet Çelebi, Lagari Hasan Çelebi, Oflu Veli Direko, Bebekli Atıf Bey, Mehmet Fesa Evrensev, Tayyareci Fethi Bey, Sami Uçan, Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ ve daha birçokları.

İsimlerini saydığım bu insanlar havacılık adına çok şey yaptılar ama kıymetleri bilinmedi. Geçmişte kıymetini bilmediklerimizi düşünerek bugün “Uçak yapacağız” diyenlerin kıymetini bilmeliyiz.

2002 yılından önce zamanın Sivil Havacılık Genel Müdürü Serdar Cebeci, “TürkJet” projesini ortaya atarak bölgesel havacılık yapılacağını söylemişti. Bende diyorum ki, “TÜRKJET” Türkiye’nin yapacağı uçağın markası olsun.

10. Ulaştırma Şurası’nda alınan bu kararın realiteye dönmesini diliyorum. ICAN2009’da Türkiye adına önemli işlere imza atan Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’yu ve tüm Sivil Havacılık çalışanlarını da kutluyorum.

Haftaya görüşmek dileğiyle.

2002 yılında Dünya Gazetesi’ne verdiğim “Havacılık Bakanlığı Kurulmalı” röportajımı okumak isteyenler

http://www.dunyagazetesi.com.tr/haberArsiv.asp?id=92493