Dünya’nın en büyük turizm fuarı olarak kabul edilen ve bu yıl 52’ncisi düzenlenen ITB Berlin’in en önemli katılımcı Türk firmalarından biri de uzun yıllardır olduğu gibi Corendon oldu. Faaliyetlerine başladığı günden bu yana Hollanda ve Belçika pazarında Türkiye adına önemli işlere imza atan şirketin kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Yıldıray Karaer, ITB Berlin fuarında AirportHaber Genel Koordinatörü Ali Kıdık’a önemli açıklamalarda bulundu.
“7 FARKLI TUR OPERATÖRÜYLE ÇALIŞIYORUZ”
Ayakları yere basarak, ticari faaliyetlerini sürdürdüklerini belirten Karaer, “Havayolu şirketi olarak Almanya’da bu yıl ciddi bir talep görüyoruz. 7 farklı tur operatörüyle çalışıyoruz. Gelen rezervasyonlara baktığımız zaman rakamların önemli seviyelere geldiğini görüyoruz. Hatta tur operatörlerinden koltuk kapasitesi artışı konusunda da talepler geliyor. Hazirandan itibaren ilave uçak talebinde bulunuyorlar. Bunlar Türkiye için iyiye işarettir” dedi.
Taleplerdeki artışın sebebinin tam olarak bilinmemekle beraber insanların siyasi çekişmelerden bıktığını ve Türkiye’ye bakış açılarının değiştiğini söyleyen Corendon Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer, “Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’nin Hollanda ve Almanya ile olan siyasi gerginlikleri vardı. Hollanda tarafı eski defteri karıştırarak gerginliği devam ettirme çabasında gibi gözüküyor. Buna rağmen Türkiye’yi tercih eden turist diğer gittiği ülkelerde istediği hizmet kalitesini bulamadığı için yeniden rotasını ülkemize çevirdi diye düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
TURİST ÜZERİNDE MAHALLE BASKISI VAR!
İlginç bir konuya değinen Karaer, “Adama ‘Türkiye’ye gider misin?’ diye soruyorsun. ‘Gitmem’ diyor. Dönüp bakıyorsun. Aynı adamın Türkiye için yapılmış tatil rezervasyonu bulunuyor. İnsanlar rezervasyon yaptırdığı halde Türkiye’ye geleceğini söylemekten çekiniyor. Biz şuanda Hollanda pazarında 2015 senesini yakalamak üzereyiz. Biz buna mahalle baskısı olarak bakıyoruz” şeklinde konuştu.
Tur operatörlerinden gelen talepler üzerine kapasite artırdıklarını dile getiren Yıldıray Karaer, “Biz geçtiğimiz yıllarda yaşanan krizden bir çıkar sağladık ve Corendon olarak Avrupa’da bir havayolu şirketi daha kurduk. O şirketimizle Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerindeki destinasyonlarda faaliyet gösteriyoruz. Şimdilik Türkiye’nin yanında Yunanistan ve Mısır’a kapasite sunuyoruz. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de krizin olduğu ya da Türkiye pazarının popüler olmadığı dönemlerde bizler mağdur olduk. O yüzden bu iş ilişkisi içerisinde bulunduğumuz kişilere farklı noktalarda hizmet vermek bizim için önemli bir hadise” dedi.
20 UÇAKLA OPERASYON HAZIRLIĞI
“2018 Mayıs ayı itibariyle 17 uçak sayısına ulaşacağız” diyen Karaer, “11’i Türkiye’de, 3’ü Hollanda’da diğer 3’ü de Malta’da olmak üzere 17 uçağımız bulunacak. Bunun yanında kısa dönemli kiralama yaparak ilave kapasitelerimizde kullanmak üzere 3 adet de uçak kiralayarak sezonda 20 uçakla operasyon yapacağız” ifadelerini kullandı.
