Ekranda, National Geography'te her hafta izlediğim bir belgesel var: 'Uçak Kazası Raporu...'
Dünya üzerinde gerçekleşen ilginç uçak kazalarını uzman görüşlerine yer vererek ekrana getiriyor.
***
'Uçak Kazası Paporu'nda önceki akşam ilk kez, kazayla neticelenmeyen, müthiş bir uçak yolculuğunun hikâyesi vardı.
Uçaklara meraklı olduğum için olayı biliyordum ancak mükemmel şekilde hazırlanmış belgeselini izlemek çok farklıydı.
24 Haziran 1982 tarihinde Londra'dan Sidney'e gitmekte olan, British Airways'in 009 uçuş numaralı Boeing 747 uçağı gece Endonezya üzerindeyken garip bir şey olur...
Uçak 35 bin feet yükseklikteyken, 4 motor sırayla stop eder.
Terslikler, kabinde sülfür kokan dumanın belirmesiyle başlar.
Pilotlar, karanlıkta kokpit camına çarpan ışık zerrelerine şaşkınlıkla bakarak ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı
Şiddetli bir türbülansla uyanan yolcular da kanatların etrafında dans eden, oldukça parlak bu ışık kümesini şaşkınlıkla izliyordu.
***
Uçuş ekibi, dev bir planöre dönüşen uçağı kontrol etmek için mücadele ediyordu.
Duran motorlar yeniden çalışmazsa denize iniş yapmak zorundaydılar.
Uçağın klima sistemi de devre dışı kalmıştı.
Oksijen sistemi, bu alçalma hızıyla onları canlı tutacak kapasitede değildi.
Bu yüzden pilotlar, en kısa zamanda oksijeni yeterli bir yüksekliğe erişmek için alçalmaya geçti.
Bu karar motorlara yeniden hayat verecek olayları başlattı.
Sıcak motorlarda eriyerek pallere yapışan küller aniden soğuma nedeniyle, yapıştıkları yerlerden parçalanarak uzaklaştı.
Bu olaylar olurken pilotlar devamlı olarak motorları tekrar çalıştırmayı deniyordu.
Eğer biri bile çalışsa, bu onlara Jakarta'ya ulaşmak için yeterli gücü sağlayacaktı.
13 bin feet'te aniden, pallerine yapışan parazitlerden kurtulan dört numaralı motor canlandı...
Daha sonra diğer motorlar da birer birer devreye girdi.
Havalimanına inmeyi başardılar.
***
Araştırmalar o gün Jakarta'nın güneydoğusunda Galunggung volkanının patladığını ve rüzgarın kül bulutlarını uçağın uçtuğu bölgeye taşıdığını gösterdi.
Kül bulutları, rutubet taşımadıkları için ne uçağın, ne 'yer kontrol'ün radarında hiç görünmemişlerdi.
Bilal ÖZCAN
BUGÜN
Yorumlar