Hava Trafik Kontrolörleri gününü kutlamaya hazırlanan TATCA, gündemle ilgili sıcak açıklamalarda bulundu.
Türkiye Hava Trafik Kontrolörleri (TATCA) Genel Başkanı Birol Bilgin, AirportHaber'e yaptığı çarpıcı açıklamalarla hem şehitlere rahmet diledi, hem de Türkiye'deki hava trafik kontrolörlerinin yaşadığı sıkıntılardan bahsetti.
Bilgin: 'Son yıllarda dünyada övgüyle karşılanan bir atağa geçen Türk Sivil Havacılığı içinde onurlu bir mesleğin temsilcileri olarak, Dünya Hava Trafik Kontrolörleri Günü’nde ne yazık ki hüzünlüyüz. Dün gelen şehit haberleri nedeniyle camia olarak derin üzüntü içinde olduğumuzu belirterek, şehitlerimize Allah’tan rahmet, başta kederli aileleri olmak üzere tüm yurttaşlarımıza baş sağlığı ve sabırlar diliyoruz.
Bu yıl 50.si kutlanacak olan Dünya Hava Trafik Kontrolörleri günü vesilesiyle tüm hava trafik kontrolörü meslektaşlarımızın bu özel gününü kutluyoruz. Mesleğin hak ettiği yerlere gelmesi için yapılan tüm planlama ve çalışmalara teşekkürlerimizi sunarak, bu anlamda daha kat edilecek çok yol olduğunu düşünüyoruz. TATCA olarak, bu özel ve anlamlı günümüzde hak ettiğimizi düşündüğümüz hedeflerimizi özetlemek istiyorum.
ÖZLÜK HAKLARI
İçinde hata yapma payı olmayan böylesi stresli bir mesleği icra ederken, biz hava trafik kontrolörlerinin hem aktif çalışma hem de emeklilik hayatları boyunca maddi ve sosyal yönden hak edilen seviyeye getirilmesi gerektiğine inanıyor, personel giderleri anlamında bir benzerinin olmadığı ve kurumumuza bir maliyet yansıtmayan bir yapıya sahip olduğumuzu da göz önüne alarak, bu seviyeyi hak ettiğimizi düşünüyoruz.
İŞ YÜKÜ
Son yıllardaki trafik artış oranlarına göz atacak olursak, İstanbul hava sahasındaki iniş-kalkış hareketi sayısının 2008 den bu yana %44.70, tüm Türkiye Hava Sahasındaki iniş-kalkış trafik hareketi sayısının ise %33.10 oranında artmış olduğunu görmekteyiz.
Teknik anlamda dünyanın gerisinde kalmamak ve artan hava trafiğini karşılayabilmek için yapılan ciddi yatırımları takdirle karşılayarak, “Önce Emniyet” kültürüne sahip bir kurumun kontrolörleri olarak, kontrolör iş yükünün uluslar arası örnek standartlara uygun hale getirilmesini amaçlayan personel planlamalarının ödün verilmeksizin ve ivedilikle tamamlanmasını beklemekteyiz. Aynı zamanda uzun olduğunu düşündüğümüz mesai saatlerinin, kontrolör verimliliğini canlı tutacak bir sınıra çekilmesinin de, hava trafik hizmet kalitesine olumlu yansıyacağını düşünmekteyiz.
MEYDAN KATEGORİSİ
Ülkemiz lokal özelliklerini de en doğusundan en batısına kadar içine alıp harmanlayarak oluşturulacak meydan kategorisi modelinin, hava trafiği yoğun ATC merkezlerinden ve meydanlardan, diğer ATC merkezlerine ve meydanlara geçiş yapma talebinin önüne geçerek, trafiği yoğun olan sahalarda çalışmayı hedef haline getirebileceğine, aynı zamanda ATC hizmetlerinde bir kariyer planlaması yaratacağına inanıyoruz.