“ÇOK HIZLI KARAR ALABİLİYORUZ”
Havacılık sektöründe uzun yıllardır istikrarlı bir büyüme trendi yakalayan Corendon Havayolları’nın bu başarısındaki sırrı ise Karaer şöyle özetledi:
“Turizm zincirinin farklı halkalarında yer alıyoruz. Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da havacılık yapıyoruz. Avrupa’daki havacılık ayağında sıkıntı yaşamıyoruz. Türkiye’ye uçmadığımız zaman Avrupa’daki diğer popüler noktalara yöneliyoruz. Türkiye’de ise en büyük sıkıntımız mevsimsellik… Kış geldiği zaman tam manada nasıl hareket edeceğimizi bilemiyoruz. Ama bu kriz döneminde ne yaptık? 4 adet uçağımızı neredeyse bir yıldır Hindistan’da bir havayolu şirketine gönderdik ve orada uçurmaya devam ettik. Geçtiğimiz yaz 1 uçağımızı Çekya’ya verdik. Çok hızlı karar alıp manevra yapabiliyoruz. Bizim oyun esnasında değişiklik yapmamız çok zaman almıyor. Bu yüzden değişen şartlara da çabuk adapte olabiliyoruz. Zaten çok başlı bir yapımız da yok. İki ortağız ve hızlı kararlar alabiliyoruz. Tur operatörü olarak Hollanda ve Belçika pazarlarında Türkiye’nin bizim portföyümüzdeki yeri yüzde 70 civarında… Yani biz volume kısmını Türkiye’de yapıyoruz ve parayı Türkiye’de kazanıyoruz. Son 2 senede bizim porföyümüzde Türkiye’nin payı yüzde 25’lere kadar düştü. Tabiri caizse ‘Dibe vurdu’ diyebiliriz. Geçtiğimiz 2 yılda bizim Yunanistan kapasitemiz yüzde 150 oranında büyüme gösterdi. ‘Neden böyle oldu?’ derseniz. Türkiye’de turizm beklenen seviyeye ulaşamadığı için eldeki iş gücünü oraya kaydırmak zorunda kaldık. Hal böyle olunca da orada bizi başka sorunların beklediğini gördük. Yunanistan ve İspanya gibi ülkelerde atı alan Üsküdar’ı geçmiş durumda. Biz o bölgelere giren son oyuncularız. Haliyle biz de normal dönemde Türkiye’ye yönelmiş, ülkemizdeki faaliyetlere ağırlık vermiş bir firma olduğumuz için “Ben orada şu kadar yolcu taşırım. Onu yaparım. Bunu yaparım.” dediğiniz zaman olmuyor. Oradaki büyük oyuncular sizin hamlenizi gördüğü anda “ Hop bir dakika!” diyor. Oralarda sizin dilediğinizce adım atmanıza müsaade etmiyorlar”
“MACERA PEŞİNDE KOŞMUYORUZ”
Türkiye’deki bazı şirketlerin bir pazarda en ufak hareketliği gördüğünde bir anda oraya yönelmesiyle alakalı görüşünü de belirten Karaer, “Bizim oturmuş iki pazarımız var. Biri Hollanda diğeri de Belçika... Biz başarılı olduğumuz pazara ağırlık veriyoruz. Başarısız ya da bilmediğimiz pazarlara yönelerek macera peşinde koşmuyoruz. Bu herkes için geçerli bir durum. Bir Rus operastörü “Ben gelip Hollanda’da başarılı olacağım” derse yanıldığını görecektir. Çünkü yıllar içerisinde oradaki yolcunun ve pazarın taleplerini anlayabiliyorsunuz. Ona göre ürün sunup planlama yapmak çok önemli. Biz de bunu yapıyoruz. Başarısız olacağımızı düşündüğümüz yerlerde boşa vakit harcamıyoruz. Rusya pazarı Türkiye için önemli bir alan. Rusya Sivil Havacılığı, Türkiye’deki şirketlerin yeni yeni önünü açar hale geldi. Avrupa Birliği ile Rusya arasında yaşanan kriz de bunda etkili oldu. 2018 yılında 3 noktada uçuş izni alabilmek için imkanları zorluyoruz. Ancak bu durumda bile orada tur operatörülüğü yapmayacağız. Hali hazırda oradan satış yapan tur operatörlerine gidip koltuk desteği vereceğiz” dedi.
“İSTANBUL YENİ HAVALİMANI BİZE UYGUN DEĞİL”
Uzun yıllardır Antalya merkezli uçuşlar gerçekleştiren şirketin İstanbul’dan uçup uçmama konusundaki düşüncelerine ise Karaer, “İstanbul olsa bile bizim tercihimiz Sabiha Gökçen Havalimanı olur. Çünkü bizim şirket ve operasyon yapımıza daha uygun bir meydan olarak görüyoruz. İş modeli gereği İstanbul Yeni Havalimanı bize pek uygun gözükmüyor” ifadelerini kullandı.
“HAYALİM...”
Geleceğe dair hayalini de AirportHaber Genel Koordinatörü Ali Kıdık’a açıklayan Corendon Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer, “Hayalim, şirketi sürdürülebilir bir iş modeline getirmek diyebiliriz. Çarkların kendi kendine döndüğü bir hal almasını ve bu düzenin herkese fayda sağlamasını hayal ediyorum” dedi.
AirportHaber / BERLIN
Yorumlar Tüm Yorumlar (11)