İtalyan asıllı yazar Donatella Piatti, Türkiyede kalış izninin bittiği farkedilince sınır dışı edildi. Bir gün nezarette tutulduğunu, polisten kötü muamele gördüğünü belirten Piatti fahişelerle aynı muameleyi gördüğünü ifade etti.
Yaklaşık 35 yıldır Türkiye’de yaşayıp, köşe yazarlığı ve televizyon programları yapan İtalyan asıllı yazar Donatella Piatti’nin pasaportundaki vize tarihini geçirdiği için sınır dışı edilmeden fahişelerin de bulunduğu nezarette bir gün tutulduğu ortaya çıktı. Piatti, yaşadıklarını Odatv isimli internet sitesine gönderdiği mektupla anlattı. Türkiye’yi terkedip ülkesine yerleşme kararı alan Piatti, “Sürgündeyim” sözleriyle başladığı mektubunda, “Eski zamanlardaki en önemli yazarlar ve şairler gibi sürgüne gönderildim. Espri yapıyorum ama boğazımda bir şey düğümleniyor. Evimi, sahilyolunda yaptığım yürüyüşleri, arkadaşlarımı ve neden bir türlü babaannesinin geri dönmediğini sorup duran küçük torunumu düşünürken” diye konuştu.
‘Sen kaçaksın!’
Piatti, geçtiğimiz aylarda elindeki Noel hediyeleriyle birlikte Atatürk Havalimanı’na gittiğinde pasaportundaki izin süresi 20 gün geciktiğinden Türkiye’ye üç ay girememe cezası aldığını öğrendiğini anlattı. Piatti’nin mektubundan bazı satırbaşları şöyle:
“Tekrar edip duruyorlardı: Şimdi çıkacaksın ve bir süre dönmeyeceksin... Bana nasıl ‘kaçak’ diyebilirler! Benim ölen kocam Türktü, her ay onun emekli maaşını alıyordum. Oğlum da Türk’tü, Türkiye’de yaşıyor ve çalışıyordu. Aralarından daha atılgan olanı kendimi anlatmaya çabalamamdan sıkılmış olacak ki beni küçük odasında itti. ‘İster 35 ister 350 yıldır burada yaşa, sen kaçaksın. Şimdi çıkıyorsun ve 3 ay bu ülkeye girmiyorsun. Şimdi git cezanı öde yoksa 10 yıl buraya ayağını basamazsın’ diye bağırdı omuzumdan iterek. Sakin olmaya çalışarak, benden çok genç olduğu ve tanışmadığımız için bana ‘sen’ diyor olmasının saygısız bir hareket olduğunu hatırlattım ayrıca bayanlara karşı tavrını değiştirmesi gerektiğini öğütledim. Bu kadar kaba oluşu karşı cinsle olan ilişkisinde ilerde mutlaka sorun yaratır diye düşündüm.
Sonunda çaresizce ağlamaya başladım, hatta hıçkırıklara boğuldum ‘Müdürünüzle konuşmak istiyorum’ dedim. ‘Böyle durumlarda müdür olmaz, ben yasaları uygulama yetkisine sahibim’ diyerek herhangi bir esnemeye meydan vermeyecek şekilde son noktayı koymuştu. Grup halinde bekleyen ve tedirgin bir şekilde bizi seyreden yabancılara doğru itilmiştim. Belki de gerçekten kaçak, bazıları genç, bazıları gösterişli, bazıları sabah yürüyüşlerinde karşılaştığım çoğunluğunu yaşlı kadın bakıcıların oluşturduğu kalabalığın yanından geçerken ‘Adeee üzülme sen’ diyen birini duydum. Kızıl saçlı, lame uzun çizmeli, kazağının üzerinde kocaman ‘just cavalli’ yazan hatta göğüs büyüklüğünden j ve i harfleri kol altlarına kadar uzanan genç bir yabancı bayan olduğunu hatırlıyorum. ‘Ep booyle yapiiiyor.. Üzülme sen git başkasını bul. Bazıları daha tatlı olur.”
‘Hiç mi hakkım yok?’
Piatti, Türkiye’de güzel şeyler yaptığını belirterek, “Gazete, kitap, öğretmenlik. 35 yıl sonra hiç hakkım yok mu benim? Gerçekten kendimi gücenmiş, kırılmış hissediyordum. Üç aydır sürgündeyim. Ankara’da istenmeyen bir kaçak olarak kayıtlıyım ve en az 3 ay Türkiye beni istemiyor. Kendi ülkemde VIP bir sürgüncüyüm” dedi.
Terim’e İtalyanca öğretti
1954 yılında İtalya Cenova’da doğan Piatti, 1980’den beni Türkiye’de yaşıyordu. Milliyet, Vatan ve Radikal gazetelerinde köşe yazarlığı yapıp, kitaplar yazan Piatti, televizyonlar için yemek programı da hazırladı. Hayatını kaybeden Türk eşinden olan oğlu Batu, Türk vatandaşı ve İstanbul’da yaşıyor. Piatti, Fatih Terim teknik direktör olarak Fiorentina’ya gittiğinde de ona İtalyanca öğreten isimdi.
(Milliyet)
Yorumlar Tüm Yorumlar (27)