HAVA SEYRÜSEFER HİZMETLERİNİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI
10. Ulaştırma Şurası kararlarına da giren ve seyrüsefer hizmetlerinin yeniden yapılandırılmasını ön gören projenin sonuca ulaştırılmasının, havacılıktaki yarışta bizleri daha da ön saflara taşıyacağına inanmaktayız. Zira Avrupa ülkelerinin seyrüsefer yapılarına bakıldığında, birçoğunun söz konusu yapısal geçişi tamamladıklarını görmekteyiz' dedi.
Türkiye'deki gündeme de değinen TATCA Başkanı Bilgin: 'Şehit haberleriyle sarsıldığımız bu günde, TATCA olarak Ülkemiz havacılığının gelişmesi adına üzerimize düşen tüm görevleri sürekli ve en özverili haliyle yerine getirmenin haklı onurunu yaşayarak, tüm meslektaşlarıma inançla, fedakarlık ve gururla, emniyetli ve mutlu günler diliyorum.
Bu arada TATCA'nın İzmir Şubesi'nin bugün yapması planlanan kutlama yemeği Türkiye'nin yaşadığı şehit yasından dolayı ertelendi.
Yaptığı açıklamaların ardından AirportaHaber'in de sorularını yanıtlayan TATCA Genel Başkanı Birol Bilgin, hava trafik konrolörlerinin sorunlarından bahsetti.
AirportHaber: Türkiye'deki Hava Trafik Kontrolörleri Avrupa'daki meslektaşlarına nazaran daha zor şartlarda görev yapıyor. Buradaki uygulama neden bu şekilde işliyor?
Birol Bilgin: Bizim de anlatmaya çalıştığımız bu. Örneğin Atatürk Havalimanı Avrupa'nın her yıl en yoğun ilk 10 meydanından biri olmasına rağmen, şartlar henüz aynı seviyede değil. Teknik altyapı anlamında çok mesafe kat edilmiş olmasına rağmen, özlük hakları anlamında seyrüsefer hizmetlerinin yeniden yapılandırılmasının bu süreci hızlandıracağına inanıyoruz.
AirportHaber: Siz bu konudaki eksiklikleri Bakanlık düzeyinde dile getirdiniz mi yada dile getirmeyi düşündünüz mü?
Birol Bilgin: Bu anlamda önce bizim bu konuları anlatmamız gereken Yer Genel Müdürlüğümüz'dür. Oraya da zaten gerektiği zaman konuyu anlatıyoruz. Onlar da ilgileniyorlar. O nedenle direkt Bakan'a çıkma gibi bir durum söz konusu değil. Genel Müdürlüğümüz konuya gereken hassasiyeti gösteriyor.
AirportHaber: Çalışma saatleri ve işe ayrılan zaman anlamında sıkıntılar yaşıyor musunuz? Sayısal anlamda eksiklikler var mı?
Birol Bilgin: Elbette. Mesai saatlerimizin kontrolör verimliliğini düşürecek uzunlukta olduğunu düşünüyoruz. Saat anlamında uzun soluklu çalışmamız gereken zamanlar oluyor. Ama DHMİ yılda 100 hava trafik kontrolörü yetiştrme kapasitesine sahip. Onlar da bu konuda gerekeni yapıyorlar. Yakın zaman içinde bu sıkıntıyı da aşacağımıza inaniyorum.
AirportHaber: Türk Havacılığı'nda koşullarının iyileştirilmesi gereken tek meslek dalı Hava Trafik Kontorolörleri mi? Örneğin çalışma şartları ve parasal anlamda sıkıntı çektiğini söyleyen ve dile getiren bir çok meslek dalı var. Buna uçucu ekipler de dahil.
Birol Bilgin: Bizim yaptığımız iş gerçekten çok zor bir iş. Hata telafisi olmayan, dünyanın literatürde en stresli mesleğini yapıyor isek, havacılık içinde hava trafik kontrolörlüğü mesleğini de tıpkı pilotluk mesleği gibi farklı bir yere koyarak ele almamız gerektiğini düşünüyoruz. Yapacağınız hata, telafisi olmayan sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle biz işimizi kendimizi vererek ve bir çok şeyden vazgeçerek yapıyoruz. O nedenle işimize gerekli hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
©AirportHaber Özel
Yorumlar Tüm Yorumlar (36